Öncü Medya Haber Genel Yayın Yönetmeni Sadullah Ünsal’ın hazırlayıp sunduğu Kitabın Ortasından programının Öncü TV ve 100.2 Öncü Radyo ortak canlı yayınıyla ekrana gelen yeni sezon ilk bölümüne konuk olan Düzce Belediye Başkanı Dr. Faruk Özlü, tüm sorulara açık yüreklilikle yanıt verirken kendisine ‘bakan’ denilmesi talimatı verdiği şeklindeki dedikodularla ilgili de net konuştu. Başkan Özlü, “Bana bakan dedirttiriyormuşum. Bunu söyleyenler siyasi ahlaktan etikten uzak’ dedi.

Sadullah Ünsal, ilgiyle takip edilen Yorumluyorum programının son bölümünde Düzce’deki değişim ve dönüşüm hamlelerini görmezden gelerek Başkan Özlü için ‘Kendisine ‘bakanım’ dedirtiyor’ dedikodusu ve algısı yapan kesimleri masaya yatırdı. Ünsal, Özlü’nün 2.5 yılı geride kalan başkanlık döneminde Düzce’ye yapılan yatırımların 1 milyar TL’yi aştığını dile getirerek, “Bunlar öyle ufak tefek işler değil. Bunlar Ankara’da bakanlıklarda, siyasette ve bürokraside kapıcıya ulaşamayan sözler! ‘Niye bakan diyorsunuz?’.” dedi.

Özlü’nün Düzce’yi tarihinde önemli hizmetler dokunmuş üç siyasetçiden biri olduğunu belirten Ünsal, “Birincisi ‘Kedi ulaşamadığı ciğere mundar dermiş’ O makama, karizmaya ve yetkiye sahip olunmadığından dolayı ‘bakanım’ denilmesi birilerini rahatsız ediyor.” diye konuştu. Yapılan işlerde yanlışlıklar ve eksiklikler de olduğunu ancak büyük bir emeğin heba edilmemesi gerektiğinin altını çizen Ünsal, “Eleştirilmesi gerektiği yerde eleştiriyoruz. Eksiği de var, hatası da var. Ama takdir edilecek yer daha fazla.” dedi.

İŞTE O PROGRAM

Bugün çok ilginç bir konudan bir konudan bahsedeceğiz. Geçen hafta cuma günü akşamı, benim moderatörlüğünü yaptığım Kitabın Ortasından programı yeni sezonun ilk programıyla ekrana geldi. Konuğumuz da Düzce Belediye Başkanı Dr. Faruk Özlü’ydü. Sayın Özlü, bütün sorular şeffaf ve net cevap verdi. Siz de istediğinizi sorun diye izleyicilere de açık bir kapı bıraktık. Programda önümüze gelen soruları sorduk.

Geldiğimiz noktada programda her şey bitti de Sayın Özlü’nün en çok rahatsız olduğu şey ‘Bana bakan dedirttiriyormuşum. Bunu söyleyenler siyasi ahlaktan etikten uzak’ dedi. Ben de ‘Sayın Bakanım ben size bakan demekten mutlu oluyorum’ ben bunu deyince yazılı sözlü eleştiriler de geldi. Takdir edenler de oldu.

‘Düzce ilçeden il olma sıkıntısını halen aşamadı’

Orada da söyledim. Burada da söylüyorum. Düzce’nin tarihinde 3 bakan var. Yaşayan tek bakanımız var. Düzce dün ilçeydi, bugün il oldu. İlçeden il olma sıkıntısını hale aşamadı. Orada hala gelgitler yaşıyor. Dolayısıyla biz Dr. Faruk Özlü’ye niye ‘Bakanım’ diyoruz? ‘Kendisine bakan dedirtiyor’ diye bunun üzerinden algı yaparak siyaset yapanlar var. Bize de ‘Niye bakan diyorsunuz?’ diyorlar.

Düzce’de 3 isim var: Hoşver, Akyol ve Özlü

Son 25-30 yıldan beri, Düzce’de il olmadan da bu yana Düzce’de siyaset yapmış, belediye başkanlığı yapmış kişilerin içinde 3 isim var. Bir Avni Akyol. Allah rahmet eylesin. Geçtiğimiz yıl ölüm yıldönümüydü. İkincisi Necmi Hoşver. Düzce tarihinde bir milletvekili olarak iki üç bakanın etkisiyi, katkıyı, hizmeti sundu. Üçüncüsü Dr. Faruk Özlü.

Özlü döneminde Düzce’deki yatırımlar 1 milyar TL’yi aştı

Sebep ve sonuç ilişkisi olarak değerlendirelim. Biz Dr. Faruk Özlü’ye ‘Başkanım’ desek ne olur, ‘Bakanım’ desek ne olur? Çok bir şey fark etmez. Ama bakanlıktan, milletvekilliğinden ve Ankara bürokrasisinden gelen Dr. Özlü ekim ayında yapılacak projelerle beraber 2.5 yıldan beri kendisinin yaptığı ve organize ettiği yatırımlar aşağı yukarı 1 milyar TL. Bunlar öyle ufak tefek işler değil. Bunlar Ankara’da bakanlıklarda, siyasette ve bürokraside kapıcıya ulaşamayan sözler! ‘Niye bakan diyorsunuz?’.

Hayal edilmeyecek işleri icraat olarak yapıyor

Güvenlikten içeriye girip de o binada muhatap bulamayacak adamlar tutturmuşlar ‘Niye bakanım diyorsunuz’. Ama Dr. Faruk Özlü, kapısından içeri giremediğin binanın patronuyla bir telefonla kontak kuruyor. Bir evladın var senin ya! Düzce’ye zarar mı veriyor? Yok. Eksik olabilir mi evet var biliyoruz. Ancak Dr. Faruk Özlü figürünü kaldırıp Düzce’ye bir bakalım. Belediyeciliği bilmeyebilir. Siyaseti bilmeyebilir. Buralarda eleştirebilirsiniz. Ama adamın memlekete kattıklarına baksana. Senin hayal edemeyeceğin işleri icraat olarak yapıyor.

Kanserojen borulardan su içiyoruz

Basit 1-2 örnek vereyim. Selahattin Olcar’ın belediye başkanlığından sonra 25-30 senedir Düzce’de altyapıya yatırım yapılmamış. Biz asbestli borulardan gelen kanserojen suyu içiyoruz. Bunun sağlık boyutu bu. Maddi noktası da arıtmadan gelen suyun yarısı eski borularda yolda kayboluyor. Buraya 165 milyon TL civarında yatırım yapılıyor. İhalesi de ekim ayı içinde olacak.

Şimdi ben söylüyorum. Gerek bizi eleştirenler ‘bakanım’ dediğimiz için ki ben her zaman da diyeceği. Yakışıyor, inşallah yine bakan olsun. Belediye başkanlığı az geliyor. 165 milyonluk bu ciddi yatırım bizim 50 sene sağlıklı bir su içeceğimiz, belediyenin de ekonomik olarak kayba uğramayacağı bir yapı.

İstanbul Caddesi eleştirilecek bir nokta

Küçük sanayi sitesi projesi var. Tutturuyorlar İstanbul Caddesi. Doğru. Yakın zamanda bitmesi gerekiyordu bitmedi. İzahı da şu ki aynı ustanın elinden çıksın. Senin gördüğünü duyduğunu o duymuyor mu? Duyuyor. Ona bil bilgi verilmiş denmiş i ‘Efendim aynı ustanın elinden çıksın. Dizayn aynı olsun. Ağır olsun temiz ve kaliteli olsun.’ İstanbul Caddesi eleştirilecek bir nokta. Zamanında bitirilmedi.

Eleştirilecek yer var ama takdir edilecekler daha fazla

Ama Allah bile kullarının günahını bir tarafa, sevabını bir tarafa koyuyor. Burada sevabını konuşmaktan ziyade her şeyi bitirdik biz’ ‘Niye bakanım diyorsunuz? Niye bakanım dedirtiyor?’ Ben dedirtme olayını zannetmiyorum. En son bakamı bakanlık. Ben kendi adıma keyif alıyorum. Kimin ne dediği de umurumda değil. Düzce’ye Necmi Hoşver ve Avni Akyol çizgisinden sonra çok ciddi hayati projeleri gerçekleştiren Sayın Faruk Özlü Bakanımız, Başkanımızdır. Bunu kimse inkâr etmesin. Meseleye oradan bakın. ‘Yahu sen bunu neden müdafaa ediyorsunuz?’. Her zaman eleştirecek miyiz? Eleştirilecek yerde de eleştirelim. Eksiği de var, hatası da var. Ama takdir edilecek yer daha fazla.

Bu dedikoduyu çıkaran 3 kesim var

Küçük Sanayi Sitesi’nin TOKİ’ye devriyle alakalı 4 Ekim’de ihale yapılacak. Memlekette çok güzel şeyler oluyor. İş yapan, üreten adam hata ve eksik yapar. Üretmeyen adamsa eksik yapmaz çünkü hiçbir şey yapmaz. Ben burada 3 tane sebep arıyorum. Birincisi ‘Kedi ulaşamadığı ciğere mundar dermiş’ O makama, karizmaya ve yetkiye sahip olunmadığından dolayı ‘bakanım’ denilmesi birilerini rahatsız ediyor. İkincisi de burada etnik kökenden kaynaklanan bir propaganda algısı olduğunu düşünüyorum. ‘Çilimli’nin Topçular Köyü’nden gelmiş. ‘Dün delege yapılmayan adam bugün bakan olmuş. Belediye başkanı olmuş’ diye tahammülsüzlük var. Üçüncü boyuta geldiğimiz zaman Düzce’de bir ağabey yok. Eskiden vardı şimdi yok. Bu ağabeylik de Faruk Özlü’nün üzerine kaldı. Ağalık gibi bir şey. Vermesi lazım.

Rant bitince bulaşacak yer arıyorlar

Rant bitti rant! Beklentiler yerine gelmiyor. Birileri bu memleketten farklı imtiyazlarla farklı kanallardan devletin imkânlarından kullanıyorlardı. Faruk özlü geldikten sonra nizami olan çizgiye gelindi. Gayri nizamiler bitti. Bulaşılacak yer kalmadı. Bulaştıkları yer ‘Bana bakanım dedirttiriyorlarmış’. Ben zannetmiyorum. Ayıya sormuşlar ‘Bu sene armut nasıl olacak?’. Ayı demiş ki ‘Bol olacak, sulu olacak, ballı olacak.’ ‘Nerden biliyorsun?’ deyince ayı ‘Canım öyle istiyor’ demiş. Canı öyle isteyen, canının istediği olmayınca bulaşacak yer bulamadılar. Bakanım dedirtiyormuş da falanmış. Güneş balçıkla sıvanmaz. Güzel işler var. Ama algıda, satışta ve pazarlamada eksik var.

Ulaşım sistemi değişti, belediyeden 1 TL çıkmadı

Çok basit bir örnekle konuyu kapatalım. Düzce’de ‘Düzce Ulaşım A.Ş. kuruldu. 30 milyon TL’lik bir yatırım yapıldı. Biliyor musunuz eskiden Düzce Belediyesi’nin arabalarının milyonluk parçalarıyla beraber o otobüsler tamirciden bu tarafa gelmiyordu. Takılmayan parçanın takıldığını, fatura edildiğini söyleyen var. Adamın milyonlarca alacağı vardı. Şimdi bugün ne oldu? Bir amortisman gideri, malzeme gideri bir de yatırım gideri olmadı. 30 milyona kaç kişi dâhil oldu. Bu yatırım belediyenin cebinden bir lira para çıkmadı. O günden bugüne de bir lira parça alavere dalaveresi dönmüyor. Tabii diyeceksiniz ‘Bana bakanım dedirttiriyor’ diye. Çünkü o parçalardan parçalayanların düzeni bozuldu.

Özlü’yü memleketine faydası olduğu için savunuyoruz

Eyy Sadullah efendi. Efendim buyurun. Sen Özlü’yü neden bu kadar çok savunuyorsun. İnsanların vicdanından mı cüzdanından mı konuştuğu belli değil. Biz Faruk Özlü’yü gerçekten memlekete, devlete, ümmete ve bölgemize faydasından dolayı savunuyoruz. Ne vicdanımızdan ne de cüzdanımızdan. Ama bu dertle dertlenenler bakan mevzusunu sulandırıyorlar.

HABER: Mehmet GÜNESEN