Bütün planlarını 14 Mayıs’ta kesin galibiyetle sonuçlanacağı senaryo üzerine kurgulayan Millet İttifakı, seçimin 2. Tura kalmasıyla birlikte, vicdanları sızlatan davranışlar sergiliyor.
YAPTIKLARI YARDIMLARI GERİ İSTEDİLER
Seçim gecesi, Deprem bölgesinden Cumhur ittifakı lehine tercih yaptığını gözlemleyen Millet ittifakı destekçileri, bütün ülkeyi yasa boğan, 11 ilimizde ciddi bir yıkıma neden olup 15 milyon vatandaşımızın etkilenmesine neden olan deprem sonrası yaptıkları yardımları geri istemeye başladı.
CHP’Lİ BELEDİYE DEPREMZEDELERİ KAPI DIŞARI ETTİ
Vicdanları sızlatan bu gelişmelerin üzerine CHP’li Tekirdağ Büyükşehir Belediyesi öfkesine hâkim olamayarak olayı daha dramatik bir boyuta taşıyıp, depremzede vatandaşlara sağladığı barınma yardımını kestiğini açıkladı.
DEVLET DEPREMZEDELERE SAHİP ÇIKTI
Alınan bu kararla başta depremzede vatandaşlar olmak üzere bütün ülkeye bir deprem daha yaşatan CHP’li Belediyenin bu tavrının ardından İçişleri Bakanlığı devreye girdi.
İçişleri Bakanlığı Tekirdağ Valiliğine gönderdiği talimatla; CHP’li Tekirdağ Büyükşehir Belediyesi tarafından Cumhur İttifakına oy verdikleri gerekçesiyle kapı dışarı edilen Depremzedelerin bundan sonraki süreçte Valilik himayesine alınacağını duyurarak: “depremzede vatandaşlarımızın bütün ihtiyaçları, istedikleri kadar karşılanacaktır. Süre sınırı olmaksızın istedikleri kadar kalabilirler. Bütün masraflar İçişleri Bakanlığı tarafından karşılanacaktır” ifadelerine yer verildi.
BU TAVIR AKILLARA VAN DEPREMİNİ GETİRDİ
CHP’li Belediyenin vicdanları sızlatan bu tavrı, Van Depreminin ardından Vanlı vatandaşlar tarafından dönemin Başbakan’ı Recep Tayyip Erdoğan’a “7,2 yıkamadı sen mi yıkacaksın TC Devleti” yazılı provokatif pankartların açılmasına rağmen Erdoğan’ın kendilerine kucak açarak 2 yılda Van’ı tekrar inşa etmek için bütün imkânlarını seferber ettiği günleri akıllara getirdi.
Konuya ilişkin katıldığı CNN Türk Canlı yayınında değerlendirmelerde bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, biz yardımlarımızı siyaset için değil samimiyetle yaptık diyerek şunları söyledi;
“Bekledikleri oyları alamadıkları için bir daha buralara destek, yardım vs. yok gibi ifadeler. Biz kampanyamızı samimiyet, hakikat, kardeşlik üzerine kurduk. Milletimize karşı da daima samimi ve dürüst olduk. Yalan söylemedik. Yapamayacağımız işleri asla vadetmedik. Özellikle milletimizin aklını, irfanını, basiret ve ferasetini hiçbir zaman hafife almadık. Seçim meydanlarında verdiğimiz tüm sözlerin arkasındayız. İnşallah 28 Mayıs’tan sonra milletten yetki aldıktan sonra hepsini tek tek hayata geçireceğiz. Tabi muhalefetin adayıyla ilgili yaptığımız eleştirilerin doğruları da teyit edildi. Bunun yanında seçimin sosyal medyada estirilen sahte rüzgârlarla değil meydanlarda ve sandıkta kazanılacağı görülmüş oldu. Milletimiz ayrıca kumpas ve kaset siyasetini de reddettiğini göstermiştir.”
