31 Aralık'ta Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın katılımıyla yapılacak olan AK Parti Düzce 6. Olağan İl Kongresi öncesi başkanlığa talip olduğunu açıklayan işadamı ve aynı zamanda Ankara Düzceliler Derneği Başkanı Semih Kıbrıs, yaptığı yazılı açıklama ile birlik ve beraberlik mesajları verdi. "AK Parti olarak biz büyük bir aileyiz" "Adalet ve Kalkınma Partimiz, kısa adıyla AK Parti'miz bir kitle partisidir." diyen Kıbrıs, açıklamasını şöyle sürdürdü: "Muhafazakar demokrat bir partiyiz. İsmimiz ve siyasi bakışımız her şeyin özetidir. 31 Aralık'ta mazlumların umudu, sessizlerin sesi, Dünya Lideri, 12. Cumhurbaşkanımız, Kurucu Genel Başkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın da katılımlarıyla yapacağımız 6. olağan kongremiz tertip ve düzeniyle, güzelliğiyle örnek teşkil edecek, tam bir şölen havasında kongre olacaktır. Şu ana kadar iki adaylı geçeceği görülen bu kongremizde adalet ve demokrasiye uygun, bir birlik ve beraberlik içerisinde, tam bir kardeşce, aile içerisindeki kardeşlerin hizmet yarışı, bayrak yarışı olup ve eminim ki söylemlerimize uygun eylemler içerecektir. AK Parti olarak biz büyük bir aileyiz. Kongremizin asla kaybedeni olmayacaktır. Çünkü kıblesi aynı, hedefleri, araç ve amaçları aynı olan iki aday yarışacaktır. Çok değerli, özverili delegelerimizin oylarıyla seçilen il başkanı olacaktır. Aynı hedef, aynı amaç uğruna çaba gösteren iki kardeşten birinin il başkanı olması diğer kardeşi üzmez bilakis sevindirir. Dolayısıyla bu kongremizin asla kaybedeni olmayacaktır." "Ötekileştirmenin olduğu ortamlarda asıl meseleler konuşulamaz" Kıbrıs şöyle devam etti: "Mefkuresi aynı olan, kıblesi aynı olan, amaç ve hedefleri aynı olanlar kendine hak gördüğünü başkasına çok görmezler. Kendine hak gördüğünü, başkasına çok gören insanların öne çıktığı toplumlar geriler.Bu mantığın temelinde ötekileştirme vardır. Ötekileştirmenin olduğu ortamlarda asıl meseleler konuşulamaz, sorunlar kördüğüm olur. Kendine hak gördüğün ihtiyaç iken, bu hakkı başkasına çok görmek ihtirastır. İhtiraslara çözüm bulacak bir anlayışın karşılığını bulmasına, kardeşlik hukukunun tesisine kapı aralamalıyız. Bugün her yaşanan olay, “güçlü olan doğru”dan yana değil, kardeşlikten yana olma vaktinin geldiğini gösteriyor. Güçlü olmak haklı olmak için yeterli değildir. "Adalet tehditle, şantajla,korkuyla ele geçirilecek, ortadan kaldırılabilecek bir kavram değildir. Ama hadiselere sadece kısa vadeli bakma hastalığı bunları görmemizi perdeliyor. Toplumsal gelişmeye, beşeri ve ekonomik kalkınmaya katkı sağlamanın temeli, bu perdeyi kaldırmaya bağlıdır. Perde kalktığında sahnelenecek yeni oyunun adı da “niyet hayr, akıbet hayr” olacaktır. "Takdir yüce Mevla'mın sonrası da saygıdeğer delegelerimizindir" Bu sahneyle yüzleşmek istemeyenler, dosta karşı aklını kullanması gerekirken zekâsını kullananlardır. Bu hâl; kâinat, insan ve hayat dengesini kaybettiren ve yanlış ve doğruları kritik edecek değerlerden uzaklaştıran bir virüstür. Bu virüs temizlenmeden, emanetin korunması hususunda yeteneklerin buluşturulmasını ve istişare gerçekleşmez. 2001 yılından, AK Parti Teşkilatımızın tabanından gelen biri olarak, uzmanlık alanım Başkent Ankara'da Gazi Üniversitesi Kamu Yönetimi, Sevk ve İdare, Uluslararası İlişkiler, Yönetim Bilimleri, Toplam Kalite Yönetim Sistemleri vb. bölümleri başarıyla bitiren ve bu teorik bilgileri çeşitli STK'larda ve en önemlisi 16 yıldır AK Partimizde pratiğe aktarma imkanı olan donanımlı biri olarak her şeyin en iyisine layık Düzce'mizi müreffeh günlere ulaştırma noktasında daha avantajlı olduğumu kamuoyuna duyurmak isterim. Elbette takdir yüce Mevla'mın sonrası da saygıdeğer, özverili delegelerimizindir." Haber: C. ÜSTÜNER