Çalanı çırpanı kavgacısı hırsızı arsızı derken Düzce'nin asayişi vatandaşı huzursuz ediyor. Düzce'de yaşayan herkes Huzuru bozacak her harekete tepki gösterip kentine sahip çıkmalı. Düzce il oldu göçler başladı sanayi gelişti derken asayiş olayları daha hızlı bir artışla Düzce'nin üstüne kabus gibi çöktü.
Öncelikle gece gündüz ev işyeri demeden hırsızlar Düzce'nin dört bir yanında çalmaya devam ediyor. Evlerin ve işyerlerinin kapıları kırılıyor içerde para eden ve işe yarayan ne varsa çalınıyor. Çalacak birşey bulunamazsa evin veya işyerini adeta altı üstüne getiriliyor ve zarar veriliyor. Hırsızlık olayı ardından haber verilen güvenlik güçleri geldiğinde ise hiç kimse konuşmuyor ve kimseyi görmediklerini söylüyorlar bu durumda hırsızların yakalanmasını zorlaştırıyor.
Yakalananlar ise kısa süre içinde serbest kalıyor ve mesleklerine daha büyük soygunlarla profesyonelce devam ediyorlar.
Birde hemen hemen her düğünde mutlu bir yuva kurmak için yola çıkan iki gencin mutluluklarına gölge düşüren gençlerin kız meselesi yüzünden bitmek bilmeyen kavgaları huzur bozmaya devam ediyor.
Düğünlerde halen eskilerden kalan silah atma alışkanlığı zaman zaman devam ediyor ve düğünlere gelen yüzlerce davetlinin huzuru kaçırılıyor.
Ayrıca trafikte canavarlaşan magandalar ise ayrı bir sorun.
Direksiyona oturduğunda bu yolların kralı benim edasıyla kural tanımaz bir şekilde müziğin sesini sonuna kadar açarak şehir içinde aşırı süratle adeta gösteri yapanlar ise hem vatandaşları huzursuz ediyor hemde kazaya davetiye çıkartıyorlar.
Okul önlerinde ve çevrelerinde okullarla alakası olmayan gençlerin toplanıp kendi aralarında yine kız meselesi yüzünden ettikleri kavgalar ayrıca başta ekonomik nedenler olmak üzre aile içi şiddet Düzce'de son yıllarda korkulacak boyutlara ulaştı.
Hemen her gün meydana gelen onlarca trafik kazalarının yanı sıra çevreye verilen büyük zararlar bunlara benzer onlarca örnek saymak mümkün.
Kaza yangın hırsızlık kavga şiddet bunlar Düzce sokaklarının vazgeçilmezi olurken sokaklarda dolaşmanın artık eskisi kadar güvenliği olmadığını gösteriyor.
Hırsızı gören, haksızı gören, bana ne derse bu şehir her geçen gün daha çok olumsuzluklar kenti olur. Bana ne demek çözüm değil çözümsüzlüğe katkı sağlar.
Bu olayların bir ölçüde önlenmesi için Düzce'de yaşayan herkesin yaşadığı kentin huzurunu güvenini sarsacak harekte bulunaları ikaz edip uyarması veya güvenlik güçlerine haber vermesi bu şehri daha yaşanır ve güvenli bir kent haline getirir.