Kuyumcuzade Bulvarı üzerindeki eski Terminal Kavşağı'na yaklaşık 2.5 yıl önce yerleştirilen "Rabia" işareti heykeli, dün gece saat 22:00 sıralarında çekiciye yüklenerek, Küçüksu Parkı'na götürüldü.

Düzce eski Belediye Başkanı Mehmet Keleş'in tüm tepkilere kulak tıkayarak yaptırdığı heykel, kavşakta sadece 28 ay gibi bir süre kalabildi.

31 Mart Yerel Seçimleri'ni kazanarak başkanlık koltuğuna oturan Başkan Dr. Faruk Özlü, Keleş'in İstanbul Caddesi'nde hayata geçirdiği Nostaljik Tramvay Projesi'ni rayları söktürerek iptal etmesi sonrası rotayı kavşaklardaki heykel ve saat kulesine çevirdi. Eski Başkan Mehmet Keleş'in 'Düzce'nin sembolleri olacak' dediği, yüz binlerce lira harcanarak kavşaklara yerleştirilen Saat Kulesi dün öğle saatlerinde kaldırılırken, Rabia Heykeli ise aynı günün gecesi Küçüksu Parkı içerisindeki nikah salonu önüne konuldu.

Saat Kulesi ve Rabia Heykeli'nin kaldırılması ile ilgili konuk olduğu Öncü TV ekranlarında yayınlanan Kitabın Ortasından programında değerlendirmelerde bulunan Keleş, mevcut yönetime, "Niye kaldırıyorsunuz kardeşim, parasını sen mi ödedin?"



"Düzce’de ölümsüzleştirmek istedik" 

Öte yandan heykelin yerleştirildiği 20 Haziran 2017 tarihinde Öncü Haber’e özel açıklamalarda bulunan Keleş, Eski Terminal Kavşağı’na yapılan ‘Rabia’ heykelinin 15 Temmuz’da yaşanılan darbe girişiminin tekrarlanmayacağının sembolü olduğunu söyleyerek şöyle devam etmişti: “15 Temmuz’da yaşadığımız darbe sendromundan sonra bazı şeylerin artık bu ülkede olamayacağına karşı bazı sembolleştirmelere ihtiyacımız var. Bunlardan birisi Cumhurbaşkanımızın özellikle vurgu yaptığı ‘Tek vatan, tek millet, tek devlet, tek bayrak’ vurgusudur. Bunu da Arapça'da 4 anlamına gelen “Rabia” ile sembolleşti. Biz de onu Düzce’de ölümsüzleştirmek için yapmak istedik. Bu kavşak Rabia işaretiyle özdeşleşmiş olacak. Biz Düzce Belediyesi olarak, mesela 15 Temmuz Parkı’ndaki Konuralp Çeşmesi gibi, bu Rabia işareti gibi her kavşağa, meydana başka bir şey yapıyoruz. Biz gittiğimiz şehirlerde gördüğümüz şeyleri uygulamaya çalışıyoruz. Her caddenin, her kavşağın bir sembolü olsun. İnsanlar bu sembollerle yol tarif edecekler.”