Karadeniz bölgesinde yaklaşık 8 milyon insanın geçim kaynağı olan ‘yeşil altın’ fındıkta hasat başlamasına rağmen geçen sene hasattan haftalar öncesinde açıklanan taban fiyat bilmecesi halen çözülemedi. Yaklaşık 10 gündür bahçelerde olan üretici bir yandan fındığını toplarken bir yandan da alın terinin karşılığı olacak bir fiyatın açıklanmasını bekliyor.

Fiyatın ne zaman açıklanacağı ve ne kadar olacağı sorusu cevabını beklerken AK Parti Düzce Milletvekili Fahri Çakır, Mehmet Günesen ile Öncü Ana Haber Bülteni’ne canlı telefon bağlantısı gerçekleştirerek önemli açıklamalarda bulundu.

VEKİL ÇAKIR 27 TL ÜSTÜNÜ, 35 TL ALTINI İŞARET ETTİ

Bölge milletvekilleri olarak Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli ile iki kez toplantı yaptıklarını ve burada bir fiyat önerisi üzerinde mutabık kalarak Cumhurbaşkanı Erdoğan’a iletilmesi üzerine belirlediklerini belirten Çakır ‘Eli kulağında’ dediği açıklamada duyurulacak olan fiyatla ilgili de önemli ipuçları verdi. Mutabakat gereği fiyatı Cumhurbaşkanı’nın duyuracağını belirten Çakır, geçen seneki fiyatın 3 dolar olduğuna ve üretici maliyetlerini arttığına dikkat çekerek fiyatın Türk Lirası hesabıyla 27 TL üzerinde olacağının işaret etti. 35 TL talebinin de afaki olduğunu ve gerçeklerden kopuk siyasi bir söylem olduğunu belirten Çakır, böyle bir rakamın da söz konusu olmadığını belirtti. 

“EĞER TMO’YU DEVREYE SOKMASAK FİYAT 1 DOLARIN ALTINDA OLURDU”

19 yıllık AK Parti iktidarında her zaman çiftçinin yanında olduklarını belirten Çakır, “Biz çiftçimizi ve özellikle fındık üreticimizi mağdur etmemek için biz bunların hepsini yaptık. Özellikle buğday, arpa, yulafta ön planlna çıkan Toprak Mahsulleri Ofisimizi devreye sokarak fındığı regule ettik. Yani fiyatı sigorta ettik. Eğer biz FİSKOBİRLİK’in vahim durumunu da dikkate almadan TMO’yu devreye sokmasaydık fındık haraç mezat satılırdı. İnanın 1 doların altında 0.92 centlere satılıyorken “Keşke 2 dolara endekslense” seslerini köy köy gezerek duyan birisiyim.” dedi.

“35-40 TL SÖYLEMİ SİYASETEN NEMALANMA DÜŞÜNCESİNDEN…”

Kilogram başına 35-40 TL gibi taleplerin gerçeklerden uzak siyasi söylemler olduğunu belirten Vekil çakır, “Geçen sene levant 22, Giresun 22.5 TL olarak verdiğimiz fiyat 10 cent aşağı 15 cent yukarı olarak bakarsak 3 dolara oturmuş durumda. Güncellediğimizde burada öyle enteresan şeyler söyleniyor ki. Bu fındıkla alakalı kısımda abartılı bir şekilde 35-40 TL fiyatlarını telaffuz ediyor. Kimisi de ‘Fındığı tamamen yok ettiniz’ diyerek buradan siyaseten nemalanma adına bazı şeyler çıkarımına giden düşünce sahipleri var.” diye konuştu.

“BAKANLA TOPLANTIDA ‘PAZARA İNMEDEN FİYAT BELLİ OLSUN’ DEDİM”

Fındıkta fiyatın belirlenmesi için Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli ile bölge milletvekilleri olarak iki kez toplantı gerçekleştirdiklerini ve burada talep ettikleri fiyatı ilettiklerini kaydeden Çakır, geçen seneden bu seneye üretici maliyetlerini arttığını ve bun u göz önünde bulundurduklarını söyledi. Çakır, “Çiftçimizin diğer giderleriyle alakalı ciddi artış var. Biz bunları ders olarak çalışıyoruz. Özellikle bunun Tarım Bakanımızla tabiri caizse o kadar çok münakaşasını ve münazarasını yaptık ki. Biz haziran ayı sonundan itibaren bölge milletvekillerimizle Tarım Bakanımız Bekir Pakdemirli ile iki defa toplantı yaptık. Bir kez de kendi aramızda yaptık. Son toplantıda da bölge milletvekilleri ve bakanlık bürokratlarıyla birlikte konuştuk. Orada dedim ki fındık pazara inmeden fiyat belli olsun. Üretici önden harcamalarını karşılamak için fındığını belirgin bir fiyattan satsın. Belli olmayınca pazarda düşük fiyat uygulanıyor.” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan ile bir fiyat üzerinde mutabık kaldıklarını belirten çakır, “Fındık fiyatının ürün pazara inmeden açıklanması noktasında mutabakat sağladık. Bir yazılı metin haline getirerek ‘Fiyatımız da şöyle olsun’ dedik. Ben şimdi talep ettiğimiz ve Cumhurbaşkanımız açıklasın dediğimiz fiyat ortaya çıktı. Biz de prensip kararı alarak bunu açıklamayalım dedik. Cumhurbaşkanımız açıklasın. Bu karara bağlı kaldık. Olmazsa olmazımız önceden açıklanmasıydı. Sayın Cumhurbaşkanımız, kendisinin tensip buyuracağı bir programda veya seyahatte açıkladığı takvimde olursa çiftçi kaça satacağını bilir dedik” ifadelerini kullandı.

“KÜÇÜK BİR SAPMA OLDU”

Hasat başlayalı 10 gün olmasına rağmen fiyatların açıklanmamasını ‘küçük bir sapma’ olarak nitelendiren Çakır, “Bu küçük bir sapma ile bugüne geldi. Ben mutabık kaldığımız o fiyatı açıklamak noktasında olmayacağım. Biz devlet yönetiyoruz, sorumluluk taşıyan insanlarız. Öncü TV izleyicilerinden özür dileyerek söylüyorum. Bekâra karı boşamak kolay diye bizde efsane söz vardır. Sorumluluk taşımayan kişiler aklına geleni söyleyebilir.” dedi.

“AÇIKLAMA OLMAMASININ NEDENİ YANGIN VE SEL FELAKETLERİ”

Gecikmenin nedeninin ülkenin güneyinde etkili olan yangın ve Karadeniz’deki sel felaketleri olduğunu belirten Çakır, “Bugün 13. Günü Allah’a şükür söndürüldü. Birinci derece sebep yangın ikinci derece ise Rize ve Artvin’deki seldir. Tarım Bakanında yer yok, yatak yok. Helikopterde mi uçakta mı havada mı karada mı belli değil. Bürokratların tamamı yanında. Cumhurbaşkanımız hakeza orada. Canlarımız gitti. O kadar varlıklarımızı kaybettik. Türkiye Cumhuriyet içerisinde kalan ormanlardan 20 senede kaybettiğimizi 10 günde kaybettik. Prensip gereği ben talep ettiğimiz rakamı açıklamayı doğru bulmuyorum. Hiçbir zaman geçen sene açıkladığımız fiyatın altına düşmeden ama 35 TL diyen gibi afaki rakamları bir kenara bırakarak fındık üreticisinin memnun olacağı açıklama eli kulağında. Sayın Cumhurbaşkanımız müteşekkir olduğumuz açıklamasını akşamdan sabaha yapacak. Çok kısa bir sabır rica ediyorum. Mücbir sebep, ülkenin yangınıdır. Bunu da milletimizin hoşgörü ile karşılayacağını ümit ederek, inşallah bereketli bir yıl olacak.” diyerek çok kısa bir süre içerisinde fındıktaki taban fiyatın açıklanacağını ve üreticinin mağdur edilmeyeceğini söyledi.

“FINDIĞIN SAHİBİ BİZİZ. İHRACATÇININ MANİPÜLASYONUNA İTİBAR ETMEYİN”

İhracatçıların taban fiyatın düşük kalması için rekolteyi yüksek göstermeye yönelik girişimleri nedeniyle fiyat açıklamasının geciktiği iddiaları hakkında da konuşan Çakır “İhracatçıların söylediği gibi rekolte bol değil. Asla ihracatçıların ya da bir takım manipüle edilen rakamlara da kimse itibar etmesin. Fındığın sahibi biziz. TMO belli sayıda alım merkezleri ile ilimizde. Bu vatandaş gönlünün hoş olduğu bir şekilde fındığını satacak. Bu orman yangınları keşke olmasaydı. Ama milletimizin bunu olgunlukla karşılayacağını ümit ediyorum. Bu fırsatı bana verdiğiniz için özellikle size ve kurumunuza teşekkür ediyorum. Allah bir daha böyle felaketleri ülkemize göstermesin. Biz de fındık fiyatlarını bundan 10-15 gün önce açıklamak isterdik.” dedi.

“BAKANLIK BÖYLE BİR DURUMA GİRMEZ”

Bakanlığın böyle bir oyuna gelmediğini ve gelmeyeceğin altını çizen çakır, “Kesinlikle doğru değil. Bakanlık bunu bastıracak, onlar yaptı, onlar etti, diye bakanlık böyle bir duruma girmez.  Bakanlık tespitini yapar, ihracatçı da tespitini yapar.  Onlara da belki saygı duyanlar olabilir.  Ben doğru bulmuyorum. Çünkü kendisi, alımda istifade etmek için rekolteyi yüksek göster. Ama ben kamuoyuna diyorum ki, sorumluluk taşıyan ve iktidar bir milletvekili olarak diyorum ki, bakanlığın açıkladığı doğrudur.  Devlet ciddiyeti vardır. İhracatçıların yaptığı yüksek gösterme gayretidir. Dolayısıyla onların gösterdiği rekolte asla doğru değildir. Bunun altını çiziyorum. Biz hep duyarız. A firması gelmiş, fındık bahçelerini gezmiş ve senin bahçende benim bahçemde kaç kilo fındık olduğunu biliyor. Teknoloji o kadar geniş ki mümkün mü? Mümkün. Önemli olan doğru mu değil mi? 800 bin ton gibi bir rekolte yok.  Bu ürün bunun çok çok altında. Bu var olan ürünle ilgili devletin arşivinde var olan bilgiler var.  Devlet kendi çalışmasını kendi yapar.” Sözleriyle rekolte çalışmasının standartlara uygun şekilde yapıldığını belirtti.

“FİSKOBİRLİK YENİDEN YAPILANMALI VE FİYATI O AÇIKLAMALI”

Her yıl taban fiyatın belirlenmesi için bir süreç yürütülmesi yerine FİSKOBİRLİK’in yeniden yapılandırılarak nbu işi üstlenebilir düzeye gelmesi gerektiğini ve bu yönde çalışma yaptığını söyleyen Çakır, “Fiskobirlik mutlaka hayata geçirilip tekrar ayağa kaldırılmalı. Ancak şu yapısıyla değil bu yapı değiştirilmeli. Ben bunu sayın baklana da söyledim. Bu kayda geçmiştir. Gerekirse hantal bir yapısı varsa bunu Batı ve Doğu Karadeniz olarak böle de biliriz. Bunu sürdürülebilir hale getirebilelim diye, her sene biz TMO ile fiyat politikasını konuşuyor olmayalım diye bunu fındığın birliği yapsın” dedi.