Türk Kızılayı'na bağış yaptıktan sonra Akçakoca Yaşlılar Konuk Evi'ne yerleşen 90 yaşındaki Seyit Cihangir, 80 yıldır kaleme aldığı hayatını, kendisine ayrılan odadaki çalışma masasında sürdürdüğü yazım faaliyetini tamamlayarak kitaplaştırmak istiyor. Niğde'nin bir kasabasında doğan ve burada ilkokulu bitiren Cihangir, babasının yanında başladığı bakkalcılık mesleğini, evlendikten ve çocukları olduktan sonra Ankara'da sürdürmeye karar verdi. Ailesiyle Ankara'ya yerleşen Cihangir, burada küçük bir bakkal dükkanı işletmeye başladı. Bakkalını büyüten Cihangir, daha sonra dükkan sayısını attırdı ve kuru bakliyat ambalaj işine girdi. Ticaret hayatında başarı elde eden Cihangir, 3'ü kız 6 çocuğunun eğitimini en iyi şekilde tamamlamasını sağladı. Eşini kaybeden ve çocukları evlenerek başka yerlere giden Cihangir, ticaretten kazandığı birikimini çocuklarına dağıttı. Cihangir, Ankara'daki bir mülkünü Türk Kızılayı'na bağışladıktan sonra, kurumun bağışçılarına yaşlı bakım hizmeti verdiğini öğrenerek çocuklarının karşı çıkmasına rağmen Akçakoca Yaşlılar Konuk Evi'ne yerleşmeye karar verdi. Seyit Cihangir, yaklaşık 7 yıldır kendisine aile olan konuk evi çalışanlarıyla yakın ilişki kurdu. Yaklaşık 80 yıldır elinden kalemi bırakmayan Cihangir, hayatını kitaplaştırmak için yazım faaliyetine, kendisine ayrılan odada personel tarafından oluşturulan çalışma masasında devam ediyor. "Kızılay gönüllüsüyüm" Seyit Cihangir, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Kızılay gönüllüsü olduğunu söyledi. Ticaret yaparak edindiği birikimi çocukları arasında paylaştırdığını aktaran Cihangir, yaşlılara bakım hizmeti sunduğunu bilmeden Kızılay'a da Ankara'daki bir mülkünü bağışladığını kaydetti. Cihangir, bağış için gittiğinde bu hizmetin kendisine verileceğini öğrendiğini aktararak, “Kızılay'a bir konuk evinde kalma niyetiyle gitmedim. Mülkümü bağışlamak istedim. Daha sonra burayı öğrendim, beğendim ve kalmaya başladım. İlkokul mezunuyum. Yüksek okul okumak istedim ama o dönemde şartlar pek uygun olmadı. Yaşadığım yerde başka okul yoktu. Ailemin maddi durumu da beni okula gönderecek gibi değildi.” diye konuştu. “Hayatımı yazıyorum” Niğde'de başladığı ticaret hayatını çocuklarının eğitimi için Ankara'da sürdürme kararı aldığını anlatan Cihangir, şunları söyledi: “Çok güzel ticaret hayatım oldu. Rabbime 'Peynir kırıntısı, kuru ekmek ver, beni kimseye muhtaç etme.' diye dua ettim, yaradan bana her şeyi verdi. Yazmayı hiç bırakmadım. 10 yaşımda elime kalem aldım ve hayatımın en önemli anlarını yazdım. Kendi hayatımı, evlatlarımın hayatını ve torunlarımı yazıyorum. Güç bulduğum sürece yazacağım. Yazdıklarımı kitap yapmaya çalışıyorum. Kızım ve damadım yazdıklarımı görünce 'Baba, bize en büyük mirasın bu yazdıkların.' dedi. Ben de bu durumdan sonra daha çok yazmaya başladım. Zaten yazıyordum ama onların böyle görmesi beni mutlu etti.” (AA) Artı Yerel Medya'yı smart televizyon ve telefonlarınıza indirmeyi unutmayın. Web'den izlemek için TIKLAYINIZ Android için TIKLAYINIZ İOS için TIKLAYINIZ