Öncü TV ekranlarında her cuma akşamı Öncü Medya Haber Genel Yayın Yönetmeni Sadullah Ünsal’ın sunumuyla izleyicisiyle buluşan “Kitabın Ortasından” programının bu haftaki konuğu Yığılca Belediye Başkanı Rasim Çam oldu.

Yığılca Belediyesi’nin borcunu açıkladı

Yığılca ilçesinde yürüttüğü çalışmalardan, projelerine kadar birçok konuya değinen Başkan Çam, Yığılca Belediyesi’nin şu anda güncel borcunun 17 Milyon olduğunu açıkladı.

Bazı projeleri hayata geçirmek için kaynağa ihtiyaçlarının olduğunu kaydeden Başkan Çam, “Biz küçük ölçekli bir belediyeyiz. Bizim kaynağımız belli. Biz sadece İller Bankası’ndan aldığımız bütçe ile hizmet vermeye çalışıyoruz. Elbette bu bir mazeret değil.” dedi.

“Öncelikli projeleri hayata geçiriyoruz”

Seçim döneminde 100’e yakın proje vaat ettiğini, bu projelerin öncelikli olanlarını hayata geçirmek için çalıştıklarını kaydeden Başkan Çam, şu ifadelere yer verdi:

“Beklediğimiz bir tabloyla karşılaşmadık. Türkiye’nin tamamında araştırdığım, görüştüğüm belediye başkanı arkadaşlarımız, dostlarımız, geçmişte tecrübeli belediye başkanlarının çoğu ile görüştüm. Gittiğim il ve ilçelerde, ekonomik koşulların, işte belediyelerin zor şartlarda teslim aldıklarını, hepsini gözlemledik ve inceledik. Bunlardan bilgilerini aldık. Bizde aynı şekilde. Belediyeye geldiğimde güzel bir tablo bekliyordum. Sosyal, ekonomik, çalışma ortamı fakat bunlarla karşılaşamadık. Bunlar mazeret mi, değil. Bizim gibi belediyelerin, küçük ölçekli belediyelerin büyük borçları taşıyamaz hale gelir. Belediyelerin kaynakları, sabit gelirleriniz yoksa devletten gelecek kaynaklarla belediyeyi yürütemezsiniz. Biz bunların zorluğunu yaşadık. Tabii kısa sürede, hemen projeler istiyorlar. Benim de tabii ki seçim beyannamelerinde bir sürü projem var. 100’e yakın. 100 tane proje için yirmi yıl, otuz yıl belediye başkanlığı yapman lazım veya bütçe olması lazım. Bu projeleri hayata geçirmek için. Öncelikli olan projelerimizi bir bir sıraladık. Yığılca’nın aciliyeti olan Tır Parkı, Gençlik Merkezi, yolları ve kaldırımları, caddeleri. Hemen hemen 18 aydır çalışmalarımız bu yönde oldu. Ben Avrupa’da iki yıl kaldım. Oradaki parkları, caddeleri görünce, biz de tabii onları hayal ederek yola çıktık. Türkiye hemen hemen dörtte ikisini gezmiş biri olarak, gittiğim yerlerde işte memuriyet hayatımda da hep gözlemledim.” 

“Su sorununu çözmek için yeni bir kaynak araştırması içindeyiz”

Yığılca ilçesinde yaşanan su problemi ile ilgili yeni bir kaynak arayışları içinde olduklarını söyleyen Rasim Çam, şu şekilde devam etti:

“Su sorunu bitmez. Benden sonra da bitmeyecek ve benden önce de bitmemişti. Yani bu sorunlar hemen yaptık gibi algılarla insanları kandırmamak lazım. Kaynaklarımız tükeniyor. Mesela dört tarafımız denizlerle çevrili ama denizleri su olarak kullanabiliyor muyuz? Kullanamıyoruz. Kaynaklarımız yeterli değil. Orman ve Su İşleri Bakanı ilçemize geldiğinde buna dikkat etti. Açıklamaları var. Su kaynaklarını iyi kullanmamız lazım. Dere yataklarını temiz kullanmamız lazım. Kaynakları kurutmamamız lazım. Bu yüzden su ayrı bir olay. Bugün de yarın da sorunları bitmez. Ama biz bunu çözmek için gayretimizi gösteriyoruz. Gayretle suyumuzu bu zamana kadar kestirmedik, kestirmeyiz de inşallah. Halkımızı susuz bırakmadık yani 18 aydır. Küçük arızalar dışında susuz bırakmadık. Bir kaynak araştırması içindeyiz, inşallah onu ileride projelendirip, ilçeye ileri ki yıllarda hayata geçirmek istiyoruz." 

AK Parti Yığılca’da seçimi neden kaybetti?

 Sadullah Ünsal’ın “AK Parti neden seçimi kaybetti Yığılca’da sorusu üzerine Başkan Çam Şu Cevabı verdi:

“Ak Parti’ye sormak lazım. Onun cevabını ben verirsem, yanlış olur. Ak Parti hala daha iktidarda, güçlü bir parti. Seçimi kişiler kaybeder. Kurumlar kalıcıdır. Biz de burada seçimle geldik, seçimle gideriz. Seçim uğruna giren seçimi kaybeder. Her şeyi göze alacaksınız.”

“Benim özelliğim halkımın içinde olmam”

 Kendisinin sürekli halkın içinde olduğunu ve kesinlikle halka tepeden bakmadığını belirten Çam, konuşmasına şu şekilde devam etti:

“Ben Yığılca’nın çocuğuyum. Yığılca’nın içinden geldim. Düzce’nin taşında toprağında, Düzce’nin sanayisinin ve esnafının, işçisinin, ne sayarsanız sayın, halkın içindeyim. Düzce’de de, Akçakoca’da da nereye giderseniz gidin ben hep halkımın içinde oldum. Bugün de böyle yarın da böyle olacak.”

“Yola çıktıklarımızı yolda bulduklarımızla değişmem”

 “Bunu da açıkça söyleyeyim. Ben birisiyle yola çıkmışsam, o kişiyle yola devam edebilmeliyim.” diyen Çam, konuşmasını şu şekilde sürdürdü:

 “Ama çıkar, menfaat, rant veya bir beklenti varsa, bizimle beraber yola gidemez. Benim anlayışım bu. Siyaset anlayışım bu, insanlık anlayışım bu. Olayları şeffaf olarak halka anlatıyoruz, her türlü açıklamayı yapıyoruz. Yapmak zorundayız. Gizli kapaklı hiçbir şey kalmayacak. Yani belediyenin kapısında boynu bükük girdiyse vatandaşımız, onun sorunu çözülerek çıkmalı. Belediyeden başı dik çıkmalı. Biz onun için uğraşıyoruz. Benden sonra da öyle olmalı.” 

“Proje anlamında bir sürü projemiz var”

 Yığılca ilçesinde sosyal hayatı destekleyecek birçok projelerinin olduğunu dile getiren Çam, şunları söyledi:

“Maaşları ödemek üzerine kurulmuş bir sistemimiz var. Proje anlamında bir sürü bizim çalışmalarımız var. Spor kompleksleri, kapalı spor salonu gibi projelerimiz var. Çevre yolu gibi projelerimiz var. Halk Pazarı’nın yenilenmesi için projemiz var. Düğün salonları için bir projemiz vardı ancak yapımı ertelendi. Ertelenmesinin sebebi biz değiliz. Bizden önceki dönemde Bursa Büyükşehir Belediyesi ile düğün salonu yapılması için bir sözleşme yapılmış. Bursa Büyükşehir Belediyesi bize düğün salonunun ödemesini yapamayacaklarını bildirdi. Temeli kazılan alan para gelmeyince öylece kaldı. Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, beni aradı ve belediyenin yüklü borçlu olduğu için 2.5-3 milyon TL gibi bir parayla düğün salonlarını yapamayacaklarını söyledi.”

“Yığılca yolunu 2023’e kalmadan bitirmek istiyoruz”

Yığılca yolu ile ilgili çalışmaların devam ettiğini ve MHP Düzce Milletvekili Ümit Yılmaz’ın çalışmaları yakından takip ettiğini söyleyen Çam, çalışmaları 2023 yılına gelmeden bitirmek istediklerini belirterek, şunları kaydetti:

“Yıllardır Yığılca yolu kanayan bir yara olmuştur. Biz bunu durdurmaya çalıştık ve inşallah başaracağız en kısa zamanda. Hızlandırdık. Sayın Düzce Milletvekili Ümit Yılmaz beyin çok büyük destekleri var bu konuda. Ben de kendim bizzat, Yığılca yolundaki bu yüklenici firmayla gece gündüz görüşüyorum. Oradaki çalışmaları görüyor vatandaşlarımız, hızlandır yol yapımını. Ekim-kasım sonlarına doğru 5 kilometrelik yola asfalt yapılacağının bana oranın mühendisleri, çalışanları bizzat söyledi. Geçtiğimiz haftalarda sayın valimiz de orada incelemelerde bulundu. Bölge müdürü yolun tamamının 2023’te biteceğini söyledi. Yolun üzerinde bir viyadük ve iki tane tünel var. Bunların ihalelerinin yapılmadığını söyledi. Bizde sayın vekilimize bunları aktardık. Karayolları Genel Müdürü veya Ulaştırma Bakanlığı ile randevu alacak. Kendisi bu ihalelerin bir an önce yapılıp, bu yolun tamamının 2023’e kalmadan bitirmek istiyoruz.”

“Muzaffer Yiğit bizi müfteri görmüşse, öyledir”

Öncü Medya Haber Genel Yayın Yönetmeni Sadullah Ünsal, eski Belediye Başkanı Muzaffer Yiğit’in kendisine “müfteri” demesini hatırlatması üzerine Çam, şu cevabı verdi:

“Yığılca Belediye Başkanı Rasim Çam için sayın başkan öyle uygun görmüşse, öyleyizdir yani. Bizim için önemli olan halkın ne dediğidir. Sayın başkan bize “müfteri” diyebilir yani, ben halkımın gözünde rahatsam, bilgileri aldıysam halktan biz o konuda açıklarımızı yaparız. Bizim sorumluluğumuz millete karşı. Benim sorumluluğum geçmiş belediye başkanına karşı değil. Sen daha 1.5 yılını doldurmamış bir belediye başkanına “belediye şu hale gelmiştir” diye söylersen, ben de elimdekileri ortaya atarım. Elimizdeki belgeleri istediklerinde savcılığa deriz ki “bunlar bizim şahitlerimiz, ispatlarımız.” Belgeyle değil şahitlerle konuşuruz.” 

“Benim adım yıkan başkana çıktı”

Eski Belediye Başkanı Muzaffer Yiğit döneminde yapılan projeleri yıkması nedeniyle adının yıkan başkana çıktığını ifade eden Çam, şunları belirtti:

“Bizim adımız çıkmış yıkan başkana. Ne yapacağım yıkmayacağım da? Para bıraksaydın yapardım. Niye bırakmadın para? Nesini yıkmışım? Bana göstersinler. Muzaffer’in yaptığı bir şeyi yıktı desinler. Spor salonu yaptı da yıktım mı? Huzurevi yaptı da yıktım mı? Aşevi yaptı da yıktım mı? Ne yaptın bana söyle. Yapmış olduğu ‘Yığılca’ya Hoş geldiniz’ tabelasını aldım güzel bir noktaya koyduk. Kaldırımların üzerlerini çitler örmüş, kaymakam bey teşekkür etti. Yani bu mu yıkılanlar? Belediyenin önünde kaldırımlar vardı, onu yıktım. Hamile, çocuklu kadınlar elinde bebek arabasıyla geçemiyorlardı. Süs havuzu yapılmış caddenin ortasına. Yolun gerisini göremiyoruz. Otel yapacaklarmış. Gelsin yapsınlar. Ben yer göstereyim. 5 yıldızlı değil, 3 yıldızlı otel bile yeter Yığılca’ya. Yığılca’ya gelen konaklama yeri bulamıyor. Bir tek öğretmen evi var. Eskiden Yığılca’da üç tane otel vardı. Sinema vardı. Gelişmişlik diyoruz ya. Şu anda yok. 

“Biz siyasi samimiyet oluşturduk”

Başkan Çam, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Biz samimiyiz. Seçim çalışmalarıma ve beyannamelerimde vardır. Seçim çalışmalarını yazdığımda biz dedik ki en sonunda biz siyasi husumet oluşturmayacağız. Seçimi biri kaybedebilir kazanabilir, aday olursam ben de kaybedebilirim. Bunun bilincindeyim ama ben insanları kaybetmeyeyim. Seçim kaybedilir. Ben dostlarımı kaybetmeyeyim. Biz siyasi samimiyet oluşturduk. Açık, şeffaf olduk halka karşı.”

“Çimento fabrikasının bize ne getireceğine bakmamız lazım”

Başkan Çam, ilçede faaliyete geçen ancak doğaya zarar vereceğinden endişe duyulan çimento fabrikası ile ilgili soruya ise şu cevabı verdi:

“Ben teknik olarak bilmem. Ben çevre mühendisi değilim. Ben bilim adamı değilim. Yüz olarak siyaset yapan birisiyim. Kendi alanım olmadığı için o konulara fazla girmek istemiyorum. Hiçbir zararın olmayacağını bana firma yetkilileri söylüyor. Bu fabrikanın bize ne getireceğine bakmamız lazım. Her gün bana 10 -20 kişi geliyor iş diye. Bugün geldi yine kapıma. Olsa zaten ben alıyorum arabama, bindiriyorum. Dün götürdüm bir fabrikanın müdürüne, dedim ki “Bu kardeşimize bir iş verebilir misiniz?” Ben arabamla götürüyorum. Herkes iş beklentisi içerisinde, şu anda belediye başkanı iş bulma kurumu gibi. Yani bütün belediyeler. Yıllardır, Düzce’mizden bazı firmaların nasıl kaçtığını biliyoruz. Siyasi hayatın hep içinde olduk. Sivil toplum kuruluşlarından, burada ticaret odaları arkadaşlarımız abilerimiz, geçmişte hepsini biliyoruz. Önceki hükümetlerde biliyorsunuz ne fabrikalar kurulacaktı. Biliyorsunuz Çilimli Sapağı’nı geçince sol tarafta temeller atılmıştı. Kia fabrikası eğer yanlış hatırlamıyorsam. Niye gitti? Traktör fabrikası Uzel niye gitti? Bunları niye biz incelemiyoruz? Düzce bugün sanayi bölgesi, Kocaeli’den nesi eksik? Kaçırmışız. Onlar daha bir fabrika kurmadan onlardan bir şey almaya çalışmışız. Aynı Ağaoğlu’nun kaçışı gibi. Ağaoğlu neden kaçtı? 

“Engelliler konusunda henüz bir çalışma yapamadık”

İlçede engellilere yönelik henüz bir çalışma yapamadıklarını açıklayan Çam, şöyle devam etti:

“Engellilere yönelik çalışma, biliyorsunuz bizim, engellilere göre çalışmamız, bir kulübeler yapılmıştı kaymakamlığın aracılığı ile. Onlarda kendilerini idame ettiriyorlar engelliler. Yol üzerinde bazı kaldırımlarda falan, onların geçiş yerlerini düzenlemek için bazı çalışmalarımız var ama hala daha yeterli değiliz. O konuda engellilerimiz haklı. Haklılar yani, yapamadık. Bazı geçiş yerlerinin düzenlenmelerini yapacağız. Onların vakit geçirebileceği bir oyun salonu gibi, bilgisayar ortamı gibi bir yer yapamadık yani açıkçası.”

“İlçeye TIR Parkı kazandırdık”

 İlçenin en büyük problemleri arasında gösterilen şehir içindeki tır parklanmalarının önüne geçmek için TIR Parkı yaptıklarını anlatan Çam, sözlerine şunları ekledi:

“Tır parkı niye gerekli? Yığılca’nın biliyorsunuz sokakları dar. Çoğu ilçemize göre sokaklarımız iyi ama cadde ve sokaklarda yüzün üzerinde tır doluşuyor, merkezde. Bazı arkadaşlarımız gece çekiyor. Senin kapının önüne çekti, sabah hastaneye gideceksin, randevun var. Şoför gitmiş köyüne. Adam hastaneye gidemiyor veya okula gidemiyor. Onun için Tır Parkı’nın gerekli olduğuna inanıyorum. Hatta birkaç defa kazalar oldu. Motosikletlerle, taksilerle kazalar oldu. Gereksiz yerlere, biçimsiz şekillerle park ediyorlar. Bunun için Tır Parkı yaptık. Ormandan 48 dönüm gibi bir yeri kiraladık. Bazı bölümlerini başka hizmetlerde kullanacağız. Park yapabiliriz. Spor sahaları yapabiliriz. Golf sahaları. Tenis kortu yapabiliriz. Her şey paraya dayalı. Şu an Alaplı yolunda yüzde 40’a yakını bitmiş vaziyette. 51 dersem açılmış olur. Daha açılmadı, mevcut yoldan devam ediyor. İyileştirme Yığılca yolunda ki gibi devam ediyor. Duvarları yapılıyor, tünelleri yapılıyor. Baya bir çalışma var.  Bir de Yedigöller istikametinde, sayın giden valimizin orada çok çalışmaları vardı. Çok önem veriyordu Yedigöller yoluna. İyileştirmeler yapmıştı, inşallah devam edecek. Şimdiki valimiz sayın Cevdet Atay konuyu biliyor. Birde mağara ve şelalelerimiz var. Onlarında yollarının asfaltlanması için taleplerimiz var. Biliyorsunuz Yığılca Sarıkaya mağaramız Türkiye’de ilk beşin içinde olduğunu Turizm Müdürümüzün ağzından duyduk. Buranın çalışmaları yapıldı, ışıklandırması, mağaranın içinde düzenlemeler falan yapıldı. Tanıtımlarını, çekimlerini daha önce yapmıştık. Doğa turizmine kazandırmak istediğimiz bir yayla var. 300 dönüme yakın, Bacaklı Yayla diye. Orayı Milli Parklar’dan kiralayıp, oraya konaklama adına yani burada aktivistler, yazarlar, şairler, iş adamları burada 50 – 60 kişilik bir grup, orada yaşamak istiyorlar.”  

Haber: Savaş ARI