Bölgeye has arısı ile arıcılıkta marka olma yolunda ilerleyen ve doğal güzellikleri bünyesinde barındıran Yığılca’nın Hoşafoğlu Köyü’nde tartışmaların gölgesinde kurulan çimento fabrikası hava kirliliğinde Avrupa’da ilk 5, Türkiye’de ise ilk 3’te yer almasının ardından yeniden gündeme gelmişti. Düzce’nin kirlilik sorununu yıllar içerisinde katladığı savunulan yatırıma şiddetle karşı çıkan ancak seslerine kulak verilmeyen yöre halkı tarımın göz göre göre sanayiye kurban edilmesinden dem vurmuştu.

Düzce’nin alanında en başarılı uzmanlarından olan Düzce Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi ve TurkToraks Derneği Çevresel ve Mesleki Akciğer Hastalıkları Çalışma Grubu Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Peri Meram Arbak, hava kirliliği sorunuyla ilgili daha önce yaptığı açıklamalar yeniden gündeme geldi.

Atıkların geniş yayılımına dikkat çekmişti

Yıllarca göğüs hastalıkları alanında önemli çalışma ve araştırmalar yapan Prof. Dr. Peri Meram Arbak çevrecileri ayağa kaldıran yatırımın hem doğa hem de insan sağlığı üzerinde ciddi tehlikeler oluşturduğunu belirtmişti. Prof. Arbak, bu tür sanayi kuruluşlarından çıkan zararlı atıkların yaklaşık 40 km’ye yayıldığını belirterek, Yığılca merkeze 8 km, Düzce iline ise 28 km uzaklıkta olan Hoşafoğlu Köyü’nde yükselen fabrikanın Düzce nüfusunu etkilemesinin kaçınılmaz olduğuna işaret etmişti.

‘Çevre mevzuatına tam uyumluyuz’

Çimento fabrikasına yönelik yöre halkının kaygılarını ve uzman görüşünü içeren haberin ardından YD Madencilik şirketinden açıklama geldi. Yapılan açıklamada, “YD Madencilik A.Ş -Marmara Çimento yasal Çevre Mevzuatına tam uyumlu olarak 2007 yıllında Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’ndan ÇED Olumlu Belgesi ve 2022 yılında Hava Emisyon konulu Çevre İzin süreçlerini tamamlayarak Çimento ve Klinker üretim faaliyetleri sürdürmeye devam etmektedir.” denildi.

‘En az kirlilik yapan ekipmanları kullanıyoruz’

Tesiste en az kirliliğe neden olan ekipmanların kullanıldığı belirtilirken, “Çevreye olan saygıyı ve duyarlılığı temel ilke olarak benimseyen şirketimiz, yatırım sürecinde tercih ettiği Almanya menşeili mevcut en iyi teknoloji ve ekipmanları kullanmaya; kirliliği oluşmadan önleyen, en az kirlilik yaratan, kirliliği kaynağında azaltan sistemleri seçmeye özen göstermiştir. Prosesin ana bacalarının toz ve gaz emisyonu Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından Online Emisyon İzleme Sistemini çevrim içi olarak izlenmektedir. Diğer yandan tesis etrafında rutin çöken toz ölçümleri yapılmaktadır.” dedi.

‘Akademisyenin görüşleri mesnetsiz’

Prof. Dr. Peri Meram Arbak’ın çimento fabrikalarının çevresindeki 40 kilometrelik alana zarar verebileceğine dair açıklamaları da mesnetsiz olarak nitelendirilerek açıklama şöyle sonlandı:

“Kaldı ki İstanbul, Ankara, İzmir gibi metropoller de ve dünyadaki benzer örneklerde şehirleşme ile merkez lokasyonlarda kalmış pek çok çimento fabrikası benzer biçimde, çevre duyarlılıkları, ileri filtrasyon ve inertizasyon teknikleri ile çevre otoriteleri ve bilim insanlarının kontrollerinde sorunsuz faaliyet gösteriyor iken, 40 km etki alanı gibi rakamların herhangi bir dayanağı yoktur, mesnetsizdir.”