Öncü TV ve 100.2 Radyo Öncü ortak yayınıyla geniş kitlelere ulaşan, Öncü Medya Haber Genel Yayın Yönetmeni Sadullah Ünsal’ın hazırlayıp sunduğu ‘Kitabın Ortasından’ programında, Düzce esnafının sorunları masaya yatırıldı. Programa konuk olan Eski Sanayi Çarşısı esnaflarından Ali Alemdar, yıllardır koltuğu bırakmayan, Düzce Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği Başkanı Mustafa Kayıkcı ve Düzce Esnaf ve Sanatkarlar Kredi ve Kefalet Kooperatifi Başkanı Ertan Taşlı başta olmak üzere oda başkanlarına tepki gösterdi.
“Kayıkcı’nın ilk imza atması etik değil, farklı pazarlıklar mı var?
Ünsal’ın sorusu üzerine Eski Sanayi Çarşısı Kentsel Dönüşüm Projesi ile ilgili değerlendirmelerde bulunan Alemdar, DESOB Başkanı Mustafa Kayıkcı’nın proje ile ilgili ilk imza atmasının etik olmadığını savundu. Esnaftan görüş alınması gerektiğinin altını çizen Alemdar, “En son imza atacak insanlar ilk başta imza atmışlar. Esnaf odası başkanı olarak, esnafların bilgisini almadan ya da esnafı aydınlatmadan böyle bir imza atması, bence etik olmamıştır. Ben burada, farklı bir art niyet arıyorum. Farklı pazarlıklar mı yapıldı da bu imza atıldı? Çünkü bugün Esnaf Odası Başkanı olarak, esnafları toplama imkânı var. Mesaj çekebilir, bir toplantı yapabilir, ‘bir imza atılacak, buna ne diyorsunuz?’ diye esnafların fikrini alabilir. Ama hiçbir görüş almadan bu imzaları atmanın altında ben başka bir şey ararım. Süreç uzun; biz değerlendirmelerimizde, Demir ve Madeni Sanatkârlar Odası Başkanımız Murat Geçici ve Sayın Belediye Başkanımız Faruk Özlü’nün ağzından çıkacak kelimeleri kabul görürüz. Ne derler? Ona göre biz esnaflarla görüşme sağlayacağız. Yani şu anda Sanayi Çarşısı’ndaki esnafın kafası çok karışık. Hatırlarsanız, bir basın açıklaması yapmıştım. Ben sanayinin en güzel yerinde işyeri olan bir esnafım. Açıklamam da şunu söyledim; benim için değil, ben bir sene daha çalışırım, 3 sene daha çalışırım, kenara çekilirim. Gelecek nesil için, benim yerim güzelmiş, çirkinmiş demeden canla ve başla bu sanayinin kalkmasını söylemiştim. Yani Düzce’de oturacak yer yok, araba park edecek yer yok. Şu sanayi de kentsel dönüşüm yapılmasını ifade etmiştim, yine de ifade ediyorum. Ama esnafları da mağdur etmeden.” dedi.
“İnsanlar tedirgin olduğu için işyerine masraf yapamıyor”
Kentsel Dönüşüm Projesi ile ilgili esnafların tedirgin olduğunu ve bu yüzden Eski Sanayi Çarşısı’ndaki işyerlerine masraf yapamadıklarını dile getiren Alemdar, “İnsanlar tedirgin olduğu için işyerine masraf edemiyor. Mesela bir işyerine çatı yaptırsa 20 – 30 bin TL masraf edecek, boya yaptırsa 3-5 bin TL’ye gelecek. Fakat neye masraf edecek bu adam. Çünkü ne olacağı belli değil. Yani vatandaşlar gerçekten tedirgin. Çünkü esnaflarımız gerçekten güzel şartlarda çalışmıyor. İşyerini su basmış, ‘Yaptırsam mı, yaptırmasam mı?’, çatıdan su akıyor ‘Nasıl yaptırayım?’ diye düşünüyor. Yani net bir cevap alamıyor. Şimdi biz ilk başta net cevabı verdik. Yani 100 metrekare yere, 70 metrekare yer diye biz bunu işledik, ama 35 metrekareye düşünce, gerçekten biz mahcup durumda kaldık. Bu sefer bizim hakkımızda da yanlış düşünceye kapılıyorlar. Yani, ‘Neden siz 70 dediniz de, neden 35 metrekareye düştü?’ diyorlar.” diye konuştu
“107 metrekare yapılacak işyerleri kiracılara verilecek”
Proje kapsamında mülk sahiplerine 35 metrekare işyeri verileceğini, Beslenbey Bölgesi’ne yapılacak modern sanayi bölgesinde ise 107 metrekare büyüklüğündeki iş yerlerinden kiracılara verileceğinin altını çizen Alemdar, bu konu ile ilgili yapılan açıklamaların ise çelişki olduğunu savundu.
Alemdar konuşmasını şu şekilde sürdürdü:
"Proje koordinatörü Tunahan İlgün ile ben birkaç kez görüştüm. Bende iyi bir izlenim bıraktı, projelerin nasıl olacağıyla alakalı. Ben Tunahan beyin anlattıklarına, evet katılıyorum. 107 metrekarelik işyerleri Beslenbey’de yapılacak. Şimdi tabii, şehir merkezindeki 100 metrekare ile öbür taraftaki 100 metrekareyi mukayese ettiğin zaman uçuk rakamlar çıkar. Şimdi bu kentsel dönüşüme giren yer yıkılıp da, benim dükkânım 100 metre ise, buradan bana 70 metrekare verecek. Tunahan beyin anlattığı mal sahiplerine değil, kiracılara yönelik. Yani 107 metrekare yapılacak yerler kiracılara verilecek yerler. Peki, mal sahipleri ne olacak? Yani burada konu saptırılıyor. Şimdi ben mal sahibi değilim, kiracı olduğum için bana 107 metrekare yer verilecek. Belediye Başkanımız Faruk Özlü, kendi haklarından feragat etti, eyvallah. Bakanlık da feragat edecek, yüzde 70’i verecek. Bize söylenen buydu zaten. Bizde bunu esnaf arkadaşlara anlattık. Şimdi ne oldu, böyle bir çelişki olur mu?”
“Esnaflar mağdur edilmeden bu proje tamamlanırsa yemin ediyorum Faruk Özlü’nün heykelini ben dikeceğim”
Bu süreçte esnafların mağdur edilmemesi gerektiğini vurgulayan Alemdar, Düzce Belediye Başkanı Dr. Faruk Özlü’ye şöyle seslendi:
“Bu esnaflar gerçekten çok zor şartlarda para kazanan esnaflar. Şartlar ağır, kira bedelleri ağır. Elektriği olsun, suyu olsun, vergisi olsun, gerçekten evine zor şartlarda ekmek götüren esnaf arkadaşlarımız var. Sayın bakanıma buradan sesleniyorum, ‘Sayın başkanım; bakanlık nezdinde kiminle görüşeceksen görüş, bu işi taçlandıracak olan tek kişi sizin olduğunuzu söylüyorum.’ Yemin ediyorum, bu proje kimse mağdur edilmeden tamamlanırsa, Sayın Başkan Özlü’nün heykelini ben dikeceğim. Ben buna söz veriyorum. Murat Geçici Başkanım, bizzat bakan bey ile irtibat halinde, Allah ondan da razı olsun diyorum. Çünkü bu işin mimarı gerçekten, canla ve başla mücadele eden Murat başkandır, biz de buna sonuna kadar destek verdik. Bu yüzden ben bakan beyin bu vatandaşları mağdur etmeyeceğini düşünüyorum.” ifadelerine yer verdi.
“Kendi esnafına selam vermeyen oda başkanının attığı imza benim için muteber değil”
Konuşmasına, esnafla yakın ilişki kurmamak ve gereken desteği verememekle eleştirdiği DESOB Başkanı Mustafa Kayıkcı’ya tepki göstererek devam eden Alemdar, şu ifadelere yer verdi:
“DESOB başkanını sanayide bir sorun, sokakta hiç görülmüş mü, hangi esnafın çayını içmeye gitmiş? Bunu sormak sizin göreviniz. Şimdi sanayi esnafına oradan geçerken selam vermeyen oda başkanının attığı imza benim için muteber değildir. Beni temsil edecek olan adam, pandemi sürecinde çıkıp da ‘Esnaflara can suyu verilecek.’ diye açıklama yapıyor. Biz geri zekâlı mıyız? Biz can suyu verileceğini bilmiyor muyuz? 16 yıldır aynı koltukta oturuyorsun, ne yaptın bugüne kadar? Bu adam Demirciler Odası’nda da 15 yıl başkanlık yaptı. Ya çık bir canlı yayına ‘Şunu yaptım, bunu yaptım.’ diye açıkla. Ben 40 yıldır esnafım, bir şey yapıldığını bilmiyorum.”
“Farklı entrika çeviriyorlar… Bunlar Allah’tan değil, koltuğu kaybetmekten korkuyor”
Yıllardır koltuklarını bırakmayan oda başkanlarını “Bunlar Allah’tan değil, koltuğu kaybetmekten korkuyorlar.” diye eleştiren Alemdar, şunları söyledi:
“Şimdi bizim insanlarımız saf, temiz yani böyle çok güzel insanlarımız var. Öbür tarafta da farklı entrikalar çeviren insanlar var. Şimdi genel kurulda bir listeyi alırlar, bilanço falan yer alır, en sona da dilek ve temennileri koyarlar. Temenni nedir? İlk başta sana mikrofonu vermezler. Neden? Her şey onaylanır, ibra edilir, ama temenni de ister konuş, ister konuşma. İbra etmişsin, her şey bitmiş zaten. Şimdi ilk başta konuşturmuyorlar, bunu da bilinçli yapıyorlar. Neden? Seçimi kaybedecekleri belli. Burada iş divan başkanında bitiyor. Ben, bu yaşıma kadar divan başkanını Sayın Mustafa Kayıkcı’yı gördüm, her kongrede. Ya Allah’tan korkun ya… Bunlar koltuğu kaybetmekten korkuyor, Allah’tan korkmuyorlar. Gidecekse gider ya, o koltuğa yapışmayın ya. Biz de koltuk sahibi olduk, bizde de koltuk vardı, ama yer değiştirdi. Çok değerli arkadaşlarımız aldı görevi. Bugün kongrelerde benim dediğim şey yapılsın, hiçbir oda başkanı kalmaz. Bunu samimiyetle söylüyorum."
“Bizim esnafımız gerçekten sahipsiz”
Ama nedir? ‘Benim adamım olsun, yat dediği zaman yatsın, kalk dediği zaman kalksın.’ Esnafın ödediği aidatları yiyorsunuz siz ya. Ne demek esnafla görüşmem? O zaman o esnaflarımızdan neden aidat alıyorlar? Oda başkanından alsın o zaman aidatı. Esnafla görüşmeyecekse, o zaman senin ne işin var orada. O zaman diyeceksin ki Pazarcılar Odası başkanına; ‘Senin esnaflarının aidatlarını sen ödeyeceksin.’ Ya bu arkadaşlarımız sabahın köründe pazaryerini açıp, emek sarf ediyorlar. Yemin ediyorum; bana bir saat dikil desen, ben dikilemem. Soğukta, kar-kış demeden ne çileler çekiyorlar. Bu insanların hakkını yiyen bu dünyalığı da, öbür dünyalığı da kaybeder. Bizim esnafımız gerçekten sahipsiz.”
“Esnafı savunan değil, kendini savunan bir yönetim var”
Pandemi döneminde MHP Düzce İl Başkanı İlhami Caboğlu’nun esnaf odaları ile ilgili yaptığı, “Oda başkanları gaflet uykusunda” açıklamasını doğru bulduğunu anlatan Alemdar, şu değerlendirmelerde bulundu:
“Ben, İlhami Caboğlu’nu pandemi döneminde yaptığı ‘Esnaf odaları gaflet uykusunda’ açıklamasından dolayı tebrik ettim. Yani birileri çıkacak ve uyuyan devleri uyandıracak. Ama halen uyuyorlar onlar. Neden? Esnafın kalbine dokunamıyorsunuz. Ben esnafım ve mağdurum. Ben kredi çekmek istiyorum, kredi çekemiyorum. Oda başkanlarının bakanlarla görüşüp, bir şekilde altyapıyı hazırlamaları lazım. Ben bunları 8’li çete diye yorumluyorum. Onlar da ortaya çıkacak yakında. Tüm oda başkanlarının değişmesi gerekiyor. Çünkü esnafa dokunamıyorlar, esnafı savunan yönetim yok! Kendini savunan bir yönetim var, kendini düşünen bir yönetim var. Ben Murat Geçici’yi 35 yıldır tanırım. 35 yıldır tanıdığım şahıs bugün yanlış yapsın yemin ediyorum, aynı şekilde yine Murat’a tepki gösteririm. Esnaf mevcut oda başkanlarını istemiyor, çünkü hizmet yok. Esnafın taleplerini yerine getiremiyor. Kendi havalarında dolaşıp gidiyorlar. Ben sanayi çarşısında iş yerimi açmadan önce esnafları dolaşarak çaylarını içiyorum. Onlar bana geliyorlar, işte dayanışma budur. Sen oda başkanı olarak, esnafları sırtında taşıyacaksın. Oda başkanı esnafına selam vermiyor, bu adam o koltukta otursa ne olur, oturmasa ne olur? Bu yüzden değişim şart ve değişecek. Kendisi açıklama yapmadı, ancak ben buradan açıklama yapıyorum; Murat Geçici’yi aday olarak esnaflar istiyor.”
“Ertan Taşlı, kredi veriyormuş, ne demek ya? Babasının parasını mı veriyor”
DESKKOP Başkanı Ertan Taşlı’ya, “Sen esnafları ipotek altına alamazsın.” diye seslenen Alemdar,
“Berber ve Kuaförler Odası Başkanımız Muzaffer Demirel arkadaşımızı ben yakından takip ediyorum. Muzaffer başkanımızın kazanmaması için, ellerinden geleni yaptılar. Ertan Taşlı kredi veriyormuş, ne demek ya, babasının parasını mı veriyor? Bu esnafsa, hak etmişse verecek. ‘Veriyorum.’ derken, evrakları istiyor, kefil alıyor, banka ödeme yapıyor, vatandaşta bankaya ödüyor. Sen esnafları ipotek altına alamazsın. Şimdi yıllardan beri alışılmış şeyler, bunlar artık kabul görmüyor. Yeni gelen esnaf arkadaşlarımız artık bilinçlendi. Kimin ne olduğunu çok iyi biliyor. O yüzden kongrede Ertan Taşlı’nın yuhalanmasını yerinde buluyorum. Çünkü orada talihsiz bir açıklama yapmıştır" açıklamalarında bulundu.
“Evde oturan 2-3 kişiye birbirlerine kefil olup kredi verilmiş mi, verilmemiş mi?”
Ben geçmişte kredi için Esnaf ve Sanatkarlar Kredi Kefalet Kooperatifi’ne müracaat ettim, ama krediyi alamadım. Mercedes arabamın ipoteğini verdim, 10 dönüm fındık bahçesinin ipoteğini verdim, 20 bin TL para alamadım. Peki soruyorum; evde oturan 2-3 kişiye birbirlerine kefil olup kredi verilmiş mi, verilmemiş mi? Bunlar araştırılsın, çıkacak zaten. Ben bunun araştırılmasını talep ediyorum. O makamda oturduğu sürece, bir daha kredi müracaatında bulunmayacağım diye yemin ettim. 20 sene oldu müracaatta bulunmuyorum. İyi ki almadım, eğer alsaydım bana da ‘Sana kredi verdim, susacaksın’ diyecekti. Bana kredi verdiysen, babanın parasını vermedin. Vatandaş çalıştı, alın teriyle kazandığı parayla gitti kredisini ödedi.”
“Mustafa Kayıkcı ölürse, kongrelerde divan başkanı bulamayacağız”
Tekrar sözü DESOB Başkanı Mustafa Kayıkcı’nın odaların genel kurullarında sürekli divan başkanı olmasına getiren Alemdar, “Bunlar sadece medeni cesaret gösterip konuşabilen birkaç kişi. Konuşamayan arkada binlerce esnaf var. Esnaflar, ‘yarın kredi lazım olur, sivri dilli olmayayım’ diye konuşamıyor. Esnaf gerçekten bitik şu anda. Ama benim kimseye ihtiyacım yok, kimseye gebeliğim de yok! O yüzden rahat rahat konuşabiliyorum. Ama herkes ben değil. Ben evrakları yırttım, yemin ettim ve bir daha kredi başvurusu yapmadım. Ben Mustafa Kayıkcı’ya saygı duyarım, oda başkanımızdır. Ama her kongrede divan başkanı olmak etik mi? Her odanın seçimlerinde divan başkanı Mustafa Kayıkcı. Neden? Çünkü çok iyi biliyor işi. Biz bunu yaşadık. Bunlar gerçekten sistematik yapıyorlar. Divan başkanı bir kere şeffaf olmalı. Şimdi Kayıkcı ölürse divan başkanı bulamayacağız, ya. Bunda esnafların suçu yok mu? Evet var, bizde de suç var. Biz esnaflar olarak birlik olacağız ve bu millete faydalı olan başkanları seçeceğiz. Bunun başka alternatifi yok.” ifadelerini kullandı.
Programın tamamını aşağıdaki linkten izleyebilirsiniz:
