Ortadoğu Uzmanı ve Düzce İmam Hatipliler Derneği Başkanı Dr. Cemal KAZAK’ın yeni kitabı okurlarıyla buluştu. Geçtiğimiz hafta Ekin Yayınlarından çıkan kitap TÜYAP Kitap fuarında kitapseverlerin beğenisine sunuldu.
Öncü Medya Genel Yayın Yönetmeni Sadullah Ünsal’ı ziyaret ederek, kitabını hediye eden Kazak, Ortadoğu’nun dünya tarihini en çok etkileyen gelişmelerin yaşandığı bir bölge olarak her zaman önemli olduğunun altını çizerek, “Bu bağlamda 20. yüzyıl Ortadoğu siyasi hayatına bakıldığında hiç şüphesiz ki kitleleri harekete geçiren, Ortadoğu toplumlarını ve siyasi hayatını derinden etkileyen üç büyük ideoloji olarak “Milliyetçilik, Sosyalizm ve İslamcılık” karşımıza çıkmaktadır” dedi.

"2024 YILI KARARLARI DÜZCE'MİZE HAYIRLI OLSUN" "2024 YILI KARARLARI DÜZCE'MİZE HAYIRLI OLSUN"

Whatsapp Image 2024 11 23 At 13.27.38
Kitabın içeriği ile ilgili bilgi veren Kazak, şu ifadelere yer verdi: 
“Kitap Ortadoğu siyasi hayatını derinden etkileyen İslami eğilimli toplumsal hareket olarak ortaya çıkan İhvan-ı Müslimin Cemiyeti ile temelleri 21. yy. Suriye’sinde atılan, Arap milliyetçiliği vurgusuyla çerçevesi çizilip Sosyalizm düşüncesi üzerine kurulan Baas Partisinin tarihsel dinamiklerini ve Ortadoğu Siyasi hayatına etkilerini ele almaktadır.  Bu iki ideolojik yaklaşım kentli sınıflar, toprak sahipleri, köylüler, orta sınıflar ve öğrenci hareketleri gibi toplumun farklı katmanlarını etkilerken aynı zamanda Ortadoğu’daki siyasi hayata bölgesel düzeyde de etki etmeyi başarmışlardır.” 
Baas-İhvan çatışmasının Suriye’deki boyutuna ışık tutan kitap bu iki ideolojinin çatışma boyutlarını detaylı bir şekilde analiz etmektedir. Baas-İhvân çatışmasının tarihsel seyri ile ilgili yapılan akademik çalışmaların birçoğunda konunun ekonomik, ideolojik ve sınıfsal boyutunun göz ardı edildiği meselenin daha çok mezhepçilik merceğinden ele alındığı görülmektedir. Gerçekten de Baas-İhvân çatışmasına mezhepçilik merceğinden bakmak cazip gelse de çatışmanın diğer unsurlarını göz ardı eden bu bakış açısı, konunun doğru anlaşılmasının önünde engel teşkil etmektedir. Baas-İhvân çatışmasında mezhepçilik olgusu bir gerçek olmakla birlikte heterojen bir yapıya sahip Suriye toplumundaki bu çatışma tek bir etkene bağlanarak açıklanamaz.
Sözlerine şu şekilde devam eden Kazak, “Ekonomik temelli değişimlerin sınıfsal ve mezhepsel ayrımlara kısmen etki ettiği söylenebilir. Şöyle ki rejimin kamulaştırma politikalarının en büyük mağduru toprak sahipleri ve şehirli Sünnî aileler olurken bu durumdan en kazançlı çıkan kesim daha önceleri toprak sahibi Sünnîlerin tarlalarında çalışan kırsaldaki topraksız azınlıklar olmuştur. Bu durum, rejimin azınlıkları kayırdığı, mezhepçi politikalar uyguladığı algısının oluşmasına neden olmuştur. Raymond A. Hinnebusch ve Hanna Batatu gibi araştırmacılar sınıf değişkenine başvurmadan modern Suriye siyasî gelişmelerini anlamanın imkânsız olduğuna dikkat çekiyor.”
2011 yılında Arap Baharı ile başlayan sürece ve günümüz Suriye’sine de ışık tutan kitapta, Suriye’nin geleceğine yönelik birçok senaryo dile getirilmekte, tarihsel olarak var olan dinî, etnik ve mezhebi fay hatlarının onarılması mümkün olmayacak şekilde kırıldığını ifade etmektedir. Baas Partisi ile İhvan-ı Müslimin (Müslüman Kardeşler) arasındaki çatışmayı tarihsel, ideolojik, sosyal ve siyasal yönleriyle ele alan bu eser; alanında öncü bir nitelik taşımakta bu iki gücün mücadelesine dair karanlıkta kalmış pek çok olayı da gün yüzüne çıkarmaktadır.