İYİ Parti Düzce İl Başkanı Yunus Özay Er, Düzce Belediyesi'ni mobbing yapmakla itham etti. Er yaptığı yazılı açıklamada, yaklaşık 300 şirket çalışanından savunma istediğini ileri sürdü.

"Bürokratik ciddiyet ile bağdaşmamaktadır"
İl Başkanı Er, şu ifadeleri kullandı: "Düzce Belediyesi yaklaşık 300 şirket işçisinden iş kanununun 25/II maddesine istinaden savunma istediği bize iletildi. İşçilere gönderilen tebligatta yapılan incelemelerde "performansınız bazı alanlarda yetersiz" denildi ancak hangi konuda yetersiz olduğu veya nasıl bir performans ve başarı kriteri üzerinden bu sonuca varıldığı ile ilgili bir bilgi verilmedi.

Düzce Belediyesi'nin şirket işçilerinin büyük bir çoğunluğundan 4857 sayılı iş kanununun 25/II maddesi gereği savunma istenmiştir, fakat oldukça geniş ve içerisinde insan onurunu zedeleyen hususlar içeren bu maddenin bütünü üzerinden işçilerden savunma istemek devlet vakarı ve bürokratik ciddiyet ile bağdaşmamaktadır."

"İşçiyi neyle suçluyorsa ispatla yükümlüdür"
Er, açıklamasını şöyle sürdürdü: "İş kanununun 25/II maddesi o kadar geniş kapsamlı bir madde ki, işçinin, işverenin şeref ve namusuna dokunacak sözler sarf etmesinden, çalışan arkadaşlarına tacizde bulunmasına kadar, hırsızlık yapmaktan işe sarhoş gelmeye kadar, verilen görevleri yapmamakta direnmekten, işverenin sırlarını açıklamaya kadar bir çok konuyu içermektedir. İşveren Düzce Belediyesi bu savunmaları isterken, işçiyi neyle suçladığı belli olmadan bu maddenin tamamı üzerinde savunma istemektedir. İşveren Düzce Belediyesi, işçiyi neyle suçluyorsa ispatla yükümlüdür ve neyle suçladığını belirtmelidir ki işçi de sorumlu görüldüğü husus üzerinden savunma yapabilsin."


"İşçiye hakkını verin, huzurlu ve adil bir çalışma ortamı hazırlayın"
"Düzce Belediyesi, 30 üzerinden ve hangi kriterlere göre yaptığı belli olmayan performans değerlendirmesinde tam puan almayan 29 ve altında alan herkesten savunma isteyerek enteresan bir uygulamaya imza atmıştır." ifadesini kullanan Er, açıklamasını şöyle sürdürdü: "Aslında, bu yapılan uygulamanın işçiler tarafından işçileri baskı altına almaya dönük bir hareket olarak algılanması yüksek bir ihtimaldir. Mesai ve ikramiye ödemeleri hala belirsiz olan, paralarını alamayan işçilerden performans üzerinden başarı kriteri belirsiz bir savunma istemek ne kadar adildir? İş hayatı bir bütündür. İşçinin çalışma performansının artmasından çalışan kadar, çalıştıran da yani yönetici ve işveren de sorumludur. Acaba benzeri bir performans testi işveren ve yöneticilere uygulanmış mıdır? Uygulanırsa sonuçlar 30 üzerinden acaba nasıl çıkar demekten kendimizi alamamaktayız. Tavsiyemiz ise şudur: işçiye hakkını verin, huzurlu ve adil bir çalışma ortamı hazırlayın. Çalışan mutlu olsun ki performansı artsın. Şu günkü durumda yapılan ise mobbing olup iş hukukuna aykırı olup çalışanlarımızın mağduriyet yaşamaları durumunda yanlarında olduğumuzu belirtmek isteriz."