Eskiden bak postacı geliyor diye başlayan bir şarkı öğretilirdi ilkokulların ilk yıllarında....

         Postacılar o yıllarda yardan, evlattan, anadan, babadan haber getirirlerdi...

 

         Bu günlere gelindiğinde ise artık postacılar ,devletten resmi evrakları,yada bankaların alacak dökümlerini getirir oldular..

 

         Bankaların ödeme dökümleri, cebinde parası olanla borcunu ödemeye niyetinde olanlar için çok önem taşımıyor, çünkü onlar zaten bankalara gittiğinizde kağıt olsa da olmasa da ödeniyor, ancak devletin resmi evraklarına iş geldiğinde hiç de öyle olmuyor.

 

         Devletin gönderdiği resmi evrakların hepsi önemli, hatta günlü, ama bu günlerde beklenen ÖSYM kağıtları varki gencin geleceği açısından çok daha önemli... Çamköy’den Orhan Şafak çocuğunun ÖSYM’den gelen belgelerini bulmak içinse Çamköy’de, 4 kahve, 2 bakkalı gezdi, zarfı bulamadı, Çünkü postacılar mektupları Çamköy’de istedikleri yere bırakabiliyorlardı. Orhan Şafak 6 adreste mektubunu bulamayınca PTT ye gitti orası köy dediler... Bilgi almak için müdürü aradı... Çarşıda dediler, çarşıya geldi, cezaevinin orada dediler.

  

Çamköy’lülerin yıllardır çektikleri posta ile ilgili sorun devam ederken Orhan Şafak Çocuğunun ÖSYM mektubunu hiç beklemediği bir yerden berber dükkanından buldu. Böylece Çamköy’de postaların bırakılacağı bir adres sayısı 4 kahve 2 bakkaldan sonra 1 berber ile 7’ye çıkmış oldu.