15 yıldır yıkılamadı!

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı illerden sonra köylerde dönüşüm düğmesine basmaya hazırlanıyor. 1999 yılında 2 büyük depremle yıkılan Düzce'de eski binalar şöyle dursun 15 yıldır hasarlı binaların şehrin göbeğin yıkılmayı beklemesi dönüşüm karnesinin zayıflığını ortaya koyuyor. Bu da yeni projelerin önüne ket vuruyor.

Dönüşüm karnesi zayıf

Yakın geçmişimizdeki en şiddetli depremlerden biri olan 17 Ağustos 1999 depreminin 15. yıldönümünü anmaya hazırlanırken Çevre ve Şehircilik Bakanı İdris Güllüce, ileriki yıllarda köylerde de dönüşüm başlatacaklarını ifade etti. Bu açıklama, deprem gerçeği ile yaşayan Türkiye için çok önemli bir adım olan Kentsel Dönüşüm Projesi'nin Düzce ayağını tekrar akıllara getirdi. 1999 yılında 2 büyük depremle yıkılan Düzce'de eski binalar şöyle dursun yıllardır hasarlı binaların şehrin göbeğinde yıkılmayı beklemesi dönüşüm karnesinin zayıflığını ortaya koyuyor. Bakanlığın, yeni bir dönüşüme hazırlandığı bir süreçte hala tehlike teşkil eden binaların varlığı depremlerden ders alınmadığı açıkça ortaya koyuyor.

İki ilçe ezber bozuyor


15 yıl önce adeta yerle bir il olan şehirde yaşanan onca acı çabuk unutuldu. Yüzlerce insana mezar olan yüksek binalar yeniden sahnedeki yerini almaya başladı. Düzce merkezde önce 2, sonra 3 ve en son 4'e kadar çıkan kat imar izni artık korkuların yerini ekonomik beklentilerin aldığını gözler
önüne serdi. 3 ay arayla iki kez afetin vurduğu ilde ilk günler halkın sesine kulak verilerek "Çok kata izin yok" denilirken şimdi Düzce'nin geleceğinde söz sahibi olanlar inşaat sektörünün menfaatlerini gözetir oldu. 15 yıl önce alınan katı kuralların istikrarı kısa oldu. Geçtiğimiz aylarda belediye meclisi tarafından il merkezinde 4 katlı binalara verilen izne itirazların cılız olması yeni yükselişlere kapı aralarken, Kaynaşlı ve Çilimli ise ezber bozuyor. İki ilçedeki ortak nokta ise konutlarda TOKİ imzası olması...

"Düzce'nin geleceği ile oynanıyor"


Bilindiği gibi Metekköyü'nde yapılan konutların o dönem imar izni 3 olmasına karşın TOKİ tarafından 4 katlı yapılması gündemi meşgul etmişti. İlçelerde kat sayısının daha esnek tutulması ise kurumun 7 katlı binalar yapmasını sağladı. Temelin sağlam olması şartıyla çok katlı binaların yapılacağı tezi savunuladursun mimarlar odası bu durumdan endişeli... İlgili tüm kesimlerden görüş alınmadan hayata geçirilen kararlarla Düzce'nin geleceği ile oynandığı savunulurken kat arttırımının da bu nitelikte bir karar olduğu uyarısı yapılıyor. Ancak yine uyarılara kulak tıkanmaya devam ediliyor. 15 yıl önce 2 kat kararı ile derin bir nefes alan halka şimdi 7 katlı binalarda oturun deniyor. Bu iki tutarsız karar bir çok soruyu ve deprem gerçeğinin nasıl geri plana itildiğini sorgulamaya açıyor.

Değerlendirilemeyen fırsat!


1999 yılında il statüsüne kavuşan Düzce'nin hala istenilen ölçüde gelişememesinin altında depremden kalma sorunlar yatıyor. Valilik, adliye ve belediye gibi kamu binalarının 10 yıl gibi uzun bir süre sonra yapılması, yıllarca prefabriklerde süren eğitim, hasarlı binalar Düzce'nin kanayan yarası oldu. Hükümetin topyekün 81 ilde başlattığı Kentsel Dönüşüm Projesi, en başta Düzce için büyük bir fırsatken bu fırsat bile değerlendirilemiyor. Bu yasa sonrası sayıları giderek artan, deprem raporu verme ve riskli yapı tespiti yapma hizmetinde bulunan yapı denetim firmalarının kapısını çalan vatandaşların azlığı dönüşümü de yavaşlatıyor. Çoğu ilde hasarlı değil eski binalar için devletten destek sağlanırken, yaşadığımız şehirde deprem kalıntıları başta olmak üzere tehlike arz eden çok sayıda bina yıkılacağı günü bekliyor.



Öte yandan her yıldönümde "Unutmadık, unutturmayacağız" diyoruz, "Ders almalıyız" çağrısı yapıyoruz, sorunlar çözülsün diye sıralıyoruz... Sesimizi duyan var mı?

 

 

Haber: C. Üstüner