Düzce Ticaret ve Sanayi Odası binasında düzenlenen basın açıklamasını Düzce TSO Yönetim Kurulu Başkanı Tuncay Şahin yaptı. Düzce’de faaliyet gösteren sivil toplum kuruluşlarının yöneticilerinin de hazır bulunduğu açıklamada harekatın amacının “Suriye halkını teröristlerin baskı ve zulmünden kurtarmak, bölgede huzur, güven ve barış ortamını yeniden tesis etmek” olduğu belirtildi.

DEVLETİMİZİN ARKASINDAYIZ
Devletin aldığı bu kararın arkasında olduklarını ve desteklediklerini belirten STK’lar adına konuşan Düzce TSO Başkanı Tuncay Şahin, şu ifadeleri kullandı:
“Bizler devletimizin aldığı bu kararın arkasındayız ve destekliyoruz. Zira Türkiye, uluslararası kurallardan doğan hakkını kullanmıştır. Barış Pınarı Harekâtı, evrensel hukuk ve Birleşmiş Milletler Güvelik Konseyi terörle mücadele kararları ile BM Sözleşmesi’nde yer alan meşru müdafaa hakkı çerçevesinde başlatılmıştır. Suriye’nin toprak bütünlüğüne, egemenliğine ve siyasi birliğine saygı gösterilmektedir. Dolayısıyla bu harekât, meşrudur ve uluslararası hukuka uygundur. Ülkemiz özellikle Fırat’ın doğusunda sınırın ötesinde konuşlu terör örgütü unsurlarınca, son iki yılda yüzün üzerinde taciz ve hamsene eyleme maruz kalmıştır. Bu terör örgütleri, Suriye içinde ve Suriyelilere yönelik de saldırılar düzenlemektedir. Suriye’deki yerel halkın da terör örgütlerinin giderek artan insan hakkı ihlalleri, göçe zorlanma, taciz ve zulmüne karşı şikâyetleri ve tepkileri sürekli artmaktadır. Herkes artık şunu çok iyi görmelidir ki; masum insanları katleden ve ülkemizin güvenliğine de açık tehdit oluşturan terör gruplarına sessiz kalmamız beklenemez. Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı Harekâtıyla başlayıp devam eden tüm bu operasyonlarıyla Türkiye, terör örgütlerine ve destekçilerine gereken cevabı en güçlü şekilde vermektedir.”  


BURADA BİLE SINIRA 100 BİN KİŞİ GETİREBİLİRİZ

Toplantıda konuşan Düzce Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği Başkanı Mustafa Kayıkçı ise şunları kaydetti:

“Türkiye’nin en küçük altıncı iliyiz. Burada bile yüz bin kişiyi sınıra getirebiliriz. Vatan söz konusu mecburiyetlerimiz söz konusu  o yüzden  bu hassasiyetle hepimiz Türk bayraklarımızla destek verelim. Esnaf olarak bayraklarımızı asalım. Bu cepheye gönderdiğimiz evlatlarımız için milli bir duruştur. Bu şerefli duruşun arkasında hepimizin durduğunu çok iyi biliyorum .  Tabi ki böyle olsun dediğimiz yanlar olabilir ama unutmayalım ki en büyük fırsat uluslararası  ulusal NATO’daki haklarımızdan kaynaklanan  fırsat. Şu anda önümüzdedir. İnşallah daha iyi günlerde  hep birlikte  beraberce ülkemizi savunmayı Allah bize de nasip etsin. Asalet zor günde belli olur şu anda Türkiye Cumhuriyeti’nin şuandaki çarpışma çatışma ve öteleme hareketinin hangi ülkelerin destek verdiğini gördük. Dün Cumhurbaşkanımız bir söz daha söyledi. Biz iki devlet bir millettik şimdi beş devlet bir milletiz. Yani bir kızıl elmaya gidiş  gerçekleşmeye başlamak zorunda.”