Vakadaki artışa karşılık aşılamadaki yetersizlik yüzünden koronavirüs haritalarında rengi maviye dönemeyen Düzce’de normalleşmenin faturasının ağırlaşmasından korkuluyor. Günlük ortalama 100 yeni hasta tespit edilirken, toplumsal bağışıklık için gerekli olan sayıya hala ulaşılamadı. “AŞI OLMAYACAKLARSA EVDEN ÇIKMASINLAR” En az 4 bin 575 kişinin daha aşı olması gereken 395 bin nüfuslu kentte, dört koldan verilen mücadeleye rağmen, kararsızlar ve aşı karşıtları mesafeli duruşlarını sürdürüyor. Görüşünü almak için mikrofon uzattığımız Düzceliler, “Aşı olmayacaklarsa evden çıkmasınlar” diyerek, aşı olmayanların neden olduğu riske dikkat çekerken, bu durum aşı olmayanlar için yeni yaptırımlar getirilmesi tartışmalarını sık sık alevlendiriyor. DÜZCE’DE 1 AYDA 20 VEFAT Düzce’de son 1 ay içerisinde yaklaşık 20 kişinin virüsle savaşını kaybetmesi ise salgının öldürücü yüzünü acı şekilde hafızlara kazıyor. Tüm bu olumsuzlukların kırılmasında kilit rol oynayacak aşı olmayan vatandaşların aşı seferberliğine desteği hayati önem taşıyor. UZMANINDAN KRİTİK AÇIKLAMA İşin uzmanları da yaptıkları açıklamalarla hem yaşanan tehlikeli sürece hem de aşının gerekliliğine dikkat çekmeye devam ediyor. Koronavirüs Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Hasan Murat Gündüz, yaptığı açıklamada, Kovid-19'la mücadele kapsamında ülke genelinde aşılama çalışmalarının devam ettiğini belirtti. “HENÜZ AŞILANMADA HEDEFLENEN NOKTAYA GELEMEDİK” Türkiye'de vakaların artmasının ardından tam kapanma süreci yaşandığını anımsatan Gündüz, "Bu süreçte de aşılamalar hızla devam etti. Kapanma sonrasında vakaların azalması bekleniyordu. Bu arada da toplumun belli bir kesimi aşılandı ancak henüz aşılanmada hedeflenen noktaya gelemedik." diye konuştu. Gündüz, aşılıların Kovid-19'a karşı daha korunaklı olduğunu, aşısızların da risk altında bulunduğunu belirterek, "Aşısızların oranı çok düşük değil ne yazık ki. Bu nedenle aşısızlar arasında bu hastalığın devam ettiğini görüyoruz." ifadelerini kullandı. Tüm vatandaşlara aşı olmalarını tavsiye eden Gündüz, sözlerini şöyle sürdürdü: "Vakaların bir miktar arttığını görüyoruz ya da insanlarda salgın sonrasında zaman zaman aşırı gevşemeler olabiliyor. İnsanlar, yaz aylarıyla beraber önlemleri bir miktar gevşetmiş olabilir. Dolayısıyla hem aşısızların olması hem de tedbirlerdeki bazı gevşemeler hastalığın hızla yayılmasına yol açıyor olabilir. Hastanemizde Kovid-19 nedeniyle yatan hastaların çoğunluğu aşısız hatta ağırlaşıp da yoğun bakımda yatanların tamamında aşı yok ne yazık ki. Keşke bu insanlarımız, bu hastalıktan çekinerek aşılarını olsaydı ve bu kadar zor duruma düşmeseydi. Biz gerçekten aşının, bu hastalığa karşı ne kadar koruduğunu, aşı olunmadığında ne durumlara düşürebileceğini birinci elden görüyoruz. Hakikaten yoğun bakımda yatan hastaların tamamının aşısız olması altı çizilecek bir nokta." diye konuştu. “HASTANEYE YATAN HASTALARIMIZIN ÇOK ÖNEMLİ KISMI AŞISIZ” Aşının önemini vurgulayan Gündüz, "Bu salgın artık aşısızlar arasında gidiyor ne yazık ki. Aşılılar bir miktar korunaklı, en azından hastaneye yatışı önlediğini görüyoruz. Hastaneye yatan hastalarımızın çok önemli kısmı aşısız. Bu dikkat çekici. O nedenle aşısızlar yakalanırsa ağırlaşabiliyorlar, bunu artık toplumumuz biliyor." ifadelerini kullandı. İnsanların bu hastalıktan hayatını kaybettiğine dikkati çeken Gündüz, "Bu kötü sonuçlardan kendimizi korumamız lazım. Önlemlere dikkat etmemiz lazım. Aşılı olanlar da önlemlere dikkat etsinler. Aşılı olmayanların çok daha fazla dikkat etmesi gerekiyor." diye konuştu. Virüslerin doğası gereği, yayıldıkça varyantların oluşabileceğini aktaran Gündüz, şunları kaydetti: "Şimdiye kadar oluştuğu gibi Kovid-19'da da bundan sonra yeni varyantlar elbette olabilir. Bunu önlemenin en önemli yolu, bu hastalığın toplumda yaygınlığını azaltmak, kısıtlamak. Yani hastalığın oluşmamasını sağlamak. Başka yapacak bir şey yok çünkü varyantlar, virüsün doğasında olan bir durum. Virüs kendini yaşatabilmek adına değişik varyantlara geçebiliyor ve bambaşka bir hale gelebiliyor. En çok korkulan yanlarından bir tanesi de bu. Önümüzdeki zamanlarda hastalık toplumda yayılmaya devam ederse yeni varyantların da olması çok da şaşırtıcı olmayacak." (ÖNCÜ HABER/AA)