Yeni terminal binasının hizmete açılmasının ardından Düzce'nin çeşitli noktalarında park ederek yolcu bekleyen köy ve ilçe minibüslerine 'Terminali kullanma' zorunluluğu getirildi. Terminal dışında şehir merkezinde bekleme yaparak yolcu almaları yasaklanan minibüs şoförlerinden bazıları, yolcuların gelmediği gerekçesi ile terminale gitmeyi reddetti. Tansiyon yükseldi Düzce Belediyesi zabıta ekipleri tarafından bir çok kez uyarılan ve ceza kesilen Aydınpınar ve Gölormanı köylerine yolcu taşıyan minibüsçüler ile zabıtalar arasında bugün yine tansiyon yükseldi. Terminali kullanmayan minibüs şoförlerine yönelik uygulama yapan zabıta ekipleri, Aydınpınar Caddesi üzerinde bulunan akaryakıt istasyonu yanındaki özel mülkte yolcu almayı sürdüren minibüsçüler ile karşı karşıya geldi. "Gölyaka minibüslerine ayrıcalık tanınıyor" iddiası Zabıta Müdürü Mehmet Ali Kahraman eşliğinde yolcu bekleyen minibüsçülerin yanına giden zabıta ekipleri, burada bekleme yapmalarının yasak olduğunu ve terminale gitmeleri gerektiğini söyledi. Bu duruma tepki gösteren minibüsçülerden biri Gölyaka minibüslerine yol kullanma ayrıcalığı tanındığını savunarak, zabıtalara sert tepki gösterdi. Ortalığı karıştıran diyalog! Aydınpınar Caddesi boyunca Gölyaka minibüslerine izin verildiğini ancak aynı hakkın Aydınpınar araçlarına tanınmadığını söyleyen öfkeli şoför, "Gölyaka’ya bindiriyorsan bana da izin vereceksin." dedi. Zabıta erinin olumsuz yanıtı karşısında tepkisi daha da artan minibüsçü, "O zaman bir delikanlılık yapıp Gölyaka'yı da kaldıracaksın. 7-8 arabaya bizi mahkum etme. Rüşvet mi yiyorsunuz?" deyince ortalık karıştı. Şoför ile tartışan zabıtanın "Yiyen de şeref...'dir, diyen de şeref...'dir." demesi üzerine bu kez tartışma daha da alevledi. "Sensin şeref... Şeref... diye konuşma! Ben vatandaşım sen benimle böyle konuşamazsın." diyen minibüsçü ile başka bir zabıta eri birbirlerinin üzerine yürüdü. Bu sırada bölgeye çağrılan polis ekipleri ve çevredekiler tarafları ayırdı. "Köylülere eziyet yapıyorlar" Tarafların yatıştırılması sonrasında köylerine gitmek için araçların kalkmasını bekleyen yolculardan bazıları da şikayetlerini dile getirdi. Temninalin şehir merkezine uzak olduğunu vurgulayan vatandaşlar, tepkilerini şu sözlerle dile getirdi: "Biz yaşlı insanlarız, oraya gidip otobüs nasıl bulacağız? Burası senelerin durağı, neden kalksın? Köylülere eziyet yapıyorlar, başka bir şey değil. Elimizde çantalarla buraya kadar zor geliyoruz bir de Beyköyü'ne kadar gidip araba mı bulacağız? Çok ayıp. Bizler yaşlı insanlarız. Ağır yükümüz oluyor, Ben buraya kadar zor geldim. Bizi öldürmek mi dertleri öldürsünler.’’ Mahkeme "Cezalar ödenecek" dedi Aydınpınar ve Gölormanı köylerine yolcu taşıyan Şimşekler Kooperatifi Başkanı Yakup Baydili ise kesilen cezaların iptal edilmesi için konuyu mahkemeye taşıdıklarını ancak mahkemenin cezaların ödenmesi yönünde karar verdiğini belirterek, Düzce Belediye Başkanı Mehmet Keleş'e seslendi. Başkan'a seslendi: Halkımızı mağdur etme! Baydili şöyle konuştu: "Belediye başkanımız Aydınpınar Garajı'nın kalkmasını istiyor. Ama bize burda sahip çıkılmıyor. Şuanda görüyorsunuz halkımızın yükünü, buraya zor geliyorlar. Bu yükü alıp gidecekler 3 nolu sağlık ocağına orada otobüs bekleyecekler. Okuma yazması olan var olmayan var. Köylü insanı bu. Köylüye en azından bir tolerans tanınması lazım, vatandaşımızın mağduriyetini reisimizin gidermesi lazım. Biz varsak reis var, reis varsa biz varız her şey karşılıklıdır. Ben Şimşekler Kooperatifi Başkanı olarak reisimizden tek bir ricam var, halkına sahip çıksın, başka bir şey istemiyoruz. Halkımızı mağdur etmesin. Halkın sayesinde buraya geldi, halkını arkasına alsın, kucaklasın, iç içe olsun. Biz burada durduğumuz sürece ceza kesiliyor, burdan çıkmadığımız için en az 200-250 TL ceza kesiliyor. Kesilen cezaların hepsi mahkemeye verildi iptal edilmesi için ama mahkeme bütün cezaları onaylıyor, "Ödeyeceksin" diyor. Şikayetimizi kime ileteceğimizi bilmiyoruz, derdimizi kime anlatacağımızı bilmiyoruz. Nereye gitsek elimiz boş dönüyoruz. Yarın köylümüz fındık çuvalı taşıyacak, domates biber çuvalı taşıyacak, yaşlı insanlar bunlar nasıl omuzlayıp oraya götürecek. Ticari taksi mi tutacaklar? Parası olan var olmayan var.’’