Gelecek Partisi Genel Başkanı ve Türkiye Cumhuriyeti’nin 26. Başbakanı Ahmet Davutoğlu, 12 Kasım 1999 Düzce Depremi anma programlarına katılmak için geldiği Düzce’de, ekonomi üzerinden iktidarı hedef aldı.

“Gelecek Partisi’ne ilgi her geçen gün olağanüstü artıyor”

Depremin merkez üssü Kaynaşlı’da düzenlenen mevlit programının ardından basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Davutoğlu, ilk olarak Türkiye genelinde Gelecek Partisi’ne ilginin çok büyük olduğunu söyledi.

Davutoğlu, “Gelecek Partisi’ne Türkiye genelinde ilgi her geçen gün olağanüstü artıyor. Şu zor günlerde, hele ki Koronavirüs salgını gibi zor bir dönemde, medyanın bize uygulamış olduğu ambargoya ve insanların üzerine salınan korkuya rağmen, bir parti ilk defa kurulduktan takriben 10 ay sonra, büyük kongresini gerçekleştirdi. Bu şu demek; En az 41 ilde teşkilatlanma şartını yerine getirdik. Biz 44 ilde kongremizi yaptık ve 70 ilde örgütlendik. İnşallah geriye kalan 11 ilimizde de kısa zamanda örgütleneceğiz. Partimize olağan üstü bir ilgi var. Anket firmalarının bu korku ortamında yaptıkları testler kimseyi yanıltmasın. Türkiye’de yaşanan özellikle ekonomik kriz, yolsuzluklar ve bir çok konuda halkımızı derinden etkileyen sorunlar nedeniyle çok derin bir sosyolojik dalga geliyor. Biz Gelecek Partisi olarak böyle bir umutsuzluk döneminde, halkımıza umut olmaya geldik. Böyle bir karamsarlık döneminde, iyimserlik vizyonu ortaya koyduk. Bundan 2 gün öncede güçlendirilmiş parlamenter sistem önerimizi de halkımıza sunduk.” dedi.

“Türkiye son 4 yıldır çok kötü yönetiliyor”

İktidarın ekonomi politikalarını eleştiren Davutoğlu, şu ifadelere yer verdi:

“Son 5 senede ülkemiz öyle bir yere geldi ki, Düzce de bundan etkilendi. Düzce’ye yatırım yapılamamasının sebebi, ülke kaynaklarının verimli bir şekilde kullanılmamasından kaynaklanıyor. Öyle bir ekonomik kriz yaşanıyor ki ülkemizde, Düzce’nin de içinde olduğu bir kriz bu, görüyorsunuz Merkez Bankasının Başkanı değiştiriliyor, Maliye Bakanı istifa ediyor. Normalde Maliye Bakanının istifası doların değerini yükseltecek iken, terse etki yapıyor. Maalesef 4 yıldır Türkiye’de son derece verimsiz rasyonaliteden uzak bir ekonomik program uygulanıyor. Bunu biz hep söyledik. Ama hep Sayın Cumhurbaşkanı ve Sayın Bahçeli ekonomiyi hatalarla dolu bir şekilde yöneten bir bakanın arkasında durdular. Bu nedenle Türkiye’deki bu krizden onlar da mesuldürler. Biz yapılan iyi işleri tebrik ederiz, yapılan olumsuzlukları açık bir diller eleştiririz. Biz uyardık “Bu ekonomiyi kötü yönetiyorsunuz” diye, şimdi kendileri istifa eden Maliye Bakanının tüm ekonomi programını terk etmeye ve yeni bir yol açmaya çalışıyorlar.”