Düzce Belediye Başkanı Dr. Faruk Özlü, kamera karşısına geçerek, Cedidiye Kent Meydanı Projesi ile ilgili kamuoyunda merak edilen tüm soruları yanıtladı. Sosyal medya kullanıcıları, Öncü Medya’nın sosyal medya hesaplarından yayınlanan videonun altına yorum yağdırdı. Yapılan yorumlarda yıkıma karşı olduğunu söyleyenler de vardı, Atatürk Bulvarı’nda 17 Ağustos ve 12 Kasım 1999 depremlerinden kalan hasarlı binaların yıkılmayıp, belediye binasının yıkılmasının yanlış olduğunu düşünenler de... Öncü Haber ekibi, Başkan Özlü’nün videosunun altına gelen yorumları siz okuyucular için düzenledi.
Düzce’de Cedidiye Meydanı 2. Etap Projesi çalışmaları kapsamında Düzce eski Belediye Başkanı Mehmet Keleş döneminde yapılan ve geçmişi 17 yıl önceye dayanan Düzce Belediyesi Hizmet Binası için alınan yıkım kararının tartışmaları devam ediyor.
Düzce Belediye Başkanı Dr. Faruk Özlü de, dün akşam kamera karşısına geçerek Cedidiye Meydan Projesi’ni ve neden Düzce Belediyesi hizmet binasını yıkmak istediklerini anlattı. Öncü Medya’nın sosyal medya platformlarından yayınlanan Özlü’nün bu videosu, binlerce sosyal medya kullanıcısı tarafından takip edildi.
Videonun altını ise çok sayıda sosyal medya kullanıcısı düşüncelerini yorum olarak yazdı. Sosyal medya kullanıcıları, deprem sonrası yapılan Düzce Belediye hizmet binasının yıkılmasını yanlış bulduklarını dile getirirken, özellikle ülkenin içinde bulunduğu ekonomik şartlara da dikkat çektiler.
“1. ETAP GERÇEKTEN GÜZEL OLDU AMA BELEDİYE BİNASINI YIKMANIN BİR ANLAMI YOK”
İşte o yorumlardan bazıları:
Turgay Akgül: 25.000 kitap basıp dağıtmak bu yıkımı meşrulaştırmaz. Ayrıca hangi millet onayladı bu projeleri, sandık kurup oylama mı yaptınız. Sizi belediye başkanı seçmiş olmaları, bu projelere onay verdikleri anlamına da gelmez. Çünkü size veya sizin projelerinize değil, AK Parti’ye oy verdi millet. 1. etaba kimse ses çıkarmadı. Çünkü oradaki dükkanlar zaten virane ve çok eskiydi. Yapılması gerekeni yaptınız 1. etapla. Güzel de oldu gerçekten. Ama bu belediye binasını yıkmanın bir anlamı yok. Tamamen halkın parasını ve zamanını israf etmektir. O bina yıkılıp, yerine taş yığınından başka ne yapabilirsiniz. Dükkan yapıp esnafa 100-150 bine kiraya mı vereceksiniz. Esnafın hali ortada. Ayrıca şehrin o alanı ne yapsanız cazibe merkezi yapamazsınız maalesef çok zor. Ben gitmem, otopark yok bir kere. 1 km öteye arabamı çekip oraya neye gideceğim? Özetle hukuki olarak herşeyi yapmış olmanız, iyi olacak diye 40 dil dökmeniz bile bu iş özelinde sizi haklı çıkarmıyor. Size oy verenlerin çoğu bile onaylamıyor bu işi. Kaldı ki birçok mahallenin çok ciddi alt yapı problemi varken, Düzcede çok ciddi bir trafik ve otopark sorunu varken daha ne diyeyim. Kusura bakmayın ama çarşı da paranızla bile gireceğiniz belediyenin tuvaleti yok. Az biraz fazla Yağmur yağdığında evimizden yüzerek gidiyoruz mahalle bakkalına.
“HALKIN YÜZDE 60’ININ HAYIR DEDİĞİ PROJELER”
İsmail Çavuş: 5 kuruş emeğiniz yok, yıkmak kolay tabii. Kolay kazanan kolay harcarmış. Zerre hakkım varsa helal etmiyorum. Sırat köprüsünün başında görüşmek üzere. Orda da öyle anlatırsınız.
Mesut Yıldız: Halkın yüzde 60’ının hayır dediği projeler..!
Samet Günaydın: Bunlar Cedidiye Camii ve Büyük Camiisi’ni de acaba yıksak mı diye düşünmüş olabilirler, bunlardan her şey beklenir.
“NE DÜZCE NE DE İLÇE BELEDİYELERİNDE İNSANLAR VE BELEDİYECİLİK ADINA HİÇBİR HİZMET YOK”
Serdar Ayyıldız: Kimse kusura bakmasın ne Düzce ne de ilçe belediyelerinde insanlar ve belediyecilik adına hiçbir hizmet yok.
Savaş Duykun: Kim onayladı o binayı yıkmak akıl alır mı bakanım?
Yunus Keleş: Tabii ya devletin malı deniz para cebinizden çıkmıyor ya.
İlhami Altaş: Rezil karara video kılıfı hazırlamışlar, millete izletiyorlar... Millet beddua ediyor ve haklarını helâl etmiyor...
Ramazan Yalçın: Belediyenin borcunu açıklasın bir de bu projeye ayrılan bütçeyi, bakalım vatandaşa ne kazandırmışlar?
“İŞİN ENTERESAN YANI GELEN DE, GİDEN DE AYNI PARTİDEN”
Ümit Denizoğlu: Utanma da yok… Kalıcı bir eser kalacak diyor..!! Yahu biriniz gidiyor, biriniz geliyor, birinizin yaptığını diğeriniz yıkıyor. İşin enteresan yanı gelen de, giden de aynı partiden…! Geçen seçimde ucu ucuna kazandınız, ama bir dahaki seçime yoksunuz. Götürün bakalım götürebildiğiniz kadar.
Erçin Keleş: Hadi Adapazarı hizmet alıyor da AK Parti’ye veriyor oyunu, keza Kocaeli de öyle. Ne hizmet aldınız da oy veriyorsunuz bunlara anlamış değilim.
İlker Mazlum: Yol yapamayan bir kaldırımın bodur taşını bile değiştiremeyen fakir ve beceriksiz bir belediyesiniz. Yol yapamıyorsunuz, her taraf yama içinde. Onu bile yapamıyorsunuz, daha hangi mahalleye asfalt yaptınız ya bu şekilde belediyecilik mi olur?
“MÜHÜR KİMDEYSE HAK ONUNDUR”
Muhammet Gün: Mühür kimdeyse hak onundur, Düzce verdi, Düzce çekecek
Suzan Sezer: Özlü sizin başkan yardımcın bana da belediyeyi mahkemeye verin dedi. Bana yanlış yol gösterdi. Mahkemeyi kaybettik, senin yardımcıların yanlış yol gösteriyor. Sonrada ‘mahkemeyi kaybettiler’ diyorsun. Ben alınan paralar ahirette kan kusun inşallah. İşiniz gücün halkın canını yakmak. Ahiretteki halinizi düşünemiyorum.
Hakan Kar: Boşuna yoruluyoruz, sazda elinde mızrapta. Kendi çalıyor, kendi oynuyor. Hep diyordum
Düzce 90’lı yıllarda. Hala yolu olsun, yerleşimi olsun, kamu binaları. En son dediğime geldi belediye binası yine 90’lı yıllarda olduğu yerde, millet bahçesiyle Düzce büyür, insanlar hizmete doyar diyen varsa buyursun devam etsin.
Oğuzhan Poyraz: Kim neyi onayladı ya sapasağlam bina yıkılır mı?
Serdar Baba: Yıkım ekibi…
“GEREKSİZ, İHTİYAÇ DIŞI RANT DÜKKANLARI”
Kazım Nefesoğlu: Peki, sayın başkan kamu arazisi olan bu meydan, belediye binası yeni dükkanlar yapılıp satılınca ne oluyor? Şahıs dükkanı, yani kamu arazisi mülkü satılacaktır. Birde yeni olan bina israf. Bu millet 4/5 yıl geriden gelmiyor, aynı tarzda 20 yıla aşkındır kamu özelleştirme sistemiyle satılıyor. Bu siyasette millette bunu artık görüyor.
Ercan Öztürkaybar: Asar köprüsü ile övünmeyin bu nasıl köprü kocaman bir demir yığıntısı hiçbir estetiği yok bu ne zevksizlik göz yoruyor.
Basali Aydin: Gereksiz, ihtiyaç dışı rant dükkanları.
Sevda Batur: Vallahi ben, şahsen onay vermedim. Kimsenin onayını taktığınız da yok. Bu günlerde geçecek inşallah..
Aykut Demircan: AK Parti’yi destekledik yıllarca millete vizyonlu olduğundan. Türkiye için bir şeyler yapmaya calıştığından bahsettik. Ama son zamanlarda ilimizde yapılanları vatandaşlara karsı anlatılacak savunulacak bir yani yok. Zaten İstanbul Caddesi’ne gömülen paranın hesabı yok. Az sonra belki orası yeniden sökülecek. Bir de böyle bir adım artık vatandaşın iyice tepkisini çekiyor. Bu bina 50 - 60 yaşında olsa, depremlerden önce yapılmış, hırpalanmış deriz. yıkılmasında sakınca olmazdı. Ama yönetmeliklere uygun daha yeni bir binayı yıkmak israftır büyük bir kul hakkıdır. Bu binanın yıkılmasını destekleyen sadece oradan dükkan almaya, kiralamaya sırada bekleyenlerdir. AK Partili olmak, yanlış olanı söylemeye engel değildir… Düzce’de düzgün bir yönetim olsa, şimdi çoktan raylı sistemleri görürdük ilimizde. Ama gecen 25 yılda tek gördüğümüz, köye giden dolmuşlar gibi küçücük araçlar.
AbdülKadir Yalçın: Çok mert ve açık söylüyorum; sokaklarda görsem yine ne pahasına olursa olsun söylerim… Sizin kadar becerikli Yalan siyasetçi, gerçekten 52 yaşındayım görmedim. 25 bin kitap dağıttık diyorsun, keza bu kitapların parası bile halkın vergileriyle yapıldı ve çöp oldu. Kaç kişi okudu ya da kaç kişi bu işlere evet dedi ve imza attı, yok… Peki, soru şu hadi mertseniz cevap verin, Belediyenin yeri şu an tüm Düzce halkına ait doğru mu? Evet… peki yıkılıp yerine DÜKKANLAR YAPILDIĞINDA buradan gelecek olan gelir dediniz mi? Evet… Yani satışı olacak peki, dükkan - dükkan satılacak yani halkın kendi yeri olan yer, birilerine ait olacak. Neden Düzce halkına ait olan yerler, yarınlarımız için başkalarının tapulu malı oluyor? kime sordunuz? Hadi el cevap verin. 2 soru her Düzceli bu satışa girebilecek mi, parası olan her kez satın alabilecek mi? Eğer mert dürüst iseniz, Noter huzurunda canlı yayında satışlar yapılacak diyebiliyor musunuz? Muhtemel diye miyorsunuz… İşte sorunun yuvası burada. Halk kendi yerini neden başkasının tapulu malı olsun ister, istemiyor. Halkın razı olmadığı işi, siz hangi hak ile yapıyorsunuz. Bu dükkanlar noter huzurunda canlı yayında yapılmayacağına göre, bu işin içinde bit yeniği vardır, diye her insan düşünür misal halk minibüsleri ihalesine Mercedes niçin geri çekildi, diye aklıma bir soru daha geliyor. Lakin işte bu Düzce sizin değil, hepimizin. Bu Düzce tüm Düzceli insanların yarınlarının, kendi emellerinizi kendi ironilerinizi burada gerçekleştiremezsiniz. Halk hayır diyor ise yapılması doğru değil. Bu dükkanlar noter huzurunda canlı yayında satış yapılmıyor ise kesinlikle birilerine çoktan verilmiş anlamına gelir dedim ya mertçe sorular soracağım diye dürüstçe bunlara cevap verebilir misiniz? Bence de hayır…
“BU YIKIM KANUNSUZDUR; BELEDİYE MECLİSİNDEN YIKIM İÇİN DEĞİL, ÇEVRE DÜZENLEMESİ İÇİN KARAR VARDIR”
TC Abidin Horuzoğlu: Sandıkta görüşürüz
Mislina Gül: Parkı yıkıp, park yapmak belediye binasını yıkıp dönüştürmek hep olanı yıkıp yenisini yapmak. Ben de buna karşıyım. Galiba Düzce’nin parası bol, harcayacak yer aranıyor.
T C İsmail Özbay: Bu yıkım kanunsuzdur, zira alınmış bir yıkım kararı yoktur. Belediye meclisinden yıkım için değil, çevre düzenlemesi için 2024 yazında bir karar vardır. Bu kararla bu binayı yıkmak kanunsuzdur, hukuksuzdur. Düzce halkına duyurulur. Dr. İsmail Özbay, Akademisyen, bir Düzce sevdalısı.
Kamil Onur: Bu binayı yıkarsınız 15 yıllık belediye binasını, emsal teşkil eder. Deprem sonrası orta hasarlı binaları da yıkmanız gerekir. Kul hakkı vardır, yetim hakkı vardır… Doğru ya cami arsalarını da sattınız sizden her şey beklenir.