Türkiye'de ilk ve orta öğretim çağında bulunan yaklaşık 15 milyon çocuk ve genç var. Bu yoğun genç nüfus pek çok alan için olduğu gibi spor ve elbetteki futbol açısından da büyük bir kaynak teşkil ediyor. MEB çatısı altında bulunan bu nüfusu futbol topuyla buluşturmak için MEB ile "Okullarda Futbolun Geliştirilmesi ve Yaygınlaştırılması Protokolü"nü imzalayarak önemli bir adım atan TFF, şimdi de Gençlik ve Spor Genel Bakanlığı (GSB) ile okul futbolu alanında da işbirliğine giriyor. MEB, GSB ve TFF işbirliğini, dünyanın en popüler sporunu dünyanın en değerli kaynağı olan çocukların hizmetine sunan bir ortaklık olarak tanımlamak mümkün.

Amaç sağlıklı ve eğitimli bireyler yetiştirmek

TFF, okul futbolunda MEB ile GSB işbirliğinde çocuk ve gençlerin iyi insan, iyi vatandaş, iyi sporcu, sağlıklı ve eğitimli bireyler olarak yetişmesi sürecinde sportif anlamda eğitimlerine destek olacak faaliyetler yürütüyor. Bu kapsamda, ilk ve ortaöğretim kurumlarında futbolun yaygınlaşarak gelişmesi için, belirlenen projeler ve kriterler doğrultusunda gerekli önlemlerin alınması, amatör futbolun gelişmediği yerlerde yeni etkinlikler planlanması ve bu faaliyetlerin ulusal ve uluslararası kurallara uygun olarak yürütülmesi ile ilgili kurumlar arası işbirliği sürdürülmekte. Çocukların futbol ile tanışmasını sağlayacak, futbola geçiş sürecinde önemli rol oynayacak beden eğitimi öğretmenlerinin konumlandırmasını yaparak, okul futbolunu aktif hale getirmek yine TFF'nin bu konudaki amaçlarından biridir.

Özellikle ilköğretim çağındaki kız ve erkek çocukları futbolla tanıştırmak, onlara ulaşmak için her eğitim-öğretim yılında 81 il ve birçok ilçede İl Milli Eğitim Müdürlüğü aracılığıyla futbol etkinlikleri düzenleniyor. Ayrıca TFF, futbol ve futsaldaki Türkiye birinciliği resmi müsabakalarının il, grup ve final organizasyonlarında da MEB ve GSB ile işbirliğinde bulunuyor.

Okul Futbolu Temel İlkeleri

2010-2011 eğitim-öğretim yılı öncesinde özellikle 10-14 yaş grubunda yapılan organizasyonları daha iyiye götürmek, daha yaratıcı düşünceler üreterek, daha çok takıma futbol oynatmak ve daha çok çocuğa oyuna katılma şansının verilmesi için özellikle ilçeler ve illerde yapılan organizasyonlara yeni yaklaşımlar getirilmesi gerekliliği saptandı. Ayrıca okul futbolu felsefesi üzerine yapılan çalışmalar sayesinde bir ilk gerçekleşti denildi.

Türkiye Futbol Federasyonu ve Milli Eğitim Bakanlığı, ilköğretimde okuyan her öğrenciye "Köy, İlçe, İl ve Ulusal" futbol etkinliklerinde yer alma fırsatını sunma ve dolayısıyla her oyuncuya seviye farkı gözetmeksizin kendini kanıtlama şansı vermeyi hedefliyor. Etik tüzükte yer alan Çocukları Koruma Programı, onların futbol oynadığı fiziki koşulların iyileştirilmesinden, çocuk suiistimali yani baskı, fiziki ve duygusal şiddet ile kaba davranışların önüne geçilmesine uzanan geniş bir alanı kapsıyor. Çocukların oyundan zevk almalarının sonuçlardan önemli olduğunun ve dolayısıyla hiçbir çocuğun yıl boyunca 1-2 maçta eleneceği bir sistemin içinde eğlenemeyeceği ve öğrenemeyeceğinin altı çiziliyor.

Futbolun evrensel değerleri olan "centilmenlik" ve "saygı" kavramlarının küçük yaşlardan başlayarak eğitimle edindirilmesinin büyük kazanç olacağı gerçeği dile getirildi.