Akçakoca Belediye Başkanı Okan Yanmaz’ın göreve gelmesinin ardından, belediyeye ait taşınmaz gayrimenkullerin satılmasından, ödenemeyen işçi maaşlarına kadar birçok konu, Öncü TV ekranlarında yayımlanan ve Öncü Medya Haber Genel Yayın Yönetmeni Sadullah Ünsal’ın hazırlayıp sunduğu “Kitabın Ortasından” programında ele alındı. Programa, konuk olan Akçakocalı gazeteciler Özhan Kızıltan ve Fatih Topal, Sadullah Ünsal’ın sorularını yanıtladı. Kitabın Ortasından Programının Cuma günkü bölümü, gerek Öncü TV ekranlarından, gerekse sosyal medya üzerinden binlerce izleyici tarafından takip edildi.

Kızıltan: “Akçakoca’da para gücü ve siyasi gücü olanlar Yanmaz’ı memur olarak kullanıyor”

Akçakoca Belediye Başkanı Okan Yanmaz’ın belediyeye ait taşınmaz gayrimenkullerini usulsüz bir şekilde birilerine sattığını savunan Özhan Kızıltan, şu ifadelere yer verdi:

 “Okan Yanmaz için, seçim döneminde biz gerçekten çok çalıştık, risk aldık. O dönem birçok kişiyi de kırdık. Okan Yanmaz’ın ezber bozacağını, ben bireysel olarak düşündüm. Akçakoca’da belediyecilik anlamında çok şeyler yapabileceğini gerçekten düşünmüştüm. Tabii ki Okan Yanmaz’ı her şekilde eleştirmek, üzerine gitmek, bu değil amacımız. Biz olaya Akçakoca’nın menfaati açısından bakıyoruz. Olay Okan Yanmaz meselesi de değil. Okan Yanmaz, şu anki Belediye Başkanı olduğu için, eleştirilerin odak noktasında. Daha önce, Cüneyt hedefteydi, ondan öncede Fikret hedefteydi. Şimdi olay Akçakoca’dan ve Akçakocalılar’dan kaynaklanıyor. Yani biz bugün hiçbir Belediye Başkanını benimseyemiyoruz, hiçbir Belediye Başkanından memnun kalamıyoruz. Mutlaka bir şeyler oluyor. Şimdi bu neden böyle? Yani 70’li yıllardan 80’li – 90’lı yıllara geçerken, Akçakoca çok fazla köyden kente göç aldı. Köy nüfusu kentin içerisine geldikten sonra, köyden göçenler kentleşeceklerine, kenti köye çevirdiler maalesef. Bugün bizim sokağımızda, 70’li yıllarda görmediğim traktörü, ben görebiliyorum. Yani bu 20 sene önce, 30 sene önce yoktu. Yani böyle gittikçe köylüleşen ve kentten uzaklaşan bir Akçakoca var. Nüfus artışı bir kere Akçakoca’yı bitirmiştir. Mesela Akçakoca’da ki mimari anlayışı ele alacak olursak, köyden kente göç edenlerin bir mimari anlayışı yok. Bu nedenle bu sosyolojik yapı, bu fırsatçı yapı maalesef Akçakoca'ya çöreklenmiş durumda. Şu anda onların da yapabilecekleri bir şey yok. Akçakoca’da siyaseti yöneten belirli aileler, belirli çevreler var. Şimdi bunlardan birisine yanaşmak zorundasınız. Bu rantı elde eden çevreleri hoş tutmak zorundasınız. Okan Yanmaz’da bunların dümen suyuna girmiş gözüküyor, bugün baktığımızda. Mesela bakıyoruz, belediyeye ait Kale'de ki arsanın yer değişmesi, benzin istasyonunun yer değiştirilmesi. Bakın Sanayi çarşısında yine Akçakoca’nın kalburüstü insanlarından birisi, her istediğini yaptırabiliyor.  Yani burada sıkıntı şu; Akçakoca’da para gücü olanlar, belirli bir siyasi gücü olanlar istediğini yaptırabiliyor. Yani gücü olanlar, belediye başkanını memur olarak kullanabiliyor. 340 bin TL’ye Kale’deki arsayı satıyorsunuz, 5 ay sonra 9 daire karşılığında müteahhitte veriyor. Şimdi Okan, Kale’deki arsayı müteahhitte verip, karşılığında belediyenin uhdesine almasını bilmiyor muydu? Ama sıkıştı, bir şeyler var tabi ki, bizim bilmediğimiz. Bakın, bu kurtlar sofrasını bizim dağıtmamız lazım. Bu kurtlar sofrası dağılmadan Akçakoca’da hiçbir şey olmaz. Sadece binalar yükselir, beton yükselir. Adam gece rüyasında heykel görüyor, sabah gidiyor heykel dikiyor. Bir yere heykel dikileceği zaman bir mutabakat olması lazım. Akçakoca Belediyesi, kurumsal yapısından uzaklaştı.”

Fatih Topal: “İhaleler adrese teslim yapıldı”

Kızıltan’ın konuşmasının ardından söz alan Gazeteci Fatih Topal ise, seçim döneminde Okan Yanmaz’ı destekleyenler arasında bulunduğunu kaydederek, şunları belirtti:

“Benden fazla Okan Yanmaz’ı seven olmaz. Ama sevmek demek, bazı yaptıklarını da karşısındaki insanı eleştirmemek anlamına gelmiyor. Okan Yanmaz’ın Akçakoca’da seçimleri kazandığı zaman, bir balkon konuşması vardı. Konuşmadan sonra biz Çuhallı Çarşısına geçtik. Ben Okan Yanmaz’a o zaman şunları söyledim, ‘Biz sizin için ciddi anlamda seçim döneminde bir savaş verdik. Biz daha önceki belediye başkanları ile ilgili ne kadar haber yaptıysak, bu tür haberleri sizin için yapmayalım’ dedim. Bugün bazı şeylere baktığımız zaman, her ne kadar Okan’cı da olsak, ne kadar desteklemişte olsak, biz bile yapılan işleri hazmedemiyoruz. Evet, Okan Yanmaz’ın esnaf ve halkla arası çok iyi, ama şuanda çok ciddi anlamda Akçakoca Belediyesinin malları acil bir şekilde satılıyor. Bizler Akçakocalı olarak bunlara karşıyız. Okan Yanmaz’ın Akçakoca halkına bir sözü var. Dedi ki; ‘belediyenin bir kuruşluk ihalesi olsa bile, bunu internet halka açık yapacağım.’ Bakın burada, biz basın olarak hangi ihaleye girdiysek, onlar şuanda burada konuşulmuyor. Basının çağrılmadığı, aceleye getirilen ihalelerden bahsediyoruz. Mesela Kale’deki arsayı satıyorsun, mesela iştirakçilere bakıyorsun başta Hakan Solak var. Ben tesadüfen bu belgeye ulaşıyorum, Hakan Solak gibi bir adam bu ihaleye giriyor ve ihale kapalı yapılıyor. Bu insana burada 380 bin TL’ye, bir dönümlük arsa satıldı. Aradan 2 – 3 ay geçmeden bu arsa 9 daire karşılığında müteahhitte verildi. Sadece bu dairelerden bir tanesi, bu arsanın bedeli kadar yapıyor.”

Özhan Kızıltan: “Benzin istasyonu tabela fiyatına birisine verildi”

Akçakoca Belediyesine ait benzin istasyonunun tabela fiyatına satıldığını öne süren Gazeteci Kızıltan, şöyle devam etti:

“Mesela Akçakoca Belediyesine ait olan bir benzin istasyonu, bir tabela fiyatına birisine verildi. Biz bunlar için Okan’ı seçmedik. Biz Okan Yanmaz’ı ezber bozacak bir Belediye başkanı olarak gördük. Bugün Akçakoca Belediyesinin kurumsal kimliği ortadan kalkmak üzere. Belediye bir bakkal dükkanı gibi, bir şahıs firması gibi yönetiliyor. Satma kardeşim! Belediyenin malını neden satıyorsun? Sana o benzin istasyonunda ayda iyi para geliyor.”

Fatih Topal: “Benzin istasyonu değerinin çok altında satıldı”

Benzin istasyonunun günümüz koşullarında Okan Yanmaz tarafından değerinin çok altında satıldığını ifade eden Gazeteci Topal, konu ile ilgili şunları söyledi:

“Bundan 5 sene öncesine döndüğümüz zaman, petrol istasyonunun şimdiki sahibi o günkü şartlarda, dönemin Belediye başkanına gidip, ‘4 Milyon nakit para vereyim, burasını bana sat’ dediği zaman bunu o dönemin Belediye Başkanı kabul etmedi. Hatta daha sonrasında bu rakam 4 buçuk milyona çıktı. Bunu Belediye Başkanı, benzin istasyonu için 6 – 6 buçuk Milyon gibi bir rakam önerdi. Bu petrol istasyonu satılmadan 5 yıl önceki bir fiyat. 5 sene önce nakit 4 buçuk milyon vermeye rıza gösteren bir insana, siz bu benzin istasyonunu 2.9 milyona verdiğiniz zaman, siz bunu Akçakoca halkına anlatamazsınız. Yani benzin istasyonu tabela parasına satıldı. Bu para şu anda nakit olarak belediyenin kasasına girmişte değil.”

Özhan Kızıltan: “Akçakoca Belediyesi, Akçakoca halkının menfaatine aykırı davranıyor”

“Akçakoca Belediyesinin şu anda yönetiminde, büyük bir zaaf var” diyen Kızıltan,  Okan Yanmaz’ın Akçakoca Belediyesi ve halkın menfaatine aykırı davrandığını sözlerine ekleyerek, şu ifadelerde bulundu:

“Yani Akçakoca Belediyesi, Akçakoca halkının menfaatlerine aykırı davranıyor. Biz bunu iddia ediyoruz. Peki, bu kadar arazi, arsa satıldı ne oldu, borç mu bitti? Şu anda Akçakoca Belediyesinin borcu iki katına çıkmıştır. Belediye işçileri, 2 aydır maaş alamıyor. Yani bu arsa satışlarının karşısında neyi tedavi ettin? Bugün Akçakoca Belediyesi çok ciddi borçlandırılıyor, borcuna borç katılıyor. Bu satışlar yapılsa bile, bu devede kulak kalıyor. İşin sadece ekonomik boyutu yok, siyasi boyutu da var. Koltuğa oturduktan sonra, İstanbul Büyük Şehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nu da Akçakoca’da ağırladı. Seçimlerden 15 gün önce Milliyetçi Hareket Partisi CHP’ye HDP ile birlikte yol yürüdüklerini söylemiyor muydu? Yani 15 günde ne değişti. O zaman onu söylemeyeceksiniz, o zaman siyasi bir partiyi karalamış oluyorsunuz.”

Özhan Kızıltan: “Akçakocalılar menfaatçi olmuş”

Seçim döneminde Akçakoca Belediye Başkanı Okan Yanmaz’ın yüzlerce kişiye iş vaadinde bulunduğunu ve bu vaatler sayesinde Belediye Başkanı seçildiğini aktaran Kızıltan, şunları söyledi:

“Her Belediye Başkanı bir diyet ödemek zorundadır Akçakoca’da. Bu ezber bozulmalıdır. Çünkü seçimle geliyor, onu seçime götüren irade ile seçim sırasında pazarlık yapılıyor. Yani seçimden önce, kazanacak Belediye Başkan adayını borçlandırıyor.  Belediye Başkanı seçilen kişi kimseye söz vermeyecek ve ‘kaybedersem de, onurumla kaybettim’ diyecek. Şu anda Akçakoca gibi küçük bir yerde yüzlerce kişiye iş sözü verildi. Bu sözler tutulmuyor, ama imar ile ilgili verilen sözler tutuluyor. Neden? Çünkü öbürünün parası yok, yani gariban, ötekinin ise parası var. Şimdi biz diyoruz ki, Akçakoca’da bu ezber bozulmalı. Halk kesinlikle bu konuda bilinçlenmeli, bu imar sahtekârlıkları, bu imar kıyakları ve bu kaymak tabaka artık bir kenara çekilmeli. Lütfen insanlar Akçakoca’yı rahat bıraksın. Yenge de rahat bıraksın artık Okan beyi. Akçakocalılar eyyamcı olmuş, Akçakocalılar menfaatçi olmuş kardeşim.”

Fatih Topal: “Bazı gazeteciler 300 – 500 TL’nin kölesi olmasın ”

Akçakoca’da bir çok gazetecinin Belediyeye muhalif olmaktan kaçındığını söyleyen Topal, “Okan Başkan, geçtiğimiz bayramda, bütün gazetecilere bayram harçlığı dağıttı. Beni de aradılar, ben bu parayı kabul edemeyeceğimi söyledim. Neden diye sordular? Ben de ‘Bu benim tarafsızlık anlayışıma ters’ diye cevap verdim. Benim Okan Başkan ile ilgili yaptığım muhalif haberler kadar, güzel haberlerde var. Mesela, benim yaptığım işçilerin maaşlarını alamadıkları yönünde bir haber var. Bu haber Akçakoca kamuoyunda büyük yankı buldu. Bu haberi Akçakoca’da birçok gazeteci yaparken, bazıları hiç görmedi bile. Atıyorum bir gazeteci, bu haberi görmezden gelip, Sarıyayla köyünde yapılan bir yatırımdan bahsetti. Benim bu yaptığı haber, haber sitemde binlerce tıklanma, video ise binlerce izlenme aldı. Yahu benim Akçakoca’da ki belediye işçisi aç, evine ekmek bile götüremiyor. Yani algıyı başka yöne çekebilmek adına farlı şeyler yapılıyor. Ben şunu istiyorum, Akçakoca’da gerçekten iyiye iyi, kötüye kötü densin. Bazı gazeteci arkadaşlar, 300 TL’nin – 500 TL’nin kölesi olmasın. Şu anda belediyenin işçilerine toplam borcu 3 milyon 500 bin TL civarında” diye konuştu.  

Özhan Kızıltan: “Belediye Meclis Üyeleri Abitaş’tan maaş alıyor”

Akçakoca Belediye Meclis üyelerinin Belediyenin şirketi Abitaş’tan maaş aldıklarını ileri süren Kızıltan, şöyle devam etti:

“Akçakoca Belediyesi o kadar bir girdabın içine girdi ki; işçilerin maaşını ödemesi mümkün değil. Bakın 146 kişi Personel A.Ş’de çalışıyor. 180 – 200 arası, Abitaş’ta personel var. Akçakoca tarihinde ilk defa Belediye Meclis Üyeleri, Abitaş’tan maaşa bağlandı. Şimdi ben Belediye Meclis Üyelerine soruyorum; Abitaş bir kafe, bir de Katamaran işletiyor. Siz hangi sıfatla oradan maaş alıyorsunuz. Buna ne derler biliyor musunuz? Buna bankamatiğe bağlama derler, Abitaş arpalık oldu derler. Ben oradaki tüm Belediye Meclis Üyelerini seviyorum, ama bugün orada maaşa bağlanma işi ilk defa Okan Yanmaz döneminde oldu.”

Fatih Topal: Belediyede personel fazlası var. Belediyede 350 kişi ne iş yapıyor?”

Akçakoca Belediyesinde seçim döneminde verilen vaatler nedeniyle işe alınan çok sayıda kişi olduğunu bu nedenle Belediyede personel fazlası olduğunu dile getiren Topal, son olarak şunları belirtti:

“Geçmiş döneme baktığımız zaman 700 bin TL’yi geçmeyen maaşlar, şu anki pozisyonda 1 milyon 500 – 1 milyon 600 TL oranında. Ben şimdi şunu soruyorum Okan Başkan’a; biz zamanında Cüneyt başkanı haber yaparken, belediyede 100 -150 kişi ne yapıyor derken, belediye şimdi oldu 350 – 400 kişi oldu. Ben şimdi aynısını Okan Başkana soruyorum; Belediyede 350 kişi ne iş yapıyor? Ben sapakta gündüz vakti 2 kişinin bilet kestiğini görüyorum. Yani belediyede o kadar çok boşta gezen kişi var ki, yani işçinin yoğunluğundan maaşlar ödenemez hale geldi.”

Programı izlemek için tıklayınız: https://www.youtube.com/watch?v=kqvpCHLpxH8

HABER: Savaş ARI