Mehmet Akif Ersoy Eğitim ve Kültür Merkezi İstiklal Konferans Salonu’nda gerçekleştirilen konferansa; Düzce Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Koç, Eğitim Fakültesi Dekan Yardımcıları Dr. Öğr. Üyesi Fidan Özbey ve Dr. Öğr. Üyesi Tuğba Seda Çolak ile öğretim elemanları ve öğrenciler katılım sağladı.

“Oldukça verimli bir dönemi geride bırakıyoruz”

Konferansın açılış konuşmasını gerçekleştiren Düzce Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Koç; düzenlenen bu tür organizasyonlara büyük bir önem verdiğini söyleyerek, katılım sağlanan herhangi bir etkinlikte duyulan bir kelime ya da cümlenin kişiye yol haritası oluşturabileceğini ifade etti. Eğitim-öğretimde güz dönemi sonuna yaklaşırken kısa bir değerlendirmede bulunan Prof. Dr. Mustafa Koç; özverili ve profesyonel kişilerle çalışmanın sonucu olarak oldukça verimli bir dönemi geride bıraktıklarını katılımcılarla paylaştı.
Günümüzde toplumların tüketime yöneltildiğini belirten Mustafa Koç, “İnsanlar çeşitli nedenlerle yalnızlaştırılarak, düşünmeden, sorgulamadan tüketim sistemine entegre edilmeye çalışılıyor. Bunun bilincinde olan sizlere seslenerek; ‘yardıma muhtaç bir omuza da sen el ver.’ diyorum.” şeklinde konuştu.



Geleceğin öğretmenlerini ihmal ve istismarlara karşı uyardı

Gerçekleştirilen açılış konuşmasından sonra sunumunu yapmak için kürsüye davet edilen Prof. Dr. Bora Büken, “Çocuk İstismarı ve İhmali Kurumalar Arası Koordinasyon ve Korumada Öğretmenin Rolü” başlıklı sunumunda geleceğin öğretmenlerini ihmal ve istismarlara karşı uyardı. Bütün toplumlarda anne babaların isteklerinin; eğitimcilerin çabaları ile çocuklarının zihinsel, duygusal ve sosyal yönden sağlıklı bir biçimde büyümesi, topluma yararlı ve bağımsız bir yetişkin olması yönünde olduğunu söyleyen Prof. Dr. Bora Büken, eğitimcilerin ve diğer kamu çalışanlarının çevrelerine biraz daha sorumluluk ve farkındalık bilinciyle bakmaları gerektiğini vurguladı.
Dünya Sağlık Örgütü’nün (WHO) 1985’te yapmış olduğu tanıma göre çocuk istismarını; “Çocuğun sağlığını, fiziksel ve psikososyal gelişimini olumsuz yönde etkileyen bir yetişkin, toplum veya ülke tarafından bilerek veya bilmeyerek yapılan davranışlar.” olarak kabul edildiğini söyleyen Düzce Üniversitesi Öğretim Üyesi Büken, zarar verici davranışın mutlak çocuk tarafından algılanması veya yetişkin tarafından bilinçli olarak, kasten uygulanmış olmasının şart olmadığını dile getirdi. WHO’nun tanımına göre; çocuğun istismar veya şiddet olarak algılamadığı veya yetişkinlerin istismar olarak kabul etmediği davranışları da kapsadığını dile getiren Prof. Dr. Büken, istismar ve ihmalin, evde, kreş, okul, yetiştirme yurtları, iş yerleri, cezaevi ve hastane gibi benzeri yerlerde olabileceğini sözlerine ekledi.
Çocuk ihmalini; ailelerin, ilgili kurumların ya da devletin çocuğa karşı en temel sorumluluklarını yerine getirmemesi şeklinde tanımlayan Büken, “Bir bütün olarak toplum, kurumlar ve bireyler tarafından geliştirilen ihmal davranışı, çocukların eşit hak ve özgürlüklerinden yoksun bırakılması sonucunda, onların en üst düzeyde gelişimlerini engelleyici davranışlar olarak ortaya çıkmaktadır.” dedi.   



İhmal ve istismar

İhmalde gereken ilgiyi göstermeme, boşlama, savsaklama, savsama ve önem vermeme gibi eylemlerin yer aldığını söyleyen Prof. Dr. Bora Büken, istismarda ise; işletme, yararlanma, birinin iyi niyetini kötüye kullanma ve sömürme gibi duygu ve düşüncelerin yer aldığını belirtti.

Türkiye’de çocuğa yönelik koruma kanunlarının olduğunu katılımcılarla paylaşan Düzce Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekan Yardımcısı ve Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Bora Büken, bu kanunları uygulayabilmek için herkesin çevresindeki olaylara karşı biraz daha duyarlı davranması gerektiğine işaret etti.

“Karar alıcıların son derece titiz davranması gerekiyor”

Çocuk istismarı ve ihmalinde belirleme ve bildirimde ilk 72 saatin önemine değinen Prof. Dr. Büken, bu zaman içerisinde bulgulardaki hata payının çok az olduğunu dolayısıyla da kesin delil olarak kullanılabileceğini vurguladı. Adli karar alırken kıskançlık ya da herhangi bir rekabetten kaynaklanan iftiralara karşı karar alıcıların son derece titiz davranması gerektiğinin altını çizen Prof. Dr. Bora Büken, katılımcılara göstermiş oldukları ilgiden dolayı teşekkür ederek konuşmasını sonlandırdı.

Program sonunda Düzce Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dekan Yardımcısı Prof. Dr. Fidan Özbey, Prof. Dr. Bora Büken’e teşekkür belgesi takdim etti.



HABER: C. ÜSTÜNER


Artı Yerel Medya'yı smart televizyon ve telefonlarınıza indirmeyi unutmayın.

Web'den izlemek için TIKLAYINIZ 

Android için TIKLAYINIZ

İOS için TIKLAYINIZ