Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, parti genel merkezinde düzenlenen AK Parti Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı'nda konuştu.

Düzce’den tam kadro katılım

AK Parti Düzce İl Başkanı Mustafa Keskin, Düzce Belediye Başkanı Dr. Faruk Özlü, İl Kadın Kolları Başkanı Gönül Asuk, İl Gençlik Kolları Başkanı Oğuzhan Küçük ve İl Genel Meclis Başkanı Çiğdem Günal’ın da hazır bulunduğu toplantıda Erdoğan, partinin 20 yıllık geçmişindeki 150. Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı'nı icra ettiklerini belirtti.

“20 yıldır seçimlerden hep birinci çıkmasının sırrı işte buradadır”

Siyasetin istikametinin, hükümet çalışmalarının ana fikirlerinin, illerin meselelerinin işte bu toplantılardaki görüşmelerde, değerlendirmelerde, fikir alışverişlerinde ortaya çıktığını, şekillendiğini, geliştiğini dile getiren Erdoğan, "Bu platformlar, milletin sesinin, nefesinin, beklenti ve dertlerinin en üst düzeyde yankılandığı, duyurulduğu yerlerdir. AK Parti'nin 20 yıldır seçimlerden hep birinci çıkmasının sırrı işte buradadır." diye konuştu.

“AK Parti ve MHP'nin sağladıkları başarının önüne geçemeyeceklerini çok iyi biliyorlar”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Parti'nin kuruluşundan bu yana girdikleri her seçimden istisnasız birinci çıktıklarına işaret ederek, "Yeni yönetim sisteminin bir parçası olan ittifaklarda da yüzde 50'nin altına hiç düşmedik. Şu anda ana muhalefet, muhalefet niye bu kadar yırtınıyor? Niye bu kadar çılgına dönüyor? Çünkü gelecekleri yerin ne olduğunu çok iyi biliyorlar. Onun için de AK Parti ve MHP'nin sağladıkları başarının önüne geçemeyeceklerini çok iyi biliyorlar." sözlerini sarf etti.

"Yeni bir safhaya çıkarmış olacağız"

AK Parti'nin bu başarısıyla dünya demokrasilerinde bu kadar uzun süre, bu kadar yüksek oy seviyesini ve iktidarını koruyabilmiş istisnai örneklerin en başında geldiğinin altını çizen Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"İnşallah 2023 Haziran seçimlerinde hem cumhurbaşkanlığını yeniden kazanarak hem Cumhur İttifakı olarak mecliste çoğunluğu elde ederek, bu rekoru çok daha ileriye taşıyacağız. Biz, bundan 10 yıl önce 2023 hedeflerimizi ilan ettiğimizde mevcut takvime göre seçim yılı 2024'tü. Fakat ilginçtir hala 'erken seçim, erken seçim'. Olmayacak erken seçim, Haziran 2023. Bunlar kiminle yürüdüklerinin farkında değiller. Geçti o, onlar tarih oldu. Öyle 15 ayda bir, 20 ayda bir seçim yapmak, bunlar ilkel kabilelerin işidir. Biz, modern bir yapının, modern bir dünyanın şu anda uygulamalarını ortaya koyan bir partiyiz ve Cumhur İttifakı'yız. Yaşanan gelişmeler seçimleri 2023'e, yani tam da 2023 hedeflerimizle kesişen yıla denk getirdi. Türkiye ve bizim için elbette her seçim önemlidir, her seçim hayatidir."

Dünyanın ve Türkiye'nin içinden geçtiği bu kritik sürecin, 2023 seçimlerini çok daha önemli hale getirdiğini vurgulayan Erdoğan, "Bu seçimleri kazanarak, ülkemizi 2002 Kasım'ından beri kurduğumuz eser ve hizmet altyapısı üzerinde büyük ve güçlü Türkiye'nin inşasında yeni bir safhaya çıkarmış olacağız." değerlendirmesinde bulundu.

"Hepsinin gerisinde bir oyun var"

Gelecek seçim sonuçlarının, vesayetle, ihtiraslı çıkar odaklarıyla, terör örgütleriyle, darbecilerle mücadelenin ötesine geçen, bölgenin ve dünyanın geleceğini şekillendirecek öneme sahip olduğuna işaret eden Erdoğan, salgının tetiklediği küresel siyasi ve ekonomik sistemdeki değişimin, milletle beraber bölgenin tamamı, İslam alemi, Türk dünyası, tüm mazlumlar ve mağdurlar üzerinde ne gibi sonuçlar doğuracağını yakın gelecekteki gelişmelerin belirleyeceğini dile getirdi.

Türkiye'nin 2023 ve sonrasındaki siyasi, insani, ekonomik ve askeri duruşunun bu belirleyici faktörlerin ilk sırasında yer aldığının altını çizen Erdoğan, şöyle devam etti:

"Dikkat ederseniz, ülkemizin son 8 yılındaki hiçbir gelişme kendi tabii mecrasında ortaya çıkmış, siyasi, sosyal, ekonomik vakalara dayalı değildir. Hepsinin de gerisinde bir senaryo, bir kurgu, bir tuzak, bir oyun vardır. Bu süreci yönlendirenlerin Allah'ın yardımı ve milletimizin feraseti sayesinde bugüne kadar başaramamaları, vazgeçtikleri anlamına gelmiyor. Türkiye kendi duruşunu korumakta ve ilerletmekte ısrar ettikçe, kurulan tuzakların çapı ve yol açtığı sonuçlar da artıyor. Bin yıldır bu toprakları vatanı yapmak ve korumak için bedel ödeyen bir millet olarak verdiğimiz bu mücadelenin de gerektirdiği fedakarlıkları yapmaktan çekinmedik, çekinmeyeceğiz. Milletimiz şundan emin olsun ki bu mücadeleyi başarıyla tamamladığımızda kendimiz ve evlatlarımız için yepyeni ve aydınlık bir döneme adım atmış olacağız."

Geçen 19 yılda Türkiye'ye kazandırdıkları tüm eser ve hizmetlerin, okullar, hastaneler, yollar, köprüler, tüneller, barajlar, fabrikalar, savunma sanayisi ürünleri, teknoloji geliştirme çalışmaları ve diğer her şeyin bugünlere, bu büyük atılıma hazırlık için olduğunu belirten Erdoğan, "Şimdi var gücümüzle mücadelemizi vereceğiz, önümüzdeki engelleri aşacağız, tuzakları bozacağız ve inşallah hedeflerimize de ulaşacağız." ifadesini kullandı.

"Her vatandaşımızın kapısına gideceğiz"

Bölgesinin ve dünyanın siyasette sözü dinlenen, üretimi, ihracatı, istihdamı ve ekonomisiyle güçlü, sosyal ve kültürel etki alanı geniş Türkiye'sine iki asırdır hiç olmadığı kadar yakın olunduğunu vurgulayan Erdoğan, şunları kaydetti:

"Sizler işte bu büyük misyonun, işte bu büyük hedefin kendi şehirlerinizdeki uç beyleri olarak sadece bugüne değil, geleceğe de istikamet verecek bir yerde duruyorsunuz. AK Parti, milletimiz tarafından kurulan, milletimizin gösterdiği istikamette, milletimizle birlikte yol yürüyen bir partidir. Yaptığımız her eseri, her hizmeti milletimiz için hayata geçirdik. Yaşadığımız her badirenin üstesinden milletimizden aldığımız destekle geldik, bunun için 2023'e giden süreçte 84 milyon vatandaşımızın her birinin kapısına gideceğiz, elini tutacağız, gönlünü kazanacağız. Onun için yan gelip durmak yok. Çok gayret edeceğiz, çok koşacağız. Şurada bir buçuk yıl kaldı, bunu en iyi şekilde değerlendireceğiz. Unutmayınız bizim boş bıraktığımız her yer, karşımızdakiler tarafından yalan, iftira ve çarpıtmayla doldurulacaktır. Ülkeyi CHP'nin yalanlarına, iftiralarına terk edemeyiz. Türkiye'yi, 'helalleşme' deyip de, haleldar etmeye çalışan, yani bozmaktan, lekelemekten, fesat çıkartmaya çalışmaktan başka iş bilmeyen Kılıçdaroğlu'nun kifayetsizliğine terk edemeyiz. Meydanı bölücü örgütün güdümündeki HDP'ye de, şehit yakınlarına sövmekten başka mahareti olmayan edepsizlere de bırakamayız." (ÖNCÜ HABER/AA)