Bazen insanların söyleyemeyeceği sözler vardır hani derler ya ‘Açtırmayın benim bayramlık ağzımı’ derler ya bugün oraya geldik, bayramlık ağzımızı açma gününe geldik. Bayrama iki gün kala AK Parti il teşkilatının bir yemeği vardı, bir iftar yemeği. Bütün 81 ilde aynı zamanda yapılan bir yemek vardı. Yemekte eskisi ve yenisi ile bütün AK Partililer oradaydı. Parti adına bu çok güzel bir tabloydu, Hikmet Keskin eski il başkanları dahil olmak üzere bütün herkes oradaydı ve güzel bir tabloydu. Fakat orada enteresan bir tespitim oldu. Sayın Cumhurbaşkanı, partinin de genel başkanı konuşurken masalar kendi içerisinde hasbihal içerisindeydi. Cumhurbaşkanı konuşurken, ne diyor, ne demek istiyor, nasıl bir strateji uygulamak istiyor anlam ve içerik noktasında o canlı yayındaki mahiyeti genel anlamda pek dinleyen olmadı. Belki kulakları oradaydı ama sohbet başkaydı. Şimdi ben bir başka bir yere geleceğim bayramlık ağzımızı açtık ya! Çetin Sarıahmet MHP’nin il yönetiminde ve aynı zamanda partinin il genel merkez delegesi, üst kurul delegesi. Bir paylaşımdan dolayı Gümüşova Belediye Başkanı Muharrem Tozan, gruptan çıkıp ilçe başkanı da keza gruptan çıkarak tepkisini dile getirdi. Bu paylaşımdaki samimiyetsiz ve izahı eksik olan bir ifade yüzünden. Bir süreç başladı MHP’de, aradan zaman geçti Çetin Sarıahmet yönetim kurulu görevinden alındı. İlçe başkanı ve belediye başkanının genel merkeze mektup göndererek partiden istifa etme sürecini duyduk. Tabii ki bu işin usulü partiye mektup göndermek değil veya istifa dilekçesi göndermek değil. Bu durumda yapılması gereken girersin e-devlete parti ile üyeliğini kesersin yapılacak işlem budur. Aradan zaman geçti ve MHP’nin hiçbir aktivasyonuna katılmadı Gümüşova Belediye Belediye Başkanı Muharrem Tozan.

Tozan, Demokrat Parti’den başlayıp siyaset hayatına sonrasında AK Parti’ye geçip şimdi ise MHP’de duruyor, tabii ne kadar duracaksa şimdi oraya geleceğim. Buradan baktığımızda, MHP’nin ilçede bir yemeği oldu, ilçe teşkilatına yapılan bir yemeği oldu fakat Muharrem Tozan patisinin yemeğine katılmadı.

Ardından il teşkilatının da bir iftar yemeği oldu fakat bu toplantıya da katılmadı. İl yemeğinin iftarında akabinde yarım saat sonra “Dostlarlayız” diye bir fotoğraf paylaştı. Fotoğrafta İYİ Parti il başkanı ve MHP’de seçilip İYİ Parti’ye İl Genel Meclisi üyesi Murat Çağlar da vardı.

Daha önce de yine bir iftarda İYİ Parti il başkanı ve Mehmet Keleş ile beraber bir fotoğraf vermişti. Şimdi şöyle bir söz var, “Tarlada izi olanın harmanda yüzü olur.” Peki MHP’nin ilçe iftarına katılmamış, il iftarına da katılmamış parti ile söylem anlamında, eylem anlamında, gönül anlamında olan ilişkilerini mesafeye almış bundan ne yorum çıkıyor ise yorum izleyicilerim.

Ondan sonra bir formül bulundu, Muharrem Tozan, formüllü bir yemek düzenledi. İlçe başkanları, genel meclis üyelerini davet etti. İşin enterasan kısmı ne biliyor musunuz, Çetin Sarıahmet’in yazdığı yazıdan sonra olaya bir şekilde dahil olan Milletvekili Ümit Yılmaz da bu yemeğe katıldı. Şimdi MHP’nin ilçe yemeğine katılmıyorsunuz, il yemeğine de katılmıyorsunuz ve parti ile hukuklarınızı dondurmuşsunuz yani gönül bağlarınızı kopartmışsınız. MHP’nin Milletvekili Ümit Yılmaz bu yemeğe katıldı. Ümit Yılmaz’ın partide ilk sıkıntıda dahil olduğu bir konuda il başkanı ile aynı dili aynı duyguyu paylaşmayıp bu şekilde bir tavır takınması da bizde soru işaretlerine sebep oldu.

Adamın birisi Azrail’e demiş ki ‘Benim canımı alacağın zaman bana haber ver.’ demiş , ‘Tamam’ demiş Azrail aradan yıllar geçmiş Azrail gelmiş ve adam gelmeden önce ‘Hani söyleyecektin?’ demiş Azrail’e.

Azrail ise şu şekilde cevap vermiş; ‘Dizlerin tutmaz oldu, gözlerin görmez oldu, eskisi gibi eğilip bükülmez oldun, saçların kırlaştı daha nasıl haber verelim de canını alalım? Başka nasıl bir haber istersin?”  

Şimdi burada iki tane enstantane var; birincisi, Muharrem Tozan için Demokrat Parti’den AK Parti’ye geçmesi ve AK Parti’den ise MHP’ye geçmesi gayet doğal. Usule, erkana, yoluna, izine uygun ama Ümit Yılmaz’ın bu kadar değerlendirmeden sonra, bu kadar farklı farklı gelişmelerden sonra o yemeğe katılmasını anlayamadık, vatandaş da anlayamadı, biz de anlayamadık. Arka planda ne var acaba? Murat Çağlar’ın İYİ Parti’ye geçişinin ardından Tozan’ın geçip geçmeyeceği bir muamma oldu. Peki Ümit Yılmaz İYİ Parti’ye bir sinyal mi verdi?

Bunu da düşünüyor insan… Bu gelişmelerin ardından Ümit Yılmaz’dan ziyade Muharrem Tozan’ı MHP İl Başkanına İlhami Caboğlu’na Öncü Medya olarak sorduk.

“Muharrem Tozan İYİ Parti’ye geçer mi?” dedik, İl Başkanı Caboğlu, “Dürüst, samimi, sözünde olan bir Muharrem Tozan tanıyorsam İYİ Parti’ye geçmez.” dedi.

Şimdi bayramlık ağzımızı açtık ya konuşuyoruz, perşembenin gelişi çarşambadan belli olurmuş. Demokrat Parti, AK Parti ve sonrasında MHP’ye geçen bir anlayışın İYİ Parti’ye geçmesinde bir sıkıntı olmaz, zaten bir çizgi yok, dönmüş dolaşmış bir yerlere gelmiş. Fakat burada önemli olan partisini tanımayan, partisinin yemeğine katılmayan, partisinin en üst düzeyi ile beraber iletişim kurma hissiyatını hissetmeyen Muharrem Tozan’ın yemeğine milletvekilinin katılması, asıl önemli olan nokta bu.

Cumhur İttifakı’ndan gençlik merkezi dahil olmak üzere birçok hizmeti alan Muharrem Tozan acaba Ümit Yılmaz’ı kendisi ile İYİ Parti’ye taşıyacak mı, bu şekilde bir tutanak çıktı önümüze. İsteyen istediği gibi siyaset yapar ama insanda bir iskelet olur, insanda bir yapı olur yani bir istikamet olur. Zaten bu bayramdan sonra siyasette biraz sular ısınacak gözüküyor ama ben şu anda pek ihtimal vermiyorum, İYİ Parti İl Başkanı Yunus Özay’a demişti ki ‘Muharrem Tozan ile çalışmaktan keyif alırım, Faruk Özlü  ile çalışmaktan keyif alırım.’ Peki herkes gelsin öyle bir fotoğraf verdi sayın Er. Ayrıca ‘Murat Çağlar görüşmedim.’ dedi ama Murat Çağlar MHP’nin il genel meclisi üyesi iken birebir görüşmeler yaptığını söyleyen şahitler çıktı.  Şimdi ise Muharrem Tozan ile fotoğraflar veriliyor, bu pek etik mi sizce?

Bir il başkanı, seçilmemiş olan, bırakılmış olan, kademeye girmemiş olan herkesi partisine davet edebilir gayet doğal Bekir bey var Gölyaka eski Belediye Başkanı partisi aday göstermemiş, İYİ Parti’ye geçebilir. Fakat şuan bir partide olan ve seçilmiş olan bir insanın, bir başkanın bir meclis üyesinin veya bir seçilmişin bir şekilde ikna edilerek bir şekilde iza edilerek başka bir partiye geçmesi ve geçmesi üzerinde kulis yapılması ne kadar etik, ne kadar insani , ne kadar vicdani ve ne kadar ahlaki… Bunu da seyircilerimizin, dinleyicilerimizin, vatandaşlarımızın yorumlarına bırakıyoruz.

İYİ Parti’ye Muharrem Tozan geçtiği zaman şu konuşuluyor, ‘İstanbul ve Ankara büyükşehir belediyelerinin tozu Gümüşova’yı ihya eder ve Gümüşova’yı biz İYİ Parti’ye alırsak Düzce’de bir numara yaparız ve bunun ile beraber seçim kazanırız yerel ve genel seçimde.’ Siyasette ve ticarette merhamet olmaz. Vefanın olmadığı tek yer siyasettir. Siyaset ve ticaret merhameti kabul etmez.