Ömrünü tarıma adayan Düzceli İş İnsanı, A-Z Tohumculuk Yönetim Kurulu Başkanı ve Yüksek Ziraat Mühendisi Ali Uzun, Düzce’nin verimli topraklarının değerlendirilmesi amacıyla hayata geçirdiği Düzce Tarım A.Ş projesinin detaylarını ilk kez “Kitabın Ortasından’ programında anlattı. Çiftçilere ekonomik yönden büyük kazanım olacak proje için Düzce’nin biçilmiş bir kaftan olduğunu ifade eden Uzun, “Bu projede üreticilerimizin kesinlikle satma derdi olmayacak. Yetiştirilen ürünleri Düzce Tarım A.Ş’nin uygulayıcısı olarak biz alacağız. Kendi şirketim de bu projenin finansörü. Biz çiftçilerimizden kesinlikle üretim yaparken, 1 lira para almış değiliz. Yani çiftçileri de finanse ediyoruz” dedi. Uzun ayrıca Tarım A.Ş. hakkında bizzat bilgi verdiği Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı'nın projeye büyük ilgi duyduğunu belirterek, "Sözleşmeli tarım modelini Türkiye’de teşvik ettiklerini, eğer bu projenin Düzce’de başarılı olması durumunda, bu projeyi tüm Türkiye’ye yayacağının sözünü verdi." diye konuştu.

Uzun yıllar Türkiye’nin Akdeniz bölgesi ve yurt dışında tarımsal alanda hayata geçirdiği projeler ile adından sıkça söz ettiren Düzceli İş İnsanı ve Yüksek Ziraat Mühendisi Ali Uzun, Düzce’nin verimli topraklarının tarımsal alanda kullanılması için başlattığı ve Düzceli çiftçilerin üretime dönmelerini sağlayacak Düzce Tarım A.Ş projesi, olumlu sonuçlar vermeye başladı.

Whatsapp Image 2025 05 24 At 12.51.32

Öncü Medya Genel Yayın Yönetmeni Sadullah Ünsal’ın hazırlayıp sunduğu, “Kitabın Ortasından’ programına konuk olan Yüksek Ziraat Mühendisi Uzun, projenin Düzce’de başarılı olması için çalışmalarının devam ettiğini söyledi.

“Türkiye yerli tohumda son 20 yılda büyük atak yaptı”

Öncü TV ekranları ile 100.2 Radyo Öncü ve Radyo Öğüt ortak yayını ile geniş kitlelere ulaşan programda Uzun, Türkiye’nin yerli tohum üreminde güçlü bir ülke haline geldiğini ifade etti. Son 20 yılda yerli tohum üretiminin 10 katı arttığını belirten Uzun, “Türkiye yerli tohumda son 20 yılda büyük bir atak yaptı. Yerli ve milli firmalarımızın üretimi müthiş bir oranla 10 katı arttı. Şu anda tükettiğimiz tohumun yüzde 95’ini kendimiz üretiyoruz. Yüzde 5 bir ithalatımız var. Yani Türkiye, kendi tohumunu üretebilen bir ülke haline geldi” diye konuştu.

“Düzce için 5 – 10 yıl içerisinde bu tip projelerin uygulanması çok geç kalınacak”

PROTOKOLÜN KATILIMIYLA TEMELİ ATILDI
PROTOKOLÜN KATILIMIYLA TEMELİ ATILDI
İçeriği Görüntüle

Düzce’nin depremden sonra verimli tarım arazilerini kaybettiğinin altını çizen Uzun konuşmasını şu şekilde sürdürdü:

“Düzce’de biliyorsunuz yaygın olarak, fındık, şeker pancarı ve mısır üretimi yapılıyor. Biz alternatif olarak yola çıktı. Düzce’nin toprakları önceden çok verimliydi. Yeşil Düzce olarak anılıyordu Düzce. Ama depremden sonra, tarım arazileri konuta ve sanayiye gitti. Yani tarım alanları sınırlandı. Özellikle köylerin mahalle olması ile birlikte, meralarımız başka amaçla kullanıldı. Bu sürekli bu şekilde böyle gidiliyor. Yani bir önlem alınmazsa, önümüzdeki 5 - 10 yıl içerisinde Düzce için bu tip projelerin uygulanması için çok geç kalınacak.”

Whatsapp Image 2025 05 24 At 12.51.33 (1)

“Çiftçiler kazandıkça, projeye talep artacak”

Düzce Tarım A.Ş projesinin, Düzce için biçilmiş kaftan olduğunu söyleyen Uzun, şu ifadelere yer verdi:

“Biliyorsunuz Düzce İstanbul ve Ankara’nın tam ortasında ve ayrıca İSKİ bölgesi. Bu yüzden Düzce’de her türlü tarım yapılamıyor, sınırlı. Yani organik veya yarı organik tarım yapmak zorundasınız. Bizim Tarım A.Ş projemiz de bu iş için tam da bunlara uygun. Yani Düzce bu proje için biçilmiş bir kaftan. Düzceli üreticiler de mısırdan ve şeker pancarından para kazanamıyor. Fakat sebze tarımı birim alanı yüksek verim alma yönünden daha karlı. Yani damla sulama yaparak, son teknolojileri kullanarak, daha yüksek verimler elde edilebiliyor. Bu konuda üreticilerimizi teşvik ettik bizde. İlk etapta 50 kişi toplandık, Tarım İl Müdürlüğü’müzde toplantılar yaptık. Sonucunda 5 – 10 arkadaşımız 5 dönüm ve üzeri araziye sahip olduklarını ve bu yıl üretime başlayabileceklerini söylediler. Biz de bundan 2-3 ay önce çalışmalarımız başladık, tohumlarımızı attık. Şu anda 13 parselde Düzce’de 120 dönüm arazide üretime başladık, ama şu anda 150 dönüme doğru gidiyor. Kademe kademe üretim yaptığımız için ekimlerimizi yaptık ve yapmaya da devam ediyoruz. Bugün bile Çilimli Karaköy’den bir talep geldi. Onları da üretime aldık 14 kişi olduk biz. Gelecek yıl eğer başarırsak, bundan bir şüphemiz yok, bunun 10 katı büyüyeceğini düşünüyorum. Zaten bu yıl bütün talepleri alsaydık, bin dönüm ile başlayacaktık. Ama kendimizi ve bu organizasyonun başarısını görelim, daha sonra çiftçiler kendi istekleri ile bize gelsinler. Zaten bizim Türk tarımında şöyle bir şey var; kimseye zorla bir şey yaptıramıyorsunuz. ‘Çiftçinin aklı gözündedir’ diye bir laf vardır bizde. Yani çiftçi kendi gözleri ile para kazanıldığını kendi komşusundan görecek, yan parselinde görecek ve kendiliğinden talep olacak. O zaman daha iştahlı bir talep olur.”

“Projeye Tarım ve Orman Bakanımız projeye çok ilgi duydu”

Düzce Tarım A.Ş projesini Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı’ya anlattığını ve kendisinin bu projeye çok ilgi duyduğunu dile getiren Uzun, “Bu projede üreticilerimizin kesinlikle satma derdi olmayacak, yetiştirilen ürünleri Düzce Tarım A.Ş’nin uygulayıcısı olarak biz alacağız. Kendi şirketim de bu projenin finansörü. Biz çiftçilerimizden kesinlikle üretim yaparken, 1 lira para almış değiliz. Yani çiftçileri de finanse ediyoruz, bunun ölçeğinin küçük kalmasının sebebi de buydu. Ben 2 – 3 ay önce Düzce Tarım A.Ş projesini Tarım ve Orman Bakanımıza da anlattım. Bu projeye çok ilgi duydu. Sözleşmeli tarım modelini Türkiye’de teşvik ettiklerini, eğer bu projenin Düzce’de başarılı olması durumunda, bu projeyi tüm Türkiye’ye yayacağının sözünü verdi. Yine bu proje için yapacağımız bir tarla gününde, yani festivale benzer bir etkinliğe kendisinin de geleceğinin sözünü verdi. Biz de bunu takip ediyoruz, bakan beyin programına göre burada bir tarla günü yapacağız. Bu projeyi de Düzce üzerinden tüm Türkiye’ye yayacağız. Tarımda sözleşmeli model, Düzce’nin de alışık olduğu bir model aslında. Önceden Düzce’de tütün şirketleri vardı, biliyorsunuz Düzce’de. Tütün şirketleri için ise üreticilerin arazilerinin olması yeterliydi. Firmalar, tütün üreticilerini teşvik ediyordu. Biz de aynı şekilde sebze konusunda bu modeli uyguluyoruz. Biz sözleşmeli bir tarım projesi olan Düzce A.Ş projesini başarılı olması için elimizden gelen her şeyi yaptık ve hatta Düzce’ye Antalya’dan teknik bir ekip de getirdim. Üreticilerimiz de bu projeden çok memnun” açıklamalarında bulundu.

Whatsapp Image 2025 05 24 At 12.51.34

“Önümüzdeki sezon başvurular için bir ölçek belirleyeceğiz”

Önümüzdeki sezon projeye başvurular için bir ölçek belirleyeceklerini kaydeden Uzun, son olarak şunları söyledi:

“Halkımız tarım ile ilgili Düzce’de bir şeyler yapmak istiyor. Devletimizin üreticilere desteği var. ÇKS desteği var, kredi desteği var. Aslında Tarım Kanunu var ülkemizde. Milli hasılanın yüzde 1’i, çiftçiye verilmek zorunda. Kaldı ki devletimiz zaten yüzde 3’e kadar veriyor. Yeterli mi? bu tartışılır sadece. Fakat devletten bekleyerek bir tarım yapmanız mümkün değil. Öncelikle bizim projemiz, devletin desteğini düşünerek yapılmış bir proje değil. Yani özel sektör projesi ve özel bir proje. Fakat devletten de gerekli desteği alacağız. Örneğin, damlama sulama sistemleri döşüyoruz, devletin yüzde 50 sübvanse kredilerine başvuruyor bize üye olan çiftçiler. Eğer sera yapacaksa, Ziraat Bankası’nın sera kredisine başvurabiliyor. Yani biz bir organizasyonuz aslında. Biz bu sene bir model ortaya koyduk. Bu sene başvurma diye bir şey yok. Bu sezon bittikten sonra, eylül – ekim ayı geldikten sonra gelecek sezon için belirli bir ölçek belirleyeceğiz başvurular için. Örneğin; 3 dönüm ve 5 dönüm üzerinde olanlara büyük çiftçiler diyeceğiz. Bu arada da hobi için üretim yapmak isteyenler var. Mesela 500 metrekare bahçesi var, 1 dönüm bahçesi var, onlara da sera yaptırarak, yani birim alanından yüksek verim alarak projemize katılma imkânı sağlayacağız.”

PROGRAMIN TAMAMINI İZLEMEK İÇİN TIKLAYIN

HABER: Savaş ARI