İkisi ağır kayıplara neden olan üç büyük deprem yaşamış Düzce’de binaların depreme dayanıklılığı vatandaşların zihnini meşgul etmeye devam ediyor.

23 Kasımda meydana gelen 5,9 luk depreme herhangi bir binanın yıkılmamış olması, yasalarla yürürlüğe sokulan deprem yönetmeliklerinin başarısını ortaya koyuyor.

Ama bir yandan da vatandaşlar “ya daha büyük bir deprem olursa? O zaman ne olur?” sorularıyla boğuşmaya devam ediyor.

Bu kapsamda kafalardaki soru işaretlerini gidermek amacıyla bir yazı kaleme alan Düzce Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Mimarlık Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ercan Özgan 2018 de yürürlüğe giren deprem yönetmeliğini madde madde açıkladı.

 

“Depremde binalar birçok nedenle yıkılırlar. Ancak bu yıkılma görünüşte 2 şekilde olur”

1. Binanın, olduğu yere çökerek yıkılması, (Kolonların göçmesi vb.)

2. Binanın, yan yatarak ya da zemine batarak yıkılması (Zemininin zayıf-kötü vb. olması)

“Binanın olduğu yerde çökerek yıkılması “Nasıl Önlenebilir”? (Kolonların göçmesi vb.)”

Çözüm: Binaların olduğu yere çökerek yıkılmalarının en önemli nedeni zayıf kolonlardır. Binalara yönetmelik şartlarına göre perde duvarlar ilave ederek oldukları yerde yıkılmalarını önleyebiliriz.

Yıllardır ayakta duran ve yıkılmayan ancak bir depremde aniden yıkılan binalarda kolonlardan bahsetmek uygun olmaz. Çünkü aynı kolonlar yıllardır bu binaların yükünü taşımıştır. Mesele düşey yüklerin taşınması değil yatay yüklerin Taşınamaması, yani kolonların yatay yüklere karşı Rijitliklerinin (dirençlerinin) yetersiz kalmasıdır. Kolonların görevi düşey yükleri taşımaktır. Nitekim bu görevlerini yıllardır yapmışlardır. Yatay deprem yükleri kolonlar değil Rijitliği kolonlara göre çok fazla olan Perde duvarlar tarafından taşınır.

Açıklama;

“Perde duvar yıkımı büyük ölçüde önler”

Binanın, olduğu yere çökerek yıkılmasının en büyük nedeni binaların depreme karşı dirençlerinin yani Rijitliklerinin yetersiz olmasıdır. Rijitlik fazla olursa yani binada perde duvar olursa bina ileri-geri fazla ötelenme yapamaz. Deprem anında oluşan ileri-geri hareketle binada ki kolonlarda meydana gelebilecek eğilme-moment etkisi rahatlıkla karşılanır. Ayrıca binanın bodrum katı ya da zemin katında ki kolon ve perde duvarlarda oluşan taban kesme kuvvetleri de karşılanır. Bunun için Betonarme binalarda 2018 Deprem Yönetmeliğine uygun olarak “x” ve “y” yönlerinde ayrı ayrı en az binde 2 oranında Perde Duvar kullanılmalıdır.

“1 perde duvar 64 kolona eş değer”

Bir binada 30x200 cm ölçülerinde bir perde duvar yapıldığında bu perde duvarın depreme karşı direnci 64 tane 30x50 cm ölçülerinde ki kolonun direncine eş değerdir. Bu nedenle betonarme binalarda en az yönetmelik şartları kadar perde duvar kullanılmalıdır.

“ Yan yatarak ya da zemine batarak yıkılma “Nasıl Önlenebilir”? (Zemininin zayıf-kötü vb. olması)”

Çözüm: Zeminde, doğru sondaj sayısı ve doğru sondaj derinliklerinde arazi deneyleri yapılmalıdır. Bu derinliklerde yapılan arazi deneyleri ve alınan numuneler üzerinde “Taşıma Gücü” ve “Zemin Sıvılaşma Risk Analizleri” yapılarak binaların yan yatarak ya da zemine batarak yıkılmaları önlenebilir.

Açıklama;

Arsanızın zemin özelliklerini https://tdth.afad.gov.tr/ adresinden e-devlet şifreniz ile öğreniniz.

“Zemin etüdü yapılmadan inşaat yapılmamalı” 

Binaların yan yatması ya da zemine batarak yıkılmaların nedeni zayıf-kötü olan ve sıvılaşan zemindir. Binalar yapılmadan önce doğru sondaj sayısı ve doğru derinliklerde zemin etütleri yapılarak zeminin emniyetli taşıma gücü ve sıvılaşma risk analizleri yapılmalıdır.

Zeminin emniyetli taşıma gücü demek bu zeminin 1 m2 sinin emniyetli olarak kaç ton yük taşıdığının arazide ve laboratuvarlar deneyleri ile belirlenmesidir.

“Binanın temeli zemine göre yapılmalıdır”

Zeminin taşıma gücü düşükse binanın temel cinsi “radye temel”, “kazıklar üzerine radye temel”, derin temel kazısı ile birlikte kazık/radye vb. temel modelleri seçilebilir. Böylece bina yükünün zeminde oluşturacağı gerilmelerin zeminin emniyetli taşıma gücünden küçük olması sağlanır.

Bina temel çeşidinin bina yükü ve zeminin taşıma gücüne göre belirlenmesi yetmez. Zeminin “Sıvılaşma Risk Analizi” de yapılmalıdır.

“Zemin etüdünde kaç tane sondaj yapılacak?”

2018 Deprem Yönetmeliğinin 16. Bölümüne göre sondaj sayısı; Her 300 m2’lik taban alanı için en az 1 tane olmalıdır.

Taban alanı 1000 m2’yi geçen binalarda bina köşelerinde birer ve ortada da bir olmak üzere en az 5 tane, Bina Yükseklik Sınıfı BYS≤3 olan “toplam yüksekliği 42 m’ den fazla olan” binalar için en az 3 tane sondaj yapılmalıdır.

“Sondaj derinlikleri kaç m olacak?”

2018 Deprem Yönetmeliğinin 16. Bölümü, Ek 16A’ ya göre sondaj derinlikleri; Temel tabanından başlayarak yapı genişliğinin en az bir buçuk “1,5” katı derinliğe inilmek zorundadır (Örnek; bina genişliği yani dar kenarı 14 m ise sondaj derinliği en az 1,5x14=21 m olmak zorunda). Diğer hususlar Ek16A’ da ayrıca verilmiş, yüksek dayanımlı zeminler için de özel tanımlar da yapılmıştır.

SONUÇ

Bunlar yapılmazsa bilinmeyen zeminler üzerine ki binaların yıkılmasını önlemek mümkün olmayacaktır.

Haber - Ahmet Çelik