İlçeye bağlı Çayağzı köyünde oturan evli ve 4 çocuk sahibi Acar, evinin önündeki 2 dönümlük bahçesinde biber, domates, çilek ve marul gibi ürünler yetiştirmeye başladı.

Fındığın yanında alternatif olarak ürettiği ürünleri pazarda satıp çocuklarını büyüten Acar, vaktinin çoğunu bahçe işleriyle uğraşarak geçiriyor.

Toprakla uğraşmayı çok sevdiğini ve merakla yaptığını dile getiren Acar, "Ana gelirimiz fındık olsa da burada her türlü sebze yetiştiriyorum. Bu alana biber, patlıcan, marul aklına ne gelirse ekiyorum." dedi.

 "Verimli, güzel oldu mu sen de merak ediyorsun"

Acar, toprakla uğraşmanın çok güzel bir şey olduğunu ifade ederek, "Bir de verimli, güzel oldu mu sen de merak ediyorsun. Çilekleri, her bir şeyi üretiyoruz. Bunları cuma ve salı pazarlarında satıyorum. Eşimle beraber bu işlerle çok uğraşıyoruz. O da bana çok yardımcı olduğu için merak ediyor, yapıyoruz bu işi." diye konuştu.

Elde ettiği kazançlarla çocuklarını büyütüp okuttuğunu anlatan Acar, "Ürünler sayesinde hepsini okuttum. Bu işlerle birini polis, diğerini öğretmen yaptım, birine iş yeri açtık." ifadesini kullandı.

Gülten Acar, insanların arazileri olduğu halde üretmediklerine işaret ederek, şunları kaydetti:

"İnsanlar üretmiyor. Aslında şu ürünleri yapmaya ne var? Arazileri de var ama kimse hiçbir şey yapmıyor. Köyde yaşayıp bir marulu bile Akçakoca'ya gidip pazardan alıyorlar. Toprağa dokunamazsam hasta oluyorum ben. Toprak benim her şeyim. Toprakla oynamazsam içim rahat etmiyor." (AA)