‘Yeşil altın’ fındıkta hasat başladı. Ağustos ayı başından beri bahçelerde olan üretici merakla açıklanacak taban fiyatı beklerken Türkiye’nin fındık politikası da bir kez daha tartışmaya açıldı. Dünya fındığının yüzde 70’ini tek başına üreten Türkiye’nin stratejik tarım ürününde yeteri kadar söz sahibi olamadığı, Türkiye’de monopol hale gelen İtalyan firmanın varlığı ve fiyatın belirlenmesi sürecinde ithalatçı firmaların süreci manipüle etme çabalarıyla yeniden gündeme geldi. “İBB’DEN YATIRIMI ALDIK, İKİNCİ AŞAMA BAŞLADI” Fındığın stratejik önemine burgu yapan İYİ Parti Düzce İl Başkanı Yunus Özay Er, Düzce’ye Fındık Organize Sanayi Bölgesi kurulması önerileriyle ilgili Öncü Haber’e konuştu. Daha önce de Düzce’nin tarımla kalkınacağı projeler hazırladıklarını belirten Er, “Fındık Organize Sanayi Belgesi’nin Düzce’de kurulması için bir çalışma yaptığımı birkaç hafta önce duyurmuştum. Daha öncesinde de Tarım Organize Sanayi Bölgesi kurulmasıyla alakalı evraklarımızı dokümanlarımızı zaten yerel yetkililerle paylaşmıştık. Onun çalışmalarını belediyeler yapıyorlar. İstanbul Büyükşehir Belediyesi’yle birlikte yürüttüğümüz Düzce’yi ağaç ve peyzaj üretim merkezi haline getirmek üzere çok önemli bir yatırım var. Biz yatırımı aldık. Yatırımın nerede olduğu vb. İkinci bir konu. İlk ikisini nispeten başarmış bir siyasi parti olarak üçüncü adımda da Fındık OSB ile alakalı çalışacağımızı ve bunu somutlaştırarak eğer biz iktidardaysak ki bir sonraki seçimde geleceğimize inanıyoruz, uygulayacağız. Fakat iktidara gelene kadar da yerel yöneticilerle bilgi paylaşarak Fındık OSB’yi burada şekillendireceğimizi ifade etmek isterim.” dedi. “FINDIĞIN KURTULUŞU HAMMADDE DEĞİL MAMUL OLARAK SATIŞINDAN GEÇİYOR” Fındık üreticisinin kurtuluşunun fındığın ham madde olarak değil mamul ürün olarak satışının sağlanmasından geçtiğinin altını çizen Er, “Fındıkçının en önemli kurtuluşu, sanayinin ayakta kalmasının ve insanların gelirini arttırmasının yolu fındığı ara mamul ve bitmiş mamul olarak satabilecek ehliyete sahip fabrikaları buraya kurabilmektir. Kabuklu fındığın kilosu 25 TL iken siz onu kırarsanız 30 TL’dir. Kurutursanız 50 TL’dir. Paketlerseniz 70 TL’dir. Ancak çikolata ya da gıda haline getirirseniz 100 TL’dir. Bizim için önemli olan üreticinin çok para kazanması ve bu kadar önemli ve tekel olduğumuz bir üründe istihdam kapasitemizi arttırabilmemizdir. Bununla ilgili en önemli üzerinde konuşabileceğimiz şey Fındık OSB’dir. Düzce’nin dokusu da tarımsal faaliyet ve yatırımlara uygundur. İnşallah bunu da başaracağız. Çalışmalarımız devam ediyor.” diye konuştu. “ÜRETİCİ BİR ARAYA GELİRSE PAZARLIK MASASINDA ELİ GÜÇLENİR” Üreticilerin bir araya gelmesiyle fiyat konusunda da söz sahibi olabileceklerini belirten Er, “Ben iş adamıyım ve ticaretin içinden geliyorum. Siz de eğer iş adamıysanız ve benden güçlüyseniz fiyatı belirleme ve rekolteyle alakalı devlete baskı yapabilme gücüne de sahipseniz benim sizinle mücadele edebilmemin tek yolu bir araya gelip beraber hareket edebilmemdir. Eğer ben kooperatif mantığıyla üreticileri bir şekilde bir araya getirip ürünü ham madde olarak değil mamul ürün olarak satabileceğimi anlatabilirsem benim pazarlık masasında elim daha da kuvvetlenir. Bana Hamburg’daki fındık piyasasında, New York’taki borsada ya da Türkiye’deki ithalatçıda ne olup bittiği hiç ilgilendirmiyor. Allah kazançlarını bol etsin. Neticede ticaret yapıyorlar. Kimsenin rızkıyla bizim alakamız yok. Bizim bütün motivasyon kaynağımız üreticinin bu kadar stratejik bir üründen çok daha fazla para kazanabilmesinin yolunu açabilmektir. Düzce’deki fındık üreticisinin refah seviyesini arttırabilmektir.” dedi. “KISA ZAMANDA DETAYLARI PAYLAŞACAĞIZ” Mevcut uygulamaların fındık üreticisinin sorunlarına çözüm olamayacağını aktaran Er, “Bu da her sene haziran ve temmuz ayında ekranlara çıkıp ‘Fındık fiyatı şu veya bu olmalıdır’ diyerek çözülebilecek bir durum değil. Çok daha planlı ve stratejik çözümler üretmek gerekir ki Fındık OSB de stratejik çözümlerden biridir. İnşallah kısa zamanda taslak olarak onu da kamuoyuyla paylaşacağız. Önce Vali Bey’e fikrimi anlatacağım. Müspet yaklaşacağına inanıyorum. Daha önce de öyle yaklaşmıştı. Oradan başlayarak bir üretim planlaması ve pazarlama stratejisi üretebiliriz diye düşünüyorum.” diyerek projeyle ilgili görüşmelerin yakında başlayacağını ve olgunlaşan halinin de kamuoyuyla paylaşacaklarını kaydetti. HABER: Mehmet GÜNESEN