Düzce'de yaşayan 52 yaşındaki Recep Erbay, 35 yıldır sepet örüyor. Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından Somut Olmayan Kültür Mirası Taşıyıcısı olarak belirlenen Erbay, babasından kendisine yadigar kalan sepetçilik mesleğini yaşatmaya çalışıyor.

Erbay, bir sepeti ortalama 2 saat içinde hazır hale getiriyor. Ürünlerini de çeşitlendiren Recep Erbay; çamaşır sepeti ve yumurta sepeti olmak üzere talebe göre farklı farklı sepetler örüp, vatandaşlara ulaştırıyor.

"Sepet örmek kolay değil, zor bir meslek"

Sepetçiliğin kaybolmaya yüz tutmuş meslekler arasında yer aldığını söyleyen Erbay, "Bu mesleği benden sonra devam ettirecek yok. Sepet örmek kolay değil, zor bir meslek. Onun için yeni nesil yapmıyor, daha kolay işlere kaçıyor. Ama ben mesleğimi sevdim, sevdiğim için de devam ettim.

Bir sepeti örmesi sıfırdan başlayıp odunu hazırlayıp soymakla birlikte 2 buçuk 3 saatimizi alır. Sepeti günümüzde kimse almıyor ancak bunun meraklısı olanlar var, biz de çeşitleri değiştirdik. Mesela çamaşır sepeti, manav sepeti, yumurta sepeti gibi çeşitler çıkardık. Çeşitlendirince taleplerde olmaya başladı" dedi.

İşini özveriyle yaptığını belirten Recep Erbay, "Kültür ve Turizm Bakanlığı yetkilileri beni buldu. Ben, Somut Olmayan Kültür Mirası Taşıyıcısı olarak belirlendim. Aynı zamanda bakanlık yetkilileri bana, 'Sepetçiliğin devam etmesi için kurs açalım, yeni nesle öğretelim' dediler. Ben de kabul ettim. Önümüzdeki dönemde kurs açılması da gündemimizde var" diye konuştu.

(İHA)