Düzceliler’in yaşadıkları kentte çözüm bulunmasını istediği konuların başında gelen trafik sorunu artan araç sayısına paralel olarak giderek daha da büyüyor.

Kent merkezinde dar olan yollara bırakılan araçlar, kaldırımların park yerine çevrilmesi, yeni ulaşım kararları doğrultusunda hayata geçirilen uygulamalar, kuralların hiçe sayılması, otopark sıkıntısı ve en önemlisi saygının göz ardı edilmesi Düzce’de ulaşımın tüm aktörlerini olumsuz etkiliyor.

Yıllardır süregelen ve kalıcı çözüm getirilmemesi yüzünden derinleşen trafikteki sancı ile ilgili sadece ‘ceza’ mekanizmasının devrede olması ise en büyük şikayet konusu… Şehrin muhtelif noktalarında bulunan Elektronik Denetleme Sistemi (EDS) ve yollardaki denetimlerle kuralsızlığın kontrol altında tutulmasının yanı sıra kentin yönetiminde söz sahibi olanların vatandaşın serzenişlerine dikkat kesilmesi bekleniyor.

Öncü Haber ekibi sokağa çıktı ve kazasız günün geçmediği Düzce’de trafikle ilgili baş gösteren en öncelikli sıkıntıları halka sordu. İşte Düzceliler’in gözüyle trafik sorunu…

“Düzce’de trafik büyük sorun”

Trafikte yaşadıkları sorunları Öncü haber mikrofonuna anlatan Kadir Yücel, “Trafik, ülkemizin her yerinde olduğu gibi Düzce’de de büyük bir sorun teşkil ediyor diyen. Yolların dar olması ve yeterli park alanlarının olmamasından kaynaklanan bir durum. Sürücüler buna dikkat etmiyor. Yaya kaldırımları yeterli değil. Bütün bunlar Düzce için başlı başına bir sorun. Düzce’de trafik akışı iyi değil bir trafik sıkışıklığı var. Belediyemiz şu an yerleşim alanı olan bölgelerde yol genişletmesi yapamaz ama yeni imar edilecek olan bölgelerde yol genişletmesini yapmalıdır. Trafik Denetleme Komisyonu var. Düzce’nin trafik akışını, yanlış yapılan uygulamaları ve kaza yapılan yerleri tespit edecek komisyondur. Bu komisyonun yeterli olduğuna ben inanmıyorum. Trafik akışını sağlayamıyorlar. E-5’te bölünmüş yol olmasına rağmen hız sınırlaması 72, en az 82 olması lazım. Her tarafta EDS var. Park sorunu başlı başına bir dert, yaya kaldırımları da bir sorun. Bunu çözecek birim, belediyenin şehir ve planlamadan sorumlu birimidir. Vatandaş olarak bu birime iş düştüğünü düşünüyoruz.” dedi.

“İnsanlarda birbirlerine saygı kalmamış”

Yurt dışında yaşayan ve tatil için memleketi Düzce’ye gelen Mehmet Yavuz, Düzce’deki trafik sorunlarıyla ilgili şunları söyledi:

“Ben yurt dışında yaşıyorum. Sorunlar o kadar büyük ki en küçük bir yanlışlıkta bile hatayı kabul etmiyorsunuz. Alçak gönüllü veya geniş yürekli değiller. Çok çabuk sinirleniyorlar ve hemen galeyana geliyorlar. Her an üzerime atlayabileceklerini düşünüyorum. Bunun tek çaresi sabırlı olmak ve trafik kurallarına uymak. Karşıdan karşıya geçmeye çalışıyorum kimse yol vermiyor, yola atlayınca da “Canın çok mu kıymetsiz!” gibi söylemlerde bulunuyorlar. Sokaklarda park yeri olmamasına rağmen araçları park ediyorlar. Akçakoca’ya giden ana caddede insandan çok araba var. İnsanların arasında saygı yok. Tenkit, akıllı insanları yüceltir ama zayıf insanları da öfkelendirir.  Engelli olup araç kullananlar da çok zorluk çekiyorlar. Trafikte saygı şart, öncelik her zaman karşındaki olmalı.”

“Şoförler birbirlerini dinlemiyor”

Trafikteki sabırsızlık ve saygısızlıktan yakınan Casim Kop ise “Şoförler birbirlerini dinlemiyor. Servis arabaları buraya geliyor, öğrenci indiriyor. Arkadaki arabalar hemen korna çalıp bağırmaya başlıyorlar. Aslında şahıs arabaları haksız çünkü burada okul var. Bu caddeye okul giriş ve çıkış saatlerinde şahıs arabalarının girişi belli bir süre yasaklanmalı.” ifadelerini kullandı.  

“Trafiğin rahatlaması için kentsel dönüşüm şart”

Düzce’deki trafik sorunları ile ilgili görüşlerini aktaran Osman Kucur ise “Trafik sorunlarıyla ilgili sayın Dr. Faruk Özlü Bey ile görüştüm. Ulaştırmadan sorumlu olan Hasan ile de görüştüm. Düzce’deki trafik iç açıcı değil. Kaldırımlara araç park ediyorlar. Trafik akışı nikah salonunun orda bitiyor devamı yok. Otogarın altından bağlantılı yol vermeleri lazım. Düzce’deki trafiğin rahatlaması için bana göre kentsel dönüşüm şart. Sürücü olarak karşılaştığım sorunlardan biri refüj sorunudur. Adam önümde gidiyor bir anda dönüş yapıyor. Bu sorun olmaz mı, refüjsüz bir yol olur mu? Kaldırımda bir araç gördüğümüzde hemen zabıtayı arıyoruz bize diyorlar ki “Biz bakmıyoruz.” Trafik de “Biz bakmıyoruz.” diyor. Kim bakıyor o zaman? Sayın belediye başkanımızı birçok konuda takdir diyorum ama bu sorunları da çözmesi lazım. Yetkililerden ricam kesin çözüm için kentsel dönüşüm şart. İstanbul Caddesi’nin trafiğe açılması şart. Otogarın oradan bir alt geçit açılması lazım. Otogar ile şehrin bağlantısı yok.” dedi.

“Biz öncelikle trafikte saygı istiyoruz“

Sürücü kursu eğitmeni Cihan Maradit ise şunları kaydetti: “Trafikte saygı yok. Biz öncelikle trafikte saygı istiyoruz. Sonra “Yol verilmez, alınır” algısı var herkes yol almaya çalışıyor. Aslında yol alınmaz verilir. Yeni sürücü adaylarına ve acemi sürücülere iyi bir eğitim vermeye çalışıyoruz. Ticari araç kullanan sürücülerle çok sorun yaşıyoruz. Psikoteknik belgesi yok, SRC belgesi yok, bunlarla ilgili bilgisi yok. Eski sürücüler para ile SRC alabiliyor bu da eğitimsizlikle sonuçlanıyor. Ticari araç sürücülerinin hepsi trafikte magandalık yapıyor. Bunun önüne geçemiyoruz. Eğitim almaları gerekiyor ve belli bir yaştan sonra trafiğe çıkmasınlar. Trafikte öncelik kendilerinin zannediyorlar ama öncelik her zaman bizim. Sürücü kursu arabasını sıkıştıranlar var. Bu konuda biraz daha saygı bekliyoruz.”