<span id="contextual"> <p style="font-size:14px;padding:0;margin:0;"><font face="Arial" color="#2E2E2E" style="font-size:14px;">Hayat pahalılığı, çarpık yapılaşma, eğitim, sağlık ve asayiş noktasında yaşanan sıkıntılar irdelendiğinde Düzce'nin yaşanabilirlik kriterlerini tam anlamıyla taşımadığı açıkça görülüyor. <BR><BR><BR>Yapılan bir araştırma Düzce'de yaşayan herkesin yaşadığı ilin kriterlerini sorgulamasına neden oldu. Düzce'de yaşamayan ve Düzce'yi sadece dışardan gördüğü ve duyduğu kadar bilen bir grup insana Düzce'de yaşamak ister misiniz? sorusu yöneltildi. Ancak alınan cevaplar Düzce için pek de iç açıcı olmadı. 81 il için yapılan araştırma Düzce'yi 63. sıraya sürükledi. Düzce'nin yaşanabilirlikte bu kadar geri sıralarda yer almasının nedenleri irdelendiğinde ise üzücü bir tablo ortaya çıkıyor. Düzce'de yaşayan insanların en fazla şikayet ettiği konuların başında hayat pahalılığı geliyor. Düzce'de kısıtlı olan gıda, giyim, elektronik, beyaz eşya ve daha bir çok mağazada satılan ürünlerin fiyatlarındaki pahalılık el yakınca Düzceli çareyi dışarıda arıyor. Bilinçli tüketici şehir dışında alış veriş yapmayı seçiyor ancak para alış verişinin Düzce'de dönmemesi ilin ekonomisine katkı değil zarar veriyor. Burada Düzce Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği başta olmak üzere Ticaret ve Sanayi Odası'na da büyük görevler düşüyor. Düzce'nin sanayi şehri olması için neredeyse her noktayı değerlendirme yolunu seçen sivil toplum kuruluşlarının Düzce'nin ana sorunlarına daha fazla eğilerek esnaf ve tüketici arasında dengeyi sağlaması gerekiyor. Düzce'de çarpık yapılaşma da yaşamı olumsuz etkileyen unsurlar arasında. Çeşitli projelerle (örneğin Camikebir Mahallesi'nde uygulanacak kentsel dönüşüm projesi) çarpık yapılaşmanın önüne geçilmek istense de bunun bürokratik nedenlerle uzun zaman alması Düzce'nin aleyhine işliyor. Depremin izlerini orta hasarlı binalar ve prefabriklerle hala taşıyan ve plansız bir kentleşmeye sahip Düzce'deki idarecilerin harekete geçmesi gerekiyor. Torpilli atamalar, tayinler, fiziki şartların ön planda tutulması gibi nedenler Düzce'nin eğitimde istenilen başarıyı yakalayamamasına neden oluyor. Bunun en açık örneği ise ÖSS ve OKS'de alınan sonuçlar. Düzce'ye yeni tayin olan insanların ilk merak ettikleri konu çocuklarını gönderecekleri okulun eğitim durumu oluyor. Bu nedenle Düzce'de eğitim konusuna daha fazla gereken önemin verilmesi gerekiyor. 90'lı ve 2000'li yılların başında asayiş noktasında yaşanan sıkıntılar da Düzce'nin imajına büyük ölçüde zarar verdi ve Düzce'nin olumsuz anılmasına neden oldu. Asayiş noktasında büyük yol katedilse de hala eskiden kalma alışkanlıkların devam ettiği görülüyor. Sonuca bakıldığında Düzce'nin yaşanabilirlikte üst sıralara yükselmesi için daha çok yol katetmesi gerekiyor. Bu da bürokratı, siyasisi, sivil toplum örgütleri ve tüm Düzceliler'in el birliği ile yaşadıkları il için ellerinden gelenin en iyisini yapmasıyla sağlanacak. <BR><BR></font></p> </span>