Düzce Merkeze bağlı Gölormanı köyünde yaşayan Salim ve Halime Duman çiftinin dört yıl önce doğum esnasında oksijensiz kalmasından dolayı kas hastası (Serebral palsi SP) olarak üçüncü çocukları Emir Duman dünyaya geldi. Bu durumun doktor hatasından kaynaklandığını iddia eden anne Halime Duman, çocuğunun tedavisinde çok zorlandıklarını, kendilerine verilen bakım parasının yetersiz kaldığını aktararak, “Bize bakım parası olarak bir imkân tanıyor ve bu parayla her şeyi yapın diyor. Fakat bizim çocuklarımız özel bir çocuk ve tedavileri çok zor. Bu durum bir doktor hatası fakat doktor hatası olduğu bile kabul edilmiyor. Doktorumuz devlet kapsamında olduğu için koruma altına alındı. Ben doktoru mahkemeye de verdi, süreç de devam ediyor.” şeklinde konuşarak “Benim çocuğumun başına gelen şey bir başkasının başına gelmesin” dedi.

Sesinin duyurulmasını ve çocuğunun tedavisi için kendisine yardım edilmesi çağrısında bulunan anne Duman Öncü Haber mikrofonuna yaşadığı sıkıntıları anlattı.

“Bizim çocuklarımız özel bir çocuk ve tedavileri çok zor”

Çocuğunun bu halde olmasında doktor hatası olduğunu ve doktorun bunu kabul etmediğini belirten anne Duman, “Bizim çocuklarımız özel bir çocuk ve tedavileri çok zor. Bu durum bir doktor hatası fakat doktor hatası olduğu bile kabul edilmiyor. Doktorumuz devlet kapsamında olduğu için koruma altına alındı. Ben doktoru mahkemeye de verdim, süreç de devam ediyor. Neden verdiğim konuşa gelecek olursak, benim çocuğumun başına gelen şey bir başkasının başına gelmesin. Çünkü bu durum çok zor bir şey. Ben ailesi olarak çok zorluk çekiyorum. Benim çocuğum şu anda üç yaşında ve şu an yaşıtları gibi hareket edemiyor. Biz bunun için devletin her türlü imkanlarından faydalanmak istiyoruz ama devlet bize belirli bir imkân tanıyor. İşte o da 90 seans fizik tedavi veriyor, sigortadan yararlanmamızı söylüyorlar ben çocuğumu hastaneye getirebilmek için saatlerce telefon başında bekliyorum. Bu çocuk dünyaya gelirken bu durumu kendi seçmedi.” diye donuştu.

“Doktor hatasını kabullenmiyor”

Türkiye’de birçok imkân varken biz neden kullanamıyoruz? diyerek Öncü Haber mikrofonuna dert yakınan Duman, “Benim durumumda olan binlerce insan var ve ben sesimizi duyurmak istiyorum.  Doktor koruma altına alınıyor, doktor hatası değil deniliyor ve doktor da hatasını kabullenmiyor.  Bu çocuk oksijensiz kaldıysa, bu durum doğum esnasında gerçekleşen birtakım aksiliklerden kaynaklandı. Ben doktoruma önceki doğumlarımda yaşadığım sıkıntıları anlatmama rağmen ban her şey normal dedi ve yasalara göre hareket etti. Yasaya göre hareket etti fakat bu çocuk böyle olmak zorunda kaldı.” diyerek çocuğunu bu halde bırakmak istemediğini belirtti.

“Devlet doktoruna para veriyorum özel muayene oluyorum”

Koronavirüs salgınından dolayı kendisine sürekli olarak ameliyathanelerin kapalı olduğunun söylendiğini belirten anne Duman, “Ameliyathanelerin kapalı olmasından dolayı ameliyatlarımız aksıyor işte ben doktorumuza gittiğimizde devlet doktoruna para veriyorum özel muayene oluyorum ama doktor bana ameliyat sırası veremiyor.  Bu çocuğun pandemiyi bekleyecek hali yok.  Zaten doğum esnasında bir sorun yaşamış, bir sene tedabi kaybı demek tekrardan sil baştan demek. Olması gereken tedaviyi olduramıyorum ve ameliyat kısmında sıkıntı çekiyorum.  Fizik tedavisinde de oldukça sıkıntı yaşıyorum sigorta var diye hiçbir şey olmuyor. Biz sigortayla hiçbir şey yapamıyoruz. Sürekli olarak özele gitmek zorunda kalıyoruz.” şeklinde konuştu.

“Fizik tedavisi için de mi özel hastaneye gideceğim?”

Devlet hastanesindeki yoğunluk ve salgından dolayı ameliyat sırası alamayıp özel hastanede çocuğunu ameliyat ettirdiğini aktaran Duman, “Ben çocuğumu 2 kere ameliyat ettirdim ikisini de kendi imkanlarımla yaptırdım. Çocuğum botoks ve kas ameliyatı oldu ve bu ameliyatlar özele giderseniz çok pahalı ameliyatlar. Bunların medikal eşyaları da çok pahalı. Bu çift aşamalı bir ayakkabı ve bunların tanesi iç dış olduğu halde 3 bin lira diyorlar ve ben çocuğun ayakları büyüdüğü taktirde almak zorundayım. Kendi imkanlarımla aldım bunu. Sırtında bulunan kaslarına yapıştırmak için bir bant var sadece ona 200 lira para veriyorum.  Ben bunları sürekli olarak kullanıp tekrardan çocuğumun fizik tedavisi için de mi özel hastaneye gideceğim?” diyerek tedavi masrafları için artık bir çözüm yolu bulamadığını aktardı.

“Sesimizin artık duyulmasını istiyorum”

Emir’in şu anda yüzde 90 engelli raporu olduğunu ve tedavisi için artık sesinin duyulmasını isteyen Duman, “Ben kendi imkanların doğrultusunda çocuğumun tedavisinin peşindeyim. Türk vatandaşı olarak gerçekten bu şekilde yaşamak bizim için çok zor. Ben burada sadece kendim için konuşmuyorum. Bizim çocuklarımız özel çocuk.  Benim gibi niceleri var bu şekilde ben sesimizin artık duyulmasını istiyorum. Bizim sesimizi duyan kimse yok.” diyerek yaşadıkları sıkıntılardan dert yandı.

Çocuğunun çok uzun süre fizik tedavi görmesi gerektiğini aktaran Duman, “Devletten bu şekilde bir fizik tedavi hizmeti alamıyoruz. Ben kendi imkanlarım dahilinde özelde bu fizik tedavi masraflarını karşılayıp yaptıramam yani. Çocuğum 7 ayda bir ameliyat oluyor.  Bu ayın sekizinde bir operasyon geçirdi ve dikişlerini daha yeni atıyor.   Biz her gidişimizde 10 bin lira para harcıyoruz. Bu ameliyat masraflarını sigorta karşılaması gerekiyor fakat sigortadaki doktor hasta yoğunluğundan dolayı bize gün veremiyor. Bu durum ne zamana kadar böyle gider bilemiyorum.” dedi.

“Çocuğumuzun tedavisinin peşindeyiz”

Eşinin fabrikada bir işçi olduğunu ve çocuğunun tedavisi için hayvancılık yapıp toplu para elde etmeye çalıştıklarını aktaran anne Duman, Hayvancılıkla uğraşıyoruz ama biliyorsunuz hayvancılıkta da hep para gidiyor.  Biz toplu olarak bir şekil yapalım da çocuğumuzun tedavi masraflarına kullanalım diye uğraşıyoruz. Evimizin halini de görüyorsunuz, benim mutfağım da yok hiçbir şeyim yok. Evimizin tadilatını bile yaptırmıyoruz çocuğumuzun tedavisinin peşindeyiz. Bu seferki ameliyatında ise eşten dosttan yardım aldım. Bunu inkâr edemem. Biz bu hastalıkla üç seneden beri uğraşıyoruz ki bir insanın maaşla çalışıp bu tedaviyle baş edeceğine inanmıyorum. Çünkü çok zor, tedavisi ve medikal eşyaları da pahalı. Dışarıda gördüğünüz örümcek arabası iki uçuk bin lira. Hep para hep para. Parasından geçtim, devletin imkanlarını bize kullandırsalar bize oda yeter. En azından 3 ay değil de bize 5 ay bu fizik tedaviyi kullandırsınlar. Bu çocuğun hastalığı 3 ayda düzelebilecek bir hastalık değil.  Bu çocuk 3 ay fizik tedavi alpta kalkıp yürümesini hiç kimse beklemiyor.” şeklinde konuştu.

“Doktorları kötülemek için konuşmuyorum”

Emir’in en son fizik tedavisinin üzerinden iki ay geçtiğini ve halen daha hastaneden fizik tedavi için bir haber beklediklerini aktaran anne Duman, “Operasyona gitmeden önce devlet hastanesinde ki doktorumuza bilgi verdim, biz ameliyata gireceğiz ameliyattan sonra çocuğumun yoğun bir şekilde fizik tedavi görmesi lazım dedim. Gittiğim halde beni tekrardan çağırdılar. Çocuğumun ayağı ameliyatlı olarak gittim ama halen daha bir cevap alamadım. Bugün 4 defa aradım açmıyorlar. Çok zorlanıyorum yani. Geçen seni ameliyattan sora fizik tedavi olabilmesi Araştırma Hastanesiyle, Muncurlu Hastanesi arasında gittim geldim ki çocuğuma fizik tedavi alabilmek için. Rapor veremiyorlarmış. Neymiş, rapor veremiyorlarmış Sağlık Bakanlığı’nın çıkardığı böyle bir yasa varmış. Ben devletimizin böyle bir yasa çıkartacağına inanmıyorum yani. Ben doktorları kötülemek için konuşmuyorum. Biz bu konuda mağdur oluyoruz. Lütfen bizi ve bizim gibileri anlasınlar. Tamam şu anki hastalık çok kötü ama benim çocuğumun da ömürlük bir hastalı var. Ne kadar tedavisi düzgün olursa benim çocuğumun iyileşme imkânı o kadar çok olur.” diyerek hiçbir zaman ümidini kaybetmediğini ve kaybetmeyeceğini belirtti.

“Anne karnındayken hiçbir sıkıntısı yoktu”

Hamilelik esnasında yapılan kontrollerde çocuğunun hiçbir sıkıntısı olmadığını, ne olduysa doğum esnasında olduğunu vurgulayan anne Duman, “Çocuğumun doğum esnasında oksijensiz kalıpta şu duruma düştüğünü öğrendiğim günden beri inanın benim de psikolojim bozuldu.  Kendi tedavilerimi bile yaptıramıyorum, çünkü çocuğumun tedavisinin peşindeyim. Doktor bile hatasını kabul etmiyor. Bu çocuk anne karnındayken hiçbir sıkıntısı yoktu. Hiçbir engeli yoktu, ben düzenli kontrollerime gittim, yapılması gereken her şeyi yaptım.  Doğum sırasında benim çocuğum nefessiz kalıyor ve beyninde kaslarını kontrol eden bir hücresi ölüyor ve benim çocuğum bu hale geliyor.” dedi.

Çocuğunun yürüyebileceği umudunu hiç kaybetmediğini söyleyen anne Duman, “Çocuğum 4 yaşına girecek 4 yıldan beri kendi imkanlarımız doğrultusunda tedavisini yaptırmaya çalışıyorum. Lütfen sesimizi duysunlar. Belki bir umuttur kalkar yürür umudunu taşıyorum. En azından kendi temel ihtiyaçlarını karşılar” şeklinde konuştu.

“Her şeyde maddiyat öne çıkıyor”

Anne Duman, çocuğunun bir dizi geçirdiği operasyonlar sonrasında az da olsa hareket etmeye başladığını belirterek, “Emir kademe kademe operasyon geçirecek. Emir geçirdiği operasyonların da etkisiyle az da olsa hareket etmeye başladı. İmkânım olsa da daha fazlasını yaptırsam. Ama devletin vermiş olduğu imkanları kullansam bana oda da yeter. Operasyonun peşinden yoğun fizik lazım. Yok ama nerede? Ben her ay 4 bin lira verip de özele getiremem olsa şimdi getireyim ama yok. Zaten olan parayı ameliyatına harcadım. Şimdi biraz para biriktireceğim de fizik tedavisi yaptıracağım. Bize bakım parası veriyorlar ben onu biriktireceğim de fizik tedavisini yaptıracağım. Ama bu çocuğun temel ihtiyaçları da var.  Bu çocuğun zaten günlük ihtiyaçları var. Ben haftada iki gün rehabilitasyona gidiyoruz. Her şeyde maddiyat öne çıkıyor.” diyerek bir kez daha maddiyatın ellerini kollarını bağladığını aktardı.  

Anne Duman son olarak, çocuğunun tedavisi için sesinin duyulmasını isteyerek, “Biz ada 4-5 bin lira bulup ne fizik tedavisini yaptırabilirim nede yedi ayda bir 10 bin lira bulup ameliyat yaptırabilirim.” dedi.

HABER: MUSTAFA KİLELİ