17 Ağustos Marmara Depremi'nin 16. Yıldönümüne girilirken;  87 gün arayla acı, yıkım ve kederi iki kez yaşayan Düzce’de “depreme hazırlıklı mıyız” sorusu hala gündemde. Düzce'de özellikle kent merkezinde yoğunlaşan yapılaşma, hala deprem enkazlarının ve hasarlı binaların mevcut olması, merkezde kat imar izni 2 iken 4 kat ve daha fazlasına izin verilmesi zaman zaman eleştiri konusu oluyor.
ÖNCE ALLAH SONRA YALLAH DİYORUZ
17 Ağustos Marmara depreminin 16. yılında depremlerde kayıplar veren Düzcelilere, “17 Ağustos size ne hatırlatıyor” diye sorduğumuzda içleri cız ediyor…
 Düzce halkı depremi unutmanın yanında gerekli dersin alınmadığını da savunuyor…  Bazı vatandaşlar, “deprem olduğunda Allah Allah diyoruz sonra yallah diyoruz…” şeklinde ilginç benzetmelerde bulunuyor.
Tabi bunun yanında depremi çoktan unutan vatandaşlar da yok değil…
Vatandaşlar, depremden sonra yerle bir olan Düzce’nin yeniden yapılaşma sürecinde eline geçen fırsatı iyi değerlendiremediğini savundu.
Depremin ardından kalıcı konutlar mevkiine kaydırılmak istenilen şehir merkezinin ise yeterli gelişim gösteremediği görüşünde olanlar da vardı.
YÖNETİCİLER DERS ALMADI
Görüşlerini aldığımız Düzceliler, “Vatandaş ders aldı mutlaka da, yöneticiler alamadı. 16 yıl olmasına rağmen unutturmamak için elinden geleni yapıyor. Hala metruk binalar duruyor, hala cadde ve sokaklar düzeltilmedi. Bugün aynı deprem olsa aynı sıkıntılar yeniden yaşanacak. Depremden sonra bir düzenleme yapılır, hiçbiri yapılmadı. Bir sokak bir cadde açalım yok. deprem olmasına rağmen, fırsatı değerlendiremedik. Eski dar yollar aynı kaldı. Deprem işe yaramadı. ”dedi.
Vatandaşların büyük çoğunluğu depremin izlerinin silinemediğini savunsa da birkaç vatandaş Düzce’nin depremden sonraki gelişiminden memnun gözüktü.
Halkın görüşlerinin aldığımız röportajlarımızda bazı vatandaşlarımızın asıl derdinin depremden çok geçim derdi olduğu görüldü.
Genel olarak baktığımızda Düzceli vatandaşların depremin izlerinin silinmesi için idarecilere daha büyük görev düştüğünü vurguladı.