Gazeteci Abdurrahman Dilipak’a İstanbul Sözleşmesi ile ilgili kaleme aldığı köşe yazısı nedeniyle özellikle AK Partili kadınlar sert tepki göstermiş, AK Parti Kadın Kolları Yönetici ve üyeleri Türkiye’nin 81 ilinde savcılığa suç duyurusunda bulunmuştu.

Yaşanan bu gelişmelerin ardından, Yeniden Refah Partisi Düzce İl Başkanı Nezir Merttürk ise, İstanbul Sözleşmesinin Türk Aile Yapısını bozmayı amaçlayan İhanet Projesi olduğunu ileri sürerek, Abdurrahman Dili Pak’a sahip çıktı.

“İstanbul Sözleşmesi nedeniyle toplum çöküyor”

Konu ile ilgili Öncü Haber Muhabirinin sorularını yanıtlayan Merttürk, “Abdurrahman Dilipak’ın AK Partinin kuruluş aşamasında, çok önemli bir görev üstlenen bir şahsiyet olduğunu ifade etmek istiyorum. Şuanda durduğu nokta itibari ile çok haklı bir konumda durmasına rağmen maalesef kendisini kahraman noktasına getirme çabası gayretinde olduğunu gözlemliyorum. Çünkü İstanbul’da, Abant buluşmalarında başrolü oynayan bir kişinin şuandaki bu noktada yani bir görev üstlenerek farklı bir kurumda durması bizleri düşündürüyor. Abdurrahman beyin savunmuş olduğu şeyler de acımız, endişemiz, ülkemiz, gençlerimiz ve geleceğimiz adına, ailelerimiz adına, çok büyük bir problem teşkil eden İstanbul sözleşmesi. Yani toplumu yok eden sözleşmenin mutlaka rafa kaldırılması lazım, mutlaka imzamızın geri çekilmesi lazım. Çünkü toplum çöküyor, toplum maalesef İstanbul sözleşmesinin dayatmış olduğu maddeler doğrultusunda halkımızın, ailelerimizin, gençlerimizin büyük bir sıkıntı içerisinde olduğunu özelikle ifade ediyoruz” dedi.

“Her zaman İstanbul Sözleşmesi'nin yanlış olduğunu savunduk”

Kendilerinin her zaman İstanbul Sözleşmesinin yanlış olduğunu çeşitli platformlarda savunduklarını dile getiren Merttürk, “Bizim partimiz şu ana kadar İstanbul sözleşmesinin toplama vermiş olduğu zararın ne kadar ciddi olduğunu en iyi ifade eden bir siyasi kuruluştur. Basın toplantılarıyla,  basın açıklamalarıyla ve genel başkanımızın her ortamda İstanbul sözleşmesinin aileyi, toplumu çok büyük bir sıkıntıya sokacağı noktasında açıklamaları İstanbul sözleşmesini gündeme gelmesine sebep olmuştur. Siyasi bir parti olarak olumlu bir muhalefet anlayışıyla iktidarın yapmış olduğu yanlışların ifade ederek, doğru yaptığı şeyleri de takdir ederek olumlu bir muhalefet anlayışla hareket eden siyasetçi olduğumuzu özellikle ifade etmek istiyorum” diye konuştu.

“Fındık Stratejik bir üründür ve koruma altına alınmalıdır”

Konuşmasında Karadeniz bölgesinin en büyük gelir kaynağı olan fındık konusunda da değinen Merttürk, fındığın stratejik bir ürün olduğuna dikkat çekerek, şu ifadelere yer verdi:

“Düzceli halkımıza Allah yardım etsin diyorum, bereketli olsun bir an önce kazasız belasız fındıkları toplamayı inşallah sonuca ulaşılsın, dedi.  Fındık stratejik bir üründür. Fındığın mutlaka korunma altına alınması gerekiyor. Cumhurbaşkanımızın şuanda fındık toplanmadan fiyatı açıklamış olması bu sevindirici bir durumdur, ama yeterli değildir. Fındık 22,50 hak eden bir ürün değildir. Halkımızın kazanımlarını siyasiler mutlaka göz ardı edilmemelidir.”

“Düzce Belediyesi ve ilçe belediyeleri artık israfa son vermeli”

“Düzce belediyesinin ve civar belediyelerinin artık israf ekonomisine son vermeleri gerektiğini özellikle ifade etmek istiyorum” diyen Merttürk, şu ifadeleri kullandı:

“Geçmiş yönetimlerdeki yapılan usulsüzlüklerle belediye mücadele etmemiştir. Bu konuda biz çok endişeliyiz, tereddütlüyüz çünkü geçmişle mücadele etmeden gelecekten mutvail olmak tam anlamıyla sonuç almak mümkün değildir. Gelir getirmeyen şeylere yatırım yapılması gerçekten üzücü bir durumdur. Düzce belediyesini ve civar belediyeleri ben eleştiriyorum. Düzce’nin güzelliklerini de siyasiler olarak değerlendirilmediğini vurguladı. Pati olarak halkımızın kalkınması için ellerinden gelen şeyleri yapacaklarını vurguladı.”

HABER: Savaş ARI