Düzceliler, yıllardır süregelen ve kronikleşen hava kirliliği problemiyle boğuşurken atılan adımlar bir türlü çözüm olmuyor. ‘Yeşil’ Düzce olarak bilinen kent kirli havasıyla yalnızca Türkiye’de değil uluslararası hava derecelendirme kuruluşlarının raporlarına göre dünya kentleri arasında kötü derecesini sürdürüyor.

Zehirli havanın 3’te 1’i sanayi kaynaklı

4 organize sanayi bölgesinin faaliyet gösterdiği kentte hastalıklara davetiye çıkaran hava kirliliğinin 3’te 1’inin sanayi kaynaklı olduğu Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın yaptığı ölçümler sonucu hazırlanan rapora yansımıştı. Üstelik büyük çoğunluğu Düzce merkezli olmayan ve yalnızca insan kaynağını kullanarak üretim yapan fabrikalar, asgari ücretli istihdam dışında şehre hiçbir katkı da sunamıyor.

Merkeze 7 kilometre mesafedeki OSB, 4 katına çıkarılacak

Hava kirliliği sorunu ortadayken ve tarımın önemi pandemiyle bir kez daha anlaşılırken 200 bini aşkın insanın yaşadığı şehir merkezine yalnızca 7 kilometre uzaklıkta bulunan 1. OSB’nin, Düzce’nin en verimli tarım arazilerini yok edecek şekilde yaklaşık 4 katına genişletilmesi planıyla ilgili süreç ise devam ediyor.

Şahin’den akıllara zarar açıklamalar

Düzce’de taş üstüne taş koyamayıp üstüne üstlük bir de ölümcül hava kirliliğinin en büyük nedeni olan fabrikalara çözüm beklenirken, Düzce Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Tuncay Şahin’den akıllara zarar bir açıklama geldi. Şahin, Avrupa Birliği’nin üretimde doğal dengenin göz ardı edilmesi gibi nedenler sonucunda dünyanın iklim kriziyle karşı karşıya kalmasına çözüm olarak başlatılan ‘Yeşil Mutabakat’a Türkiye’de en hazırlıklı ilin Düzce olduğunu savundu.

‘Genişleme inşallah olacak’

Dünya gazetesinin ‘Sanayide Dönüşüm Panelleri‘ programına katılan DTSO Başkanı Şahin, ‘Yeşil OSB konsepti Düzce OSB’leri’ konulu programda Düzce sanayisini anlattı. Ekmeğini üretimden kazanan köylülerin tüm itirazlarına rağmen, verimli tarım arazilerinin kurban edileceği 1. OSB genişlemesinin en ateşli savunucusu olan Şahin, OSB’lerde yüzde 100 doluluğa ulaşıldığını ve büyük talep olduğunu kaydederek, “Bugün Düzce’de 5 tane OSB bulunuyor. İlk OSB’miz 1. OSB, 173 hektar civarında. Şu anda orada 300 hektar civarında bir genişleme inşallah olacak. 2. OSB’miz yine Düzce Merkez’de. Bunlar yüzde 100 dolu.” dedi.

‘Sanayileşmiş ama şehirleşememiş bir il olmak istemiyoruz’

2 yıldır yeşil OSB konseptine yönelik çalışma yürüttüklerini belirten Şahin, “Bizim ilimizin yüzde 51’i orman. Büyük ova statüsünde. İSKİ kanunu var. İstanbul’un suyunu biz temin ediyoruz. Biz sayın bakanımın önderliğinde biz bir Gebze, sanayileşmiş ama şehirleşememiş bir il olmak istemiyoruz. Bizim ormanlarımız el değmemiş. Tarım, turizm, ticaret ve sanayiyi Avrupa’daki gibi nasıl bir araya getirebiliriz. Bununla ilgili ciddi şekilde çalışıyoruz.” diye konuştu.

Mevcudu anlatıp ‘İstemiyoruz’ dedi

Düzce’de ‘istemedikleri’ durumları sayarken adeta mevcut hali anlatan Şahin, “Gelecek kuşaklarımızı düşünmek zorundayız. Sanayileşen ancak çevresini kaybeden bir il olmak istemiyoruz. Biz sanayiciyi seçiyoruz. Ar-ge değeri olacak. İnovasyon ve dijitaline bakıyoruz. İhracatına bakıyoruz. İlimizi bundan sonra çok bir sanayiye kapatıyoruz. 4 bin 250 liraya çalışan insan portföyü ilimizde olsun istemiyoruz.” ifadelerini kullandı.

‘Her şeyine biz koşuyoruz ama payından bir lira para alamıyoruz’

Düzce’de üretim yapan fabrikaların büyük kısmının İstanbul merkezli olmasının kente kaybettirdiğini vurgulayan Şahin, “Bizim odamıza kayıtlı üyelerin 410 milyon dolar ihracatı var. Bu gerçekte 2 milyar 100 milyon dolar. Bu Türkiye’nin kanayan bir yarası. Maalesef büyük çoğunlukla sanayicilerin fabrikaları burada ama vergi daireleri İstanbul’da. Burada her şeyine biz koşuyoruz ama payından bir lira para alamıyoruz. En azından yarı yarıya olsun bizim de hizmet kalitemiz artsın. Gelin yarış edin diyorsunuz. Ben Kocaeli’nin, İstanbul’un neyiyle yarışacağım? Bunu hak etmiyoruz. 20 tane yüzde yüz yabancı sermayeli fabrika var. 140 ülkeye ihracat var.” dedi.

Tarımı çok önemsiyormuş (!)

Düzce’de üretimin yapıldığı son yerlerden olan Hacıahmetler Köyü’nde 4 bin 400 dönüm birinci sınıf verimli tarım arazisinin, köylüleri bilgilendirme zahmetinde dahi bulunmadan sanayiye açılması için süreç devam ederken tarımı çok önemsediklerini belirten Şahin’in bu açıklaması da ‘Bu ne perhiz, bu ne lahana turşusu?’ diye sordurttu.

‘Türkiye’de ilk olmak istiyoruz’

Şahin, “Tarım da bir sektör. Akıllı tarım yapacağız. Sulu ve susuz, topraklı ve topraksız tarım yapacağız. Bununla ilgili de çok çalışmalarımız var. Ticarileştirdiğimiz ürünler var. Biz bilimle yenidünya düzeninde yerini almış Türkiye’deki ilk olmak istiyoruz. İşin özü bu. Fabrika burada. Yan tarafında güneşlenecek ve öbür tarafında da hayvanlar otlayacak şekilde.” cümlelerini kullandı. 

‘Yeşil Dönüşüm’e en hazırlıklı il Düzce’

Türkiye’nin havası en kirli ilerinden Düzce’de, kirliliğin en büyük sebebi olan sanayi kuruluşlarının temsilcisi olan Şahin, ülkede sanayide ‘Yeşil Dönüşüm’e en hazırlıklı ilin Düzce olduğunu söylemesi ise şaşkınlığa neden oldu. Şahin, “Türkiye’de daha yeni yeni konuşulmaya başlandı. Bence Türkiye’de bizden daha hazır hiçbir yer yok.” dedi.

HABER: Mehmet GÜNESEN