Türkiye Değişim Partisi (TDP) Genel Başkanı Mustafa Sarıgül, kurmayları ile birlikte Düzce’ye gelerek partisinin il başkanlığı binasının açılışını gerçekleştirdi. Partisi’nin il Başkanı Sezgin Aktaş ve partililer tarafından karşılanan Sarıgül, parti binasında basın mensupları ile bir araya geldi.

“Düzce’nin bu manzarasından AK Parti sorumludur”

Burada bir konuşma yapan Genel Başkan Sarıgül, “Düzce il olalı tam 23 yıl oldu. Bu 23 yılın 20 yılında ülkeyi tek başına AK Parti yönetti. Düzceli kardeşlerim de AK Parti’ye tam destek verdiler. Bugün Düzce’nin manzarasından sorumlu olan gerçekten AK Parti’dir. Düzce iyi bir planlamayla çok daha zengin illerimiz arasına katılabilirdi. Tarıma dayalı sanayi gelişebilirdi. Turizm ve ticaret çok daha fazla gelişebilirdi. Düzce’de bugün işsizlik varsa, yoksulluk varsa, çiftçilerimiz para kazanamıyorsa, esnaflarımız mutsuzsa, fındık yeteri kadar para etmiyorsa, bunları bütün Düzcelilerimiz’in yeterince düşünmesi lazım” şeklinde konuştu.

“Fındıkta İtalyanlar değil, bizim köylümüz kazanacak”

Dünyada en büyük fındık üreticisinin Türkiye olmasına rağmen, fiyat belirlemede İtalyan Ferrero firmasının etkili olduğuna dikkat çeken Sarıgül, “Düzce’de son zamanlarda bir hava kirliliği şikayeti geldi. Sağlıkla ilgili problemler olduğu, kulağımıza geliyor. Şehirdeki yollara bakıyoruz, zaman zaman araç trafiğini kaldırmıyor, otopark sorununu Düzce’nin bir an önce çözmesi lazım. Evet, fındığı Düzce üretiyor, ama piyasayı İtalyan şirketleri belirliyor, parayı İtalyan şirketleri kazanıyor. Söz veriyorum; Türkiye Değişim Partisi iktidarında fındığın kilosu 4 dolar olacak ve fındığı bir daha hiç kimse konuşmayacak. Fındık üzerinden siyaset yapılmasını engelleyeceğiz. Şu an itibariyle ilan ediyorum; fındığın kilosu 4 dolar olacak, her sezon siyasi partiler fındık üzerinden rant sağlayamayacak. Siyasiler; fındıktan elinizi çekin, Türkiye Değişim Partisi olarak fındığın fiyatını 4 dolar olarak belirliyoruz, İtalyanlar değil bizim Düzceli köylümüz kazanacak” diye konuştu.

“Fındıkta ekonomik milliyetçilik yapacağız”

İktidar olmaları halinde fındıkta ekonomik milliyetçilik modelini hayata geçireceklerini söyleyen Sarıgül, “Fındığın kilosunun 4 dolar olması için ekonomik milliyetçilik yapacağız. Ekonomik milliyetçilik önce bizim çiftçimiz kazanacak, önce Türkiye kazanacak anlayışıdır. Türkiye fındık üretiminde birinci, ama fındığın borsası Almanya Hamburg’da. Fındık sanayinin dünya genelinde toplam cirosu 120 milyar dolar, bizim buradan aldığımız sadece 2 buçuk milyar dolar. Türkiye’nin petrolü var, Türkiye’nin doğalgazı var. Türkiye’nin en büyük petrolü fındıktır, çaydır, pamuktur ve inanın ki, tütündür. Değerini bilene bunlar inanın ki bizim fındığımızda, bizim çayımızda, bizim tütünümüzde, bizim pamuğumuzda, petrolden daha değerlidir. Türk fındığına, Türk çayına sahip çıkmak, sınırlarımızı korumak kadar milli görevdir. Türkiye’yi ekonomik milliyetçilikle mutlaka şahlandıracağız” ifadelerine yer verdi.

“Milletvekillerini genel başkanlar belirlediği sürece, Düzce’nin sorunları çözülmez”

“Düzce’nin sorunları, Türkiye’nin sorunlarından ayrı değildir” diyen Sarıgül, konuşmasını şu şekilde sürdürdü:

“Düzce’nin sorunlarını da ülkenin sorunlarını da çözecek olan siyasi partilerdir ve siyasetçilerdir. Düzce milletvekillerini genel başkanlar belirlemeye devam ettikçe, Düzce’nin sorunları çözülemez. Düzce’nin milletvekili Düzce’den olacak. Düzce’nin milletvekili teşkilatların içinden gelecek. Düzce milletvekili Salı günü sabahtan Ankara’ya gidecek, Perşembe akşamı burada olacak, Düzce’de bir cenaze varsa, bir düğün varsa, bir açılış varsa, köylerde sorun varsa, benim Düzce milletvekilim, hiçbir siyasi parti gözetmeden sorunlarıyla yüzde yüz ilgilenecek. Düzce’yi örnek bir şehir haline getireceğiz. Düzce’miz gerçekten hak eden kadrolar tarafından yönetilecek.”

“Başörtüsünü erkekler takacak değil! Elinizi kadınların başörtüsü üzerinden çekin”

Son günlerde yaşanan başörtüsü tartışmasına değinen Sarıgül, “Sayın Kılıçdaroğlu, ‘başörtüsü yasası çıkartalım’ dedi. Sayın Erdoğan’da referandum teklif etti. Seçimler yaklaşıyor, başörtüsü bir kez daha siyasi malzeme alanı haline getiriliyor. Biz diyoruz ki; ey erkekler, başörtüsünden elimizi çekiniz. Başörtüsünü, erkekler takacak değil. Bunun kararını mutlaka ve mutlaka kadınlarımıza bırakalım. Referandum yapılacaksa, o referandumda başörtüsü için sadece ve sadece kadınlar oy kullansın. Bütün erkekler, ellerinizi başörtüsünden çekiniz, başörtüsünü siyasi malzeme yapmayınız. Başı açık kardeşimde bizim, başı kapalı kardeşimde bizim. Türkiye Değişim Partisi olarak, Muharrem ayı da bizim, Ramazan ayı da bizim, camilerimiz de bizim, cem evlerimiz de bizim” dedi.

“Biz milletimizle ittifak yapacağız”

Öncü Haber muhabirinin “Türkiye Değişim Partisi herhangi bir ittifakta yer alacak mı? sorsu üzerine Sarıgül, “Türkiye Değişim Partisi olarak kuryelerle, garsonlarla, yerel medyayla, emeklilerle, engellilerle, EYT’lilerle, görev verilmeyen öğretmenlerimizle, milletimizle ittifaklar yapıyoruz. İttifak görüşmelerini de son derece doğru buluyoruz. Bu sistemde mutlaka ittifak görüşmeleri olmalıdır. Ama şunu unutmayın Türkiye iki ittifaka mahkûm olmayacak kadar demokrasi deneyimi büyük bir ülkedir. Gördüğünüz ittifaklara bir bakın, ama hiç birine inanmayın. Daha bu köprünün altından çok sular geçer, yarın bir ittifak kurulacaksa, yarın bir çalışma yapılacaksa, o çalışmalarda Türkiye Değişim Partisi mutlaka olacaktır. Çünkü TDP ve Yeniden Refah Partisi yeni kurulan partiler içerisinde en fazla kamuoyuna bilinen, tanınan ve en fazla çalışan iki tane parti. O yüzden siyasi partiler içinde işbirliği ve güç birliği her zaman olur” ifadelerini kullandı.

Caboğlu: “Yıkılmaz Cumhuriyet’in yükümlülüğü omuzlarımızdadır”
MHP İl Başkanı İlhami Caboğlu ise yayımladığı mesajında şu ifadelere yer verdi:
Vatanımızın bölünmez bütünlüğü, Milletimizin birlik ve beraberliği, özgürlüğümüzün nişanesi olan al Bayrağımızın dalgalanması ve devletimizin bekası uğruna Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün liderliğinde tüm dinamikleriyle mücadele eden şanlı ecdadımız, Orta Asya’dan Avrupa’ya sıralanan kahramanlık destanlarına bir yenisini ekleyerek Kurtuluş Savaşı’nı kazanmış ve bu büyük zaferi Cumhuriyet’le taçlandırmıştır. Ülkemiz ve milletimiz üzerinde hesap yapan şer mihraklarının bütün karanlık planları, Türk’ün çelik iradesi karşısında yerle bir olmaktan öteye gidemeyecektir. Atalarımızın mirası olan kutlu vatanın, yıkılmaz Cumhuriyet’in, şanlı al bayrağın manevi yükümlülüğü hepimizin omuzlarındadır. Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere kahraman silah arkadaşlarını, aziz şehitlerimizi ve ebediyete intikal eden şanlı gazilerimizi sonsuz şükran duygularımla ve rahmetle yad ediyor, Düzce halkının ve aziz milletimizin Cumhuriyet Bayramı’nı kutluyorum.