Ramazan ayının gelmesi ile beslenme alışkanlıklarında da değişiklik yaşanmaya başladı. Peki, ramazan ayında sağlık beslenmenin sırları neler? Ramazan ayında diyet yapılabilir mi? Öncü Haber ekibi bu soruların cevabını alabilmek için Düzce Merkez Sağlıklı Hayat Merkezi Diyetisyeni Nidanur Kara’ya mikrofon uzattı. Kara, ramazan ayında sahura kalkmanın önemine dikkat çekerek, iftarın ise 2 aşamada yapılmasını tavsiye etti. Kara, “iftarda kan şekerini dengeleyecek tercihler bizler için çok önemli” dedi.

Ad73D22F 83De 46Ee 9A02 4Ab4F973580B

Düzce Merkez Sağlıklı Hayat Merkezi Diyetisyeni Nidanur Kara, ramazan ayında sağlıklı beslenme ve ramazan diyeti hakkında Öncü TV mikrofonuna önemli açıklamalarda bulundu. Ramazan ayında oruç tutanların beslenme alışkanlıklarının değiştiğini ifade eden Kara, “Biliyorsunuz Ramazan ayında bizim içinde bir değişiklik gerektiriyor. Danışanlarımızın hayatlarında bir değişiklik olduğunda da diyetlerimizde ona göre güncelleyip düzenleme yapıyoruz. Ramazan ayında oruç tutanların beslenme alışkanlıklarının ve yaşam tarzlarının değiştiği bir dönem. Öğün sayılarımız, saatlerimiz, uyku düzenimiz, egzersiz alışkanlıklarımız değişiyor. Bu değişim sürecinde de bizim bağışıklık sistemimiz, metabolizmamızı düşürmeden planlamamız gerekiyor. Ramazan ayında sahur ve iftar şeklinde iki öğün yapabiliyoruz. Bu iki öğün arasında da ihtiyaç halinde bir iki öğün planlıyoruz. İftardaki ve sahurdaki menülerimizin içeriği, iftardan sonra ki sıvı tüketimimiz, ara öğünlerindeki tercihlerimiz sağlıklı bir oruç dönemi geçirmemiz için oldukça önemli” diye konuştu.

“Mutlaka sahura kalkılmalı”

727F8286 Bda7 4Ddf 98F1 6032A0Fd1Ae2

Ramazan ayında oruç tutan vatandaşların mutlaka sahura kalkmalarını öneren Kara, konuşmasına şu şekilde devam etti:

“Ramazan ayında günlük olarak enerji gereksinimlerimiz değişmediği için, bu dönemde de tüm besin gruplarından, yani etimizden, baklagillere, sebzemizden ve meyvemize kadar tüm besin gruplarımızdan dengeli bir şekilde iftarda ve sahurda almayı planlıyoruz. Ramazan ayında mutlaka sahura kalkılmasını istiyoruz. Sahura kalkılmadan oruç tutulduğunda açlık süremiz çok uzuyor, metabolizmamız yavaşlıyor, gün içinde kan şekeri ve tansiyonda düşüklükler meydana gelebiliyor. Günlük beslenmemizin en önemli öğünü kahvaltıysa, ramazanda da en önemli öğünümüz sahur. Biz sahurda kahvaltı yapılmasını öneriyoruz. Tokluk süresini uzatan protein kaynakları, yumurta, zeytin, peynir, yağlı tohumlar, tam tahıllı ekmek, söğüş sebzeler, tercih edilebilir. Bunları yoğurtla ve kefirle destekleyebiliriz. Tabii ki ramazan ayında çabuk acıkma sağlayan ve gün içinde bizleri susatan basit karbonhidrat kaynakları, beyaz ekmek, bal ve reçel gibi besin maddelerini önermiyoruz. Bunların sahurda fazla tüketildiğinde, gün içinde de çabuk acıkmaya, susamaya ve ramazanda kilo aldırdığını gözlemliyoruz.”

“Sahurda ağır yemeklerden kaçınılmalı”

Sahurda ağır yemeklerden kaçınılması gerektiğini belirten Kara, "Sahurda ağır yemekler yenmesini istemiyoruz. Çünkü sindirimde soruna neden olabiliyor. Yemek tercih etmek isteyen danışanlarımıza da daha hafif yemekler; çorba, salata, sebze yemekleri, yoğurt ve tam tahıllı ekmek şeklinde sahur yapmalarını önerebiliriz. Sahurdan hemen sonra uykuya geçilmesini de istemiyoruz. En 25 veya 30 dakika beklenmesini istiyoruz. Çünkü reflü ve sindirim zorluğu olmaması açısından mümkün mertebe hemen uykuya geçilmemeli.” şeklinde konuştu.

“İftarın iki aşamada yapılmasını istiyoruz”

Ramazanda sağlıklı beslenmek için iftarın iki aşamada yapılması tavsiyesinde bulunan Kara, “İftarın biz iki aşamada yapılmasını istiyoruz. Önce hurma ve bir bardak suyla orucumuzu açıp, çorba ve salata ile devam edip, 10 ve 15 dakika ara verdikten sonra, iftarın ikinci kısmına geçilmesini öneriyoruz. Neden ara veriyoruz? Çünkü uzun süre aç kalan bir midemiz var. Midemizi yormamak, hazımsızlık yaşamamak ve kontrollü beslenmek adına o arayı vermenizi öneriyoruz. İftarımızın ikinci kısmında da ana yemekte et veya sebze yemeği, yanında salatamız, yoğurdumuz, ayranımız ve tam tahıllı ekmeğimizle akşam yemeği gibi iftarımızı yapabiliriz. Ramazana özel olan pide konusuna gelecek olursak, pideyi de porsiyon kontrolüne dikkat ederek, ortalama bir iki avuç içi kadar ekmek yerine ramazan ayında tüketilebilir. Tabii iftarda kan şekerini dengeleyecek tercihler bizler için çok önemli. Yani pide yerine tam tahıllı ekmek tercih etmek, pirinç yerine bulgur pilavı tercih etmek daha sağlıklı tercihler olacaktır” açıklamalarında bulundu.

HABER: Savaş ARI

KAMERA: Zeki AŞIKOĞLU