Öncü Medya Haber Genel Yayın Yönetmeni Sadullah Ünsal, Öncü TV ve 100.2 Öncü radyo ortak yayını Yorumluyorum programında pazartesi, çarşamba ve cuma günleri gündeme dair çarpıcı yorum ve tespitlerini aktarmaya devam ediyor.
Ünsal, programın son bölümünde yurt genelinde olduğu gibi Düzce’de de vaka patlamasına neden olan Omicron varyantı, ‘Zemine zarar geliyor’ gerekçesiyle İstanbul Caddesi’nin tümden araç girişine kapatılması ve bir çay bahçesinde aslı Düzceli olmamakla birlikte bir ara gelerek Düzce’yi yönetmeye çalışan ‘Beyaz Türkler’i masaya yatırdı.
‘Zafer sarhoşluğu hezimete uğratmasın’
Omicron varyantıyla durdurulamaz bir yayılıma giren yeni tip koronavirüs salgınına karşı kurallara dikkat çekmek amacıyla yayına maskeyle çıkan Ünsal, “Maskemizi taktık. Omicron diye bir varyant var. Düzce’de bu çok ciddi rakamlara doğru hızla gidiyor. Özellikle çok dikkat edilmesi gereken, canımız adına, geleceğimiz adına ve insanlara sorumluluğumuz adına dikkat edilmesi gereken bir vaka. Sokaklarda maskesiz dolaşan, çok rahat eden, aşıdan dolayı da gelen rahatlığın biz zafer sarhoşluğuyla hezimete uğramadan herkes tedbirini alsın. Rakamlar çok ciddi boyutta. Lütfen kendiniz, aileniz ve çevredekilerin sağlığı için maske, mesafe ve hijyen kurallarına dikkat edelim.” dedi.
‘Çarşı bu işe karşı’
İstanbul Caddesi’nde her dönemde girişilen yenileme işlerine dikkat çeken Ünsal, “Çarşı bu işe karşı. İstanbul Caddesi bir dünya sıkıntıdan geçti. Mehmet Keleş öyle yaptı, İsmail Bayram böyle yaptı, Dursun Ay şöyle yaptı; en son rötuşu da Faruk Özlü attı. Güzel oldu mu? Birilerine göre çok güzel oldu. Birilerine göre amaca hizmet etmiyor. Herkesin bir hesabı var. Herkesi memnun etmek isteyen kimseyi memnun edemez.” dedi.
Cadde araç girişine kapatıldı: ‘Zemin zarar görüyor’
Kısa süre önce caddenin tümden araç girişine kapatılmasıyla ilgili kararla ilgili de konuşan Ünsal, “Burada 2-3 önce bir karar verildi. Bu karar göre buraya tüm araç girişleri yasaklandı. Buraya girip çıkan araçlar zeminin sağlığını bozuyor ve deforme olmasına neden oluyormuş. Bu daha önceden hesaplanmalıydı. Efendim, Sakarya’daki Çark Caddesi’ne araç girişi olmuyormuş. İstanbul Caddesi’ne akşam ile sabah belirli saate kadar olan araç giriş izni şu anda yok. Çarşı kaynıyor. Çarşı bu işe karşı. Bu işe ortak çözüm bulunmalı. Ufak esnaf kenardan köşeden getirdi diyelim. Burada kasap da var. 350-500 kiloluk hayvan nasıl gelecek? Nasıl taşınacak? Diğer esnaflar ne yapacak?” diye sordu.
‘Esnafın düşünülmediği karar, karar değildir’
Esnafla konuşularak alınmayan hiçbir kararın fayda getirmeyeceğine dikkat çeken Ünsal, “Bir karar verilirken birkaç boyutuyla düşünmek lazım. Nasreddin Hoca eşekten düşmüş de mübareği ‘Ne oldu hocam?’ diye boğmuşlar. Hoca da demiş ki, ‘Eşekten düşmüş bir adam gelsin de ona anlatayım derdimi. İz bilemezsiniz.’ Burada da esnaf olmayan, esnafın derdiyle dertlenmeyen, esnafın halini bilmeyen bir yapıda verilecek bir karar ki bu kesin karar olmasa da şu anda uygulamada, karar değildir. İyi de bir şey değil.” ifadelerini kullandı.
‘Düzce’de köyü olmayan sonradan gelmeler, pazar günü Düzce’yi yönetme peşinde’
Buradan konuyu çarşının karşı olduğu bir azınlığın Düzce’yi yönetme çabasına getiren Ünsal, “Çarşının karşı olduğu bir şey daha var. Pazar günleri Asar Suyu kenarındaki bir çay ocağında bir toplantılar oluyor. Buraya yıllardır Düzce’nin yönetiminde, vakıflarında, siyasetinde, ticaretinde ehil olmuş insanlar geliyor. Hasbihâl ediyorlar. Tabiri caizse Düzce’yi oradan yönetmek gibi, veya yönetilmiş olan tecrübelerin yansıması gibi bir yapı var. İsimlerin detayına gitmeyelim. ‘Çarşı’ diyen var, ‘Beyaz Türkler’, ‘Elitler’ diyen var. Ancak burada enteresan olan bir şey var. Burada oturup Düzce adına, ‘Şu şöyle olsun’ diyenlerin Düzce’de bir köyü yok, mahallesi yok. 50’lerde, 60’larda, 70’lerde, 80’lerde gelmişler. Oradan niye gelmişler, sığınmışlar mı, itilmiş mi bilmiyoruz. Orada oturanların 3-4 akrabası var.” dedi.
‘Yük bizden gitsin, yüce makamlar en iyisini bilirler’
Bur grubun sözcüsü rolüne soyunan Önder Tonyalı’dan bahseden Ünsal, “Hepsi de Düzce’de bir yerlerde. Buranın müdavimlerinden biri de Önder Tonyalı. Eskiden Düzce’yi farklı enstrümanlarla yönetenlerden bir tanesi. Şu anda BELTUR’da. Pazar günü burada aşırılıyor, pişiriliyor, konuşuyor. Önder Ton yalı bunu sözcü gibi etki noktasında etkiliyor. Kimi ne kadar etkiliyor? Yönetmeye mi çalışıyor? Bunları bilmiyoruz. Onun detaylarına da önümüzdeki günlerde konuşuruz. Bugün 3 konudan bahsettik. Bizden yük gitsin. İnsanların derdini, gönlünü ortaya koyalım. Takdir yüce makamlarındır. Onlar en iyisini bilirler.” diyerek programı bitirdi.
