Türkiye’nin en önemli stratejik tarım ürünü fındıkta hasat resmen başladı. Karadeniz bölgesinde 8 milyon insanın geçim kaynağı olan ve Düzce’de de binlerce ailenin ekmek yediği fındıkta beklenen taban fiyat açıklamasıysa halen gelmedi. Bir yandan bahçesinde ürünün toplayan üretici bir yandan da hükümetten yapılacak olan fiyat açıklamasını dört gözle beklerken İYİ Parti Fındık Komisyonu Başkan Yardımcısı ve Düzce İl Başkanı Yunus Özay Er, geciken fiyat açıklaması ve talepleriyle ilgili Öncü Haber’e konuştu.

“FINDIK BİR TÜRLÜ ÜLKE MENFAATİNE YÖNELİK KULLANILAMIYOR”

Fındığın Türkiye’nin en önemli stratejik tarım ürünü olduğuna dikkat çeken ve fiyat konusunda da söz sahibi olması gerektiğini belirten Er, “Fındık gerek bölgemizin gerekse de bölgemizin en stratejik ürünlerinde n biri. Bu stratejik kelimesini son 20-30 yıldır herkes diline pelesenk etmiş durumda. Fakat iktidarlardan bağımsız olarak söylüyorum ben bu kadar önemli bir ürünün bir türlü istenen düzeyde ülke menfaatine kullanılmadığını düşünüyorum. Dünyanın hiçbir yerinde dünya üretiminin yüzde 70’ini elinizde bulundurduğun u bir tekel ürüne fiyat belirlemek, taban fiyat belirlemek gibi bir durum olmaz. Siz ne fiyattan verirseniz piyasa bu fiyattan bu malı almak zorundadır.” dedi.

“BU SENE SÜREÇ CİDDİ ŞEKİLDE AKSAYACAK”

Üreticinin artık fındığını toplamaya başladığı bir dönemde ürünün fiyatını bilmemesini eleştiren Er, “Fındık sadece taban fiyatından ibaret bir politika değil. Fındığın toplanma politikası, depolanma politikası, alım şartları, saklanma şartları en nihayetinde de satışına kadar uzun bir süreç var. Ben bu sene bu sürecin de ciddi aksamalara yer verdiğini düşünüyorum. Geçtiğimiz sene fındığın fiyatı açıklandığı zaman, erken açıklanmasının ne kadar doğru olduğunu, üreticinin elini rahatlattığını ve o günün şartlarında da nispeten iyi bir fiyat olduğunu kamuoyu ile paylaşmıştık. O zaman doğru açıklamaya doğru demenin verdiği bir rahatlıkla, bugün de yapılanın son derece yanlış olduğunu ifade etmekte bir beis görmüyorum.” diyerek bir an önce fiyatların açıklaması gerektiğini belirtti.

“İHRACATÇI REKOLTEYİ BEĞENMEDİ, BAKANLIK TAHMİNİ YENİLİYOR”

Er, “Fındık işçileri memleketimize gelmişken, insanlar tarlalara gelmişken topladıkları ürünün fiyatını bilmemeleri, kadar enteresan bir şey ben düşünemiyorum. Son derece hatalı. Son dönemde ülke idaresinde yapılan pek çok yanlışa eklenen yeni bir yanlış. Ülke idaresi bir bütündür. En ufak bir zafiyet ne yazık ki diğer noktalara da sirayet eder.  Devlet yine toplumun kendisinden beklediği ve üzerine düşeni gerçekleştiremediğini düşünüyorum. Bir malın alıcı belli, satıcısı belliyken fiyatının belli olmaması sadece üreticiyi mağdur eder. İhracatçıyı ya da ihraç edilen ülkedeki tüketiciyi etkilemez. Bu noktada hükümetin bir an önce elini taşın altına koyup bir an önce fiyatı açıklamasını bekliyorum. Bunun sarkmasının sebebi de rekolteyle alakalı. Fındık üretimi yapılan alan aynı, ocak aynı. Her ne hikmetse açıklanan rekolte ihracatçıyı memnun etmiyor. Çünkü rekolte ne kadar yüksek olursa fiyatla ilgili devletin ve üreticinin eli o kadar zayıflayacak.” ifadelerini kullandı.  

“FINDIK FİYATI 35 TL OLMALI, 30 TL’NİN ALTINA DÜŞMEMELİ”

Gıda enflasyonu dikkate alındığında 35 TL taban fiyat açıklanması gerektiğini belirten Er, “Rekoltenin rayına oturtulamaması, tahminin yeniden yapılması ve kanaatimce rekoltenin daha yüksek çıkartılma çalışılması ve fındık piyasasında yaşanan tekelleşme, özellikle İtalyan firmanın monopol yapısı fındık üreticisini bir türlü istenen seviyeye getirmiyor. Fındık üreticisi sanayici değildir. Fındığını satar ve bir senelik ihtiyacını karşılar. Dolayısıyla buradaki baz alınması gereken nokta enflasyondan ziyade gıda fiyatlarındaki artış olmalıdır. Geçen seneki gıda fiyatlarıyla bu seneki gıda fiyatları arasında yüzde 40 artış var. Geçen seneki fiyatın üzerine de bu fiyatı ve refah payını koyduğunuzda 30 TL’nin altına düşmemek kaydıyla biz parti olarak refah payıyla 35 TL açıklanması gerektiğini söyledik. Hükümetten de inşallah somut bir bekliyoruz. Ancak bu geç açıklanmanın telafisi nasıl olur onu inanın ben de bilmiyorum. Fındık üreticisine yazık olmuştur.” cümleleriyle fiyatın belirsiz olduğu her günün üreticinin alın terine gölge düşürdüğünü söyledi.

“GECİKMENİN YANGINLA İLGİSİ YOK, BU BAKANLIĞIN ZAFİYETİ”

Sezon öncesi açıklanacağı taahhüt edilirken taban fiyat açıklamasının halen gelmemesinin nedeni olarak ülkenin güneyinde etkili olan orman yangınlarını gösterenlere de sert çıkan Er, “Yıllardır fındık aynı zamanda hasat edilir. Bu kadar her şeyin net bir şekilde beli olduğu bir sektörde yangın çok büyük bir felaket olmakla birlikte son iki haftanın konusu. Onun bununla alakası yok. Geçen sene ne zaman açıklandığına bakarsak haftalar öncesinde açıklanmış. Ki biz bunu tebrik ettik. Geçen sene yapılan doğrunun bu sene yapılan yanlışla bir alakası yok. Bu tamamen Tarım Bakanlığı’nın göstermiş olduğu bir zafiyettir. Bakanlığın, monopol firmaların ret ile görememesinden kaynaklanması konusudur. Rekoltenin tekrar hesaplanmasının mantıklı bir açıklaması yok.” diye konuştu.

“TÜCCAR OYUN YAPACAK AMA BAKANLIK ÇANAK TUTMAMALI”

İhracatçı birliklerinin dünya tarihinde gerçekleşmemiş rakamları rekolte tahmini olarak açıklamasının da fiyatı düşürmek için yapılan bir oyun olduğunu belirten Er, “Tüccarın üreticinin malını ucuza almak için yaptığı ticari bir oyundur bu. Bu oyun ticarette olur. Tabii tüccarın en tabi hakkıdır o malı ucuza alıp yüksek karar ulaşabilmek. Ama Tarım Bakanlığı’nın buna çanak tutmasını anlamakta hakikaten güçlük çekiyorum. Yarından tezi yok fiyat açıklanması lazım. Her açıklanmayan gün fındık üreticisine zarar verecektir.” diyerek TMO’nun alım kotası ve depoculuk konusuyla ilgili de kamuoyunun aydınlatılması gerektiğini söyledi.

ERBAKAN HOCA’NIN SÖZÜNE ATIFTA BULUNDU

Fındıkta açık ara dünya birincisi olan Türkiye’nin fiyat belirleme politikasının da doğru olmadığını belirterek merhum başbakanlardan Prof. Dr. Necmettin Erbakan’dan bir alıntı yapan Er, “Bir mal üretiyorsunuz. Dünyada tekelsiniz ve fiyatı başkası beliriyor. Bu kesim sizi üst üste rekolte tahminleri yapmaya zorlayabiliyor. Oysa mesele milli bir politika üretilirse şu kadar basit: Fındık bu sene 40 TL. Rekolte beni ilgilendirmiyor. Alırsan alırsın almazsan almazsın. Bir sene devletimiz ayakta durup fındık üreticisinin arkasında durabilirse bu insanlar bu fındığı almak zorunda. Fındık sadece gıdada kullanılan bir ürün değil. Kozmetik sektöründen tutun da ilaç sanayisine kadar birçok alanda kullanılabilen bir ürün. Kalite olarak da dünyanın en kaliteli fındığı bu coğrafyada üretiliyor. Rahmetli Erbakan’ın fındıkla ilgili çok güzel bir sözü vardır. Der ki ‘Eğer bu fındık Türkiye’de değil de İsrail’de üretilseydi eczanelerde hap olarak taneyle satılırdı’ . İşte memleketimize bu vizyon lazım. Yöneticilerimize de bu anlayış ve bu irade lazım. Üreticisini ve kendi menfaatlerini yurtdışındaki bir borsaya ve bir tüccar grubuna devletin teslim etmemesi gerektiğini ve üreticisinin koruması gerektiğini düşünüyoruz.” dedi.

“SAYIN VEKİL 5 TL’YE İMAL ETSİN, BEN 6 TL’DEN ALACAĞIM”

AK Parti Ordu Milletvekili Şenel Yediyıldız’ın ‘Batı’da fındık maliyeti 5 TL’ şeklindeki tepki çeken sözlerini sorulması üzerineyse Er, “Buyursun o zaman biz tarlalarımızı açalım. 5 TL’ye mal ettiği fındığı ben 6 TL’ye almaya hazırım. Çok şaşırtıcı. Bu işler bu kadar basit olarak görüldüğü için yaşanan problemler çıkıyor. Ben sayın vekilimize tarlalar da bulurum, üreticiyle de tanıştırırım. Mümkün mü canım? Olabilir mi? Topum gerçekleriyle kopmayla alakalı bu.” dedi.

“CUMHURBAŞKANI FİYATI AÇIKLADIĞINDA NEDENİNİ SORACAK KİMSE YOK”

Bölge ve il milletvekillerinin fındığı yeteri kadar gündeme taşımadığını ve bun un sistemsel bir sorun olduğunu söyleyen Er, “Gerek bizim milletvekillerimizin gerekse de bölge vekillerinin fındıkla alakalı bir söylemde bulunmaması çok normal. Bu sistemsel bir problem. Başkanlık siteminin neden olduğu bir sorun bu. Çünkü vekiller biliyorlar ki biz ne söylersek söyleyelim doğru ya da yanlış tek merkezden alınan karar uygulanacak. Buna tarım Bakanlığı da dâhil. Fındığın fiyatı cumhurbaşkanı ne derse o. 30 TL derse 30, 25 TL derse 25. Allah korusun sayın cumhurbaşkanı 25 TL açıkladı. Bunun nedenini soracak bir yapı yok.” diye konuştu.