Milliyet gazetesinden Cem Kılıç'ın köşe yazısına göre; 5510 sayılı Kanun'da yer alan "ölüm aylığının hak sahiplerine paylaştırılması" ile ilgili düzenlemeye göre ölüm, yani yetim aylığı bağlanması için öngörülen koşullardan biri de aylık alacak çocuğun sigortalı olarak herhangi bir işte çalışmıyor olması koşuluydu. Bununla birlikte, kısmi sigortalı olarak çalışmak bu koşula aykırı bir durum olarak görülmüyordu.

Söz konusu düzenlemenin bazı olumsuz sonuçlarından bahsetmek mümkündü.

Bu anlamda, yetim aylığının kesilmemesi için kişiler sigortasız, yani kayıt dışı çalışmayı tercih edebiliyorlardı. Bunun yanında, aylığının kesilmemesi için işgücü piyasasına girmeyi hiç tercih etmeyenler de olabiliyordu.

Torba Kanun'daki düzenlemeyle, söz konusu olumsuzluklar da ortadan kaldırılmış oldu.

Düzenlemeye göre, hak sahibi çocuklardan 18 yaşını, lise ve dengi öğrenim görmesi halinde 20 yaşını, yükseköğrenim yapması halinde 25 yaşını doldurmayanların, 4- a kapsamında sigortalı bir işte çalışmaları bunlara aylık bağlanmasına engel oluşturmayacak. Yani, yetim aylığının kesilmesini gerektirmeyecek.

25 YAŞINI GEÇENLERİN DURUMU
Peki ya Torba Kanun'da getirilen düzenlemeye göre belirtilen yaşların, yani 18 yaşını, lise ve dengi öğrenim görmesi halinde 20 yaşını, yükseköğrenim yapması halinde 25 yaşını doldurmuş olanların durumu ne olacak? Bu açıdan, erkek ve kız çocuklarını eskiden olduğu gibi farklı değerlendirmek gerekiyor. İlk olarak, erkek çocukların sigortalı bir işte çalışmasalar dahi belirtilen yaşları doldurmaları durumunda yetim aylıkları kesiliyor.

Çalışma gücünü en az yüzde 60 oranında kaybederek malul sayılan erkek çocukları, söz konusu yaşları doldurduktan sonra da yetim aylığı alabiliyor. Kız çocuklarına ise evli olmamaları koşuluyla herhangi bir yaş şartı olmaksızın yetim aylığı ödeniyor. Belirtilen yaşları doldurduktan sonra yetim aylığı almaya devam eden kız çocuklarının, sigortalı bir işe girmeleri durumunda geçmişteki gibi yetim aylıkları kesilecek. (Kaynak: haberler.com)