Düzce siyaseti tarihinde görülmemiş şekilde çirkin sataşmalara sahne oluyor. Kaynaşlı Belediye Başkanı Birol Şahin’i önce il kongresine davet eden ardından kovan MHP İl Başkanı İlhami Caboğlu, hızını alamadı bu kez lastik yakma tesislerinin önünü açan düzenleme hakkında vekillere sorular yönelten İYİ Partili Yunus Özay Er’e yakışık almayan bir üslupta saldırdı. “Akşener’e: Müdire, Düzce basınına: Satılık” dedi Caboğlu yaptığı yazılı açıklamada, İYİ Parti Lideri Meral Akşener ve Düzce basınını hedef alan şu skandal ifadeleri kullandı: “İP'in İl Başkanı Düzce'nin Cumhur İttifakı vekillerine son günlerin popüler konusu olan kanun teklifiyle alakalı sorular sorarak cevap istemiş. Bulunduğu konum itibariyle gündemi pek takip etmediği anlaşılan müdirenin Düzce temsilcisi MHP Düzce Milletvekili Ümit Yılmaz'ı sosyal medyadan ve satılık olmayan yerel basından takip etmiş olsa sorularının cevabını alacaktı. Ama ille de bir vekilden Düzce'nin gündemini öğrenecekse ittifak içinde oldukları LGBT taraftarı APO posterleri altında miting yapan terör örgütü yayın organı zaman gazetesi önünde eylem yapan Mahmut Tanal'a sorup öğrenebilir. Alacağı cevaplar vekilimizin dediği gibi nasıl olsa duymak istediği yalan yanlış ifadeler olacaktır.” “Yakın gelecekte, size ait “özgün” ifadelerle hizmetlerinizi tartışmak isterim” Caboğlu’nun hiçbir siyasi etiğe uymayan bu saldırgan açıklamasına sessiz kalmayan İYİ Parti Düzce İl Başkanı Yunus Özay Er, ise MHP İl Başkanı’na adeta siyasi ahlak dersi verdiği yazılı basın bildirisinde şu ifadeleri kullandı: “Nasıl seviyorsunuz kavgayı ne kadar da hoşlanıyorsunuz polemik yaratmaktan Sayın Başkan ama siyaset ciddi iştir. Halk polemik değil hizmet bekler bizler gibi siyasi makam sahiplerinden. Kamuoyunun son dönemlerde genel siyasetten aşikar olduğu seviyesiz üslup Düzce’nin siyasetine ait değildir. Ben de yakın gelecekte, size ait “özgün” ifadeler ile sizinle yaptığınız hizmetleri tartışmak isterim. Bu hususta da umudumu hala ve ısrarla koruyorum. “Kavga değil çözüm üretmek sizin için zor olacaktır ama başarabilirsiniz” Basına bir paylaşım yapmışsınız, birkaç düzeltme yapalım, 1) İP değil, İyi Parti. 2) Cumhur ittifakı vekilleri değil, Düzce milletvekilleri. Dolayısı ile her Düzceli vekiline soru sorma hakkına sahiptir. Bakış açınız son derece yanlış! 2) “Müdire” ifadenizi kamuoyunun takdirine bırakıyorum, kale alınmayacak derecede yakışıksız bir kelime ne yazık ki! 3) Basınla dün paylaştığımız metni ya okumamış veya anlamak istememişsiniz. Metin , Sayın Vekilimizin açıklamalarını destekler nitelikte. Tekrar okuyun lütfen . Çünkü bu tarzınızın en fazla Sayın Vekile zarar verdiğinizin umarım farkındasınızdır. Ben Sayın Vekilin farkında olduğunu düşünüyorum ! 4) Zor şartlarda çalışan, gece gündüz haber peşinde koşan basın mensuplarını “satılık” kelimesi ile töhmet altında bırakmışsınız. Her şeyin bir fiyatı olduğunu düşünen zihniyetin kullanacağı bir kelime olan “satılık” kelimesini Düzce basını değerlendirecektir. Fakat , anlaşılması belki zor olacak sizin için ama, bu ülkede hala inandığı değerler için mücadele eden milyonlarca insan var. Karşılıklı anlayış, hakkaniyet ve saygı ( bu kelime gerçekten çok önemli ) ile bu güne kadar birlikte çalıştığımız basın mensubu arkadaşlarımız ile parti olarak kurduğumuz yapıcı iletişimi de bu vesile ile belki anlayabilirsiniz! 5) Belki sizin kadar “uzun” ve “dolu” tahsil hayatım olmadığından lütfen “cehaletime” verin çünkü hava kirliliği konusu ile kurduğunuz cümlelerin hiç bir alakası ne yazık ki yok. Oysaki biz başka sorular sormuştuk. Size yakışan kavga, tartışma ve polemiklerden beslenmek değil, bulunduğunuz makam ve ittifak ortağı olmanız sebebi ile çözüm üretmek, kente katkı sunmak olmalıdır. Sizin için zor olacaktır ama başarabileceğinize inanıyorum. “MHP teşkilatının ve seçmeninin da affına sığınıyoruz” Bu üslupla devam etmeniz, bizleri sizi değil kelimelerinizi muhatap almak zorunda bırakıyor. Bu nedenle de bizde yeri ayrı olan vekilimiz Sayın Ümit Yılmaz’ın ve memleketin en önemli siyasi geleneğine sahip partilerinden olan MHP teşkilatının ve seçmeninin da affına sığınıyor, bizleri anlayışla karşılayacağını umuyoruz.”