Orta Asya'dan göç ederek Düzce'nin Akçakoca ilçesine yerleşen Türk boylarına ait yöresel "Melengücceği tatlısı"nı evinin mutfağında yaparak tatlıseverlerin beğenisine sunan Rukiye Bilgin, unutulmaya yüz tutmuş lezzeti gelecek nesillere aktarmayı hedefliyor.

Türk Patent ve Marka Kurumu tarafından 2017 yılında coğrafi işaretle tescillenen tatlının yapımını babaannesinden öğrenen Bilgin, yöresel lezzeti Akçakoca ilçesindeki evinin mutfağında hazırlıyor.

Asırlardır damakları tatlandıran Melengücceği tatlısı, manda veya inek sütü kaymağından elde edilen ve bölgede "dartı" olarak adlandırılan iç malzemenin yufkayla harmanlanmasının ardından şerbetlenip servis ediliyor.

Lezzeti ve besleyici özelliğiyle dikkati çeken tatlı, özellikle ramazan ayında ve bayramlarda talep görüyor. Son yıllarda unutulmaya yüz tutan tatlı, Bilgin'in yanı sıra yöredeki diğer kadınların eliyle geleceğe taşınıyor.

"Hamur işi yapmayı çok severim"

Rukiye Bilgin, Melengücceği tatlısının yapımını atalarından öğrendiğini ve yöresel lezzeti tanıtmaya çalıştıklarını söyledi. Tatlının yapımını babaannesinden öğrendiğini aktaran Bilgin, "Annem de çok yapardı. Hamur işi yapmayı çok severim." dedi. Bilgin, 12 yıldır bu işi yaptığını belirterek, daha önce işlettikleri imalathaneyi kapattıklarını, tatlının yapımını evde sürdürdüğünü anlattı.

Yöresel lezzete yoğun sipariş

Tatlının beğenildiğini dile getiren Bilgin, "Siparişlerimiz yoğun oluyor. Çevre il ve ilçelerden siparişler geliyor. Gayret edip yetiştirmeye çalışıyoruz, yardımcım var yanımda. Özellikle ramazan ayında daha çok tercih ediliyor. Balık lokantaları, oteller istiyor veriyoruz. Ramazanda yoğunluk biraz farklı oluyor. Akçakoca'mıza ait bir lezzet, aynı zamanda tescilli bir ürün. Bizler de tanıtmaya çalışıyoruz elimizden geldiğince ve çok beğeniliyor. Biz de yapıyoruz, müşterilerimizi memnun etmeye çalışıyoruz." diye konuştu.

Bilgin, Melengücceği tatlısının nasıl hazırlandığına ilişkin şu bilgileri paylaştı: "Bir bardak sıvı yağ, bir bardak süt, bir kaşık sirke, 3 yumurta ve kabartma tozuyla yapılabilir. Önce hamuru yoğuruyorum. Daha sonra 'pazı' dediğimiz hamurumuzu üçe bölüyorum ve onları açıyorum. Açtıktan sonra kaymaktan yapılan bir 'dartı'mız var. O dartıyı sürüp hamurumuzu kıvrıyorum, büzüp tekrar açıyorum. Böylece kızarmaya hazır hale geliyor. Kızartıp servis ediyoruz."

Asırlara dayanan yol azığı

İbrahim Bilgin de eşinin elinin lezzetli olduğunu belirterek, "Eşim yöresel ürünlerde çok beceriklidir. Çok güzel yapar. Hem biz hem de misafirlerimiz onun elinden lezzetleri tadıyoruz. Bundan mutluluk duyuyoruz." dedi.

Bilgin, "Melengücceği tatlısının geçmişinin asırlara dayandığını aktararak, "En büyük özelliği ise besleyici ve doyurucu olması. Uzun süre dayanıklı olduğu için yol azığı olarak kullanılan bir yiyecek." ifadesini kullandı.

AA