İstanbul’un içme suyu ihtiyacını karşılayan ve yüzde 80’i Düzce Ovası’nda bulunan Melen Çayı üzerinde baraj projesi yapımı kararı alınması, 2008 yılında İSKİ’nin su havzasına dahil edilen Düzce’de yasak ve yaptırım dolu dönemin de başlangıcı oldu.

Tarımdan hayvancılığa, sanayiden tesisleşmeye her alanda Düzce’yi etkileyen ve sancılı bir süreç yaşanmasına yol açan ‘İSKİ kanunları’ olarak adlandırılan yaptırımlara yıllardır yerel yönetimler ses yükseltse de sonuç hüsran oldu.

Uzun süredir devam eden bu sıkıntıların artık son bulması için girişimlerde bulunan Düzce Belediye Başkanı Dr. Faruk Özlü’den sonra MHP Düzce Milletvekili Ümit Yılmaz da mecliste sorunları tek tek sıralayıp hükümet ve vekillere destek çağrısı yaptı.

“Düzce 2008’de İSKİ’nin su havzasına dahil edildi”

Söze Düzce’de İSKİ özel hükümlerinin nasıl başladığını anlatarak başlayan Yılmaz, şöyle konuştu:

“Düzce kendi sınırları içinde doğan ve Karadeniz’e dökülen Melen Çayı ile İstanbul’un çektiği su sıkıntısına çare olarak düşünülmüş İstanbul’a 200 km. uzakta bulunan ilimiz mayıs 2008’de Melen Çayı üzerine kurulması planlanan barajla beraber Melen Baraj Gölü ve su havzası ilan edilerek İSKİ’nin su havzasına dahil edilmiştir. Akabinde çıkarılan yönetmelikler ve özel hükümlerle su havzasının sınırları ve havza içinde uyulacak kurallar belirlenmiştir. Bu çıkarılan yönetmelikler ve özel hükümlerle beraber Düzce’nin yaşadığı sorunlarda başlamıştır.”

Düzce’de yaşanan sorunları tek tek sıraladı

Düzce’de yaşayan ya da Düzce’ye yatırım yapmak isteyenlerin çıkarılan yönetmelikler ve özel hükümler gereği karşı karşıya kaldığı sorunları anlatan Yılmaz, parti olarak çözüm önerilerini de sıraladı.

Yılmaz, “Melen Baraj Gölü özel hükümlerine göre Düzce ilimizin Akçakoca ilçesinin bir kısmı hariç tamamı havza içindedir. Havza içinde kalan toplam 143 çay, dere, göl ve benzeri su kaynaklarının koruma alanlarının tanımı içerisine baraj gölü, göl yeşil kuşaklama alanı, göl koruma alanı, yakın mesafe koruma alanı uzak mesafe koruma alanı 1 ve 2 olmak üzere 6 bölüm girmiştir. Havza içinde kalan alan Düzce’nin topraklarının yüzde 90’ını kaplarken yaşayan nüfusun yüzde 95’i bu su havzası içerisinde yaşamaktadır. Düzce’de yapılan 5 adet organize sanayi bölgesinden Akçakoca da yapılacak olan OSB hariç dördü su havzasında bulunmaktadır. Bu bilgilendirmelerden sonra sizlere İSKİ’nin su havzasında kalan Düzce’de yaşadığımız sorunlardan bazılarını anlatmak istiyorum. Örneğin uzak mesafe koruma alanı 1’de kalan yani bu 143 dereye iki km mesafeye kadar hayvan yetiştiriciliği yapamazsınız, çiftliğiniz varsa kapasite artışına gidemezsiniz. Umka-1 de tarımsal veya hayvansal entegre tesisi kuramazsınız. Yine bu alanda su ürünleri yetiştiriciliği yapamaz, araç yıkama istasyonu dahi kuramazsınız.” dedi.

“Yeni yatırımcı Düzce’den uzaklaştı, mevcut sanayiciler baskı altına alındı”

Anlatımını örneklerle destekleyen MHP Düzce Milletvekili Ümit Yılmaz, özellikle yatırımcıların yüzleştiği zorlukları şöyle aktardı:

“Tarım ve hayvancılığın yanında Düzce’de yaşayan vatandaşlarımızın ve yatırımcıların karşılaştığı sorunlardan bir iki tanesine örnek verecek olursak, Düzce OSB’de yatırım yapmak isteyen sanayici İSKİ tarafından adeta ahret sualine çekilmektedir. Özellikle sanayici atık su deşarjını su koruma kanunu yönetmeliğine göre yapacağını söylese dahi İSKİ tarafından zorluk çıkarılmakta, yatırımcıya ek yükler getirilmekte, bu da yatırımcıyı kalkınmada öncelikli bölge olmasına rağmen Düzce’den kaçırmaktadır. Yeni yatırımcı Düzce’den uzaklaşırken mevcut sanayiciler İSKİ tarafından kontrol bahanesiyle baskı altına alınarak üretim maliyetleri arttırılmaktadır. İstanbul hepimizin bir şekilde bağı olan, 20 milyona yaklaşan nüfusu ile temiz ve sağlıklı içme suyu kaynaklarını geliştirmesi gereken ülkemizin en büyük şehridir. Bizim İstanbul’da yaşayan vatandaşlarımızın suyuna el uzatmak, onları zor durumda bırakmak gibi bir amacımız yoktur. Ancak temsil ettiğimiz şehrimizin haklarını savunmak pek tabii görevimizdir.”

Kanun teklifinin yasalaşması için destek istedi

Parti olarak hazırladıkları kanun teklifinin yasalaşmasının sadece Düzce değil benzer sorunları yaşayan diğer illerin da hakkı olduğunu vurgulayan Yılmaz, konuşmasını şöyle sonlandırdı:

“Düzce olarak beklentimiz İSKİ su havzasında kalan bir bölge olarak, zararımızın tazmin edilmesinin yanında İstanbul’da yaşayan vatandaşlarımıza temiz su sağlanması için vermiş olduğumuz kanun teklifinin yasalaşmasıdır. Kanun teklifimiz su havzası ilan edilen alan içerisinde bulunan belediye, belde, köy, mezra gibi tüm yerleşim yerlerinin su, kanalizasyon, arıtma tesisi, çöp depolama alanlarının tamamının su havzası ilan eden belediye tarafından yapımının ve bakımının sağlanmasını içermektedir. Bu teklif sadece Düzce’nin değil, Düzce gibi, büyükşehirlerin su havzasında kalan tüm şehirlerde yaşayan vatandaşlarının hakkıdır.”