Kurulduğu günden beri Düzce'nin gelişmesi için faaliyetlerine devam eden Düzce Kalkınma ve Tanıtma Vakfı, özellikle Düzce Üniversitesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi'nin yapımında yaptığı çalışmalarla adından sözettirmeye devam ediyor. Vakfın yaptığı çalışmalar ise bazı basın kuruluşlarında olumsuz şekilde Düzceliler'e aktarılırken bu konuda Düzce Kalkınma ve Tanıtma Vakfı Başkanı Önder Tonyalı açıklamalarda bulundu.

“Büyük çaba harcamaktayız.”

Son zamanlarda Düzce Üniversitesi'nin gelişmesi konusunda büyük çaba harcadıklarını söyleyen Tonyalı, “1993 Abant İzzet Baysal Üniversitesi'nin kurulmasının ardından Düzce'deki fakültelerin kalkınması ve gelişmesi amacıyla kurulan Düzce Kalkınma ve Tanıtma Vakfı'nın kuruluşundan bu yana, çeşitli kademelerde Yönetim Kurulu Üyeliği ile Düzce'de fakültelerimizin gelişmesi ve kalkınmasında büyük katkı sağladığımız, bugün de başkanlığını yaptığım Düzce Kalkınma ve Tanıtma Vakfı'nın, 2006 yılında Düzce Üniversitesi'nin kurulmasında Düzce halkı ile birlikte büyük çabalar sarfettik ve Vakfımızın Düzce'ye mal olan içinde çok değerli insanların görev aldığı kişilerle birlikte Düzce Üniversitesi'ni gelişmesinde büyük çaba harcamaktayız.” şeklinde konuştu.

“Düzce'nin gayretleriyle sağladık.”

Çalışmalar konusunda da bilgiler veren Vakıf Başkanı Önder Tonyalı, çalışmalarda tüm Düzce olarak hareket ettiklerini vurguladı. Tonyalı, “Çalışmalar doğrultusunda bir kaç örnek vermek gerekirse, 2010 yılında açılması planlanan Düzce Üniversitesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi, vakfımızın Valimizin, milletvekillerimizin, ve değerli Düzce halkının büyük gayretleri ile "Bir Oda da Senden Kampanyası" adı altında 1,5 milyon TL'ye yakın harcama yapılarak hastanenin kısa sürede açılmasını sağladık. Halen kampanya doğrultusunda çalışmalar devam etmektedir. Sürekli halktan yardım toplamak yerine vakfın gelir getirici faaliyetlerde bulunmak amacıyla Düzce Üniversitesi'nin kantin ve kafeteryasını vakıf tarafından kiralıdık. Vergi dairesi kayıtlarını yaptırıp, ticari faaliyetleri sürdürmekteyiz. Sözleşme gereği kantin ve kafeterya gelirlerinin tamamı personel giderleri düşüldükten sonra üniversite rektörünün talimatı ile başhekimlik denetiminde üniversite hastanesinin ihtiyaçları için harcanmaktadır.Bu gelirler, vakfın başka faaliyetlerinde harcanmamaktadır.” dedi.

“Mali Müşavirler tarafından titizlikle takip ediliyor.”

Son zamanlarda Vakıf Büfe ve yapılan çalışmalar konusunda çıkan olumsuz haberlere de cevap veren Tonyalı, çalışmaların ortada olduğunu ve mali müşavirler tarafından titizlikle takip edildiğini söyledi. Vakıf Başkanı Tonyalı, “ Kantin ve kafetaryada satılan poğaça ve sudan elde edilen gelirlerle, nükleer tıp merkezi 2000 m2 inşaatına başlanmış, bugün inşaat 3. katında devam etmektedir. Orta katı 550 m2'lik kısım kantin ve kafeteryanın daha iyi hizmet verebilmesi için prefabrikten çıkartılıp oraya taşınacaktır. Otopark tabelaları ve oturma bankları ile modern bir hale dönüştürülmüştür. Bunları yaparken Düzce Valisinin, Üniversite Rektörlüğünün ve Başhekimliğin, koordinasyonunda Düzce'ye büyük hizmetler verilmeye çalışılmaktadır. Şundan hiç kimsenin kuşkusu olmasın. Bütün ödemeler yönetim kurulu kararınca alınmaktadır. Bütün hesaplar yönetim kurulu tarafından denetlenir. Maliye ile mali müşavirler tarafından titizlikle takip edilmektedir. Zaten söylememize gerek yok. Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından da her yıl düzenli olarak denetlenmekteyiz.” ifadelerine yer verdi.

“Düzce'ye hizmet adına yararlanmak istiyoruz.”

Düzce'deki bazı basın kuruluşlarının ve bazı siyasilerin uyguladığı politikaları da eleştiren Tonyalı, bu noktada herkese eşit mesafede olduğunu vurguladı. Tonyalı, “Üzülerek şunu ifade edebilirim, bazı basın kuruluşları şahsi kin ve nefretlerini, vakıf üzerinde ne amaçla belli olmadığı şekilde, vakıf üyelerini ve şahsımı yıprattığı ve bu vesile ile de Düzce Kalkınma ve Tanıtma Vakfı'na ve Düzce Üniversitesi'ne büyük zarar verdiği gözlenmektedir. Ben 1993 yılından bu yana tüm siyasilerle eşit mesafede kalarak üniversite yararına hep iyi ilişkiler içerisinde olmaya çalıştım. Üniversitenin kurulması aşamasında emeği geçen Sayın Yaşar Yakış, Sayın Fahri Çakır ve Sayın Metin Kaşıkoğlu'na desteklerinden ötürü sonsuz minnettarlığımı ifade ediyorum. Bugün de içinde bulunduğumuz dönemin Milletvekili Yaşar Yakış, Celal Erbay ve Metin Kaşıkoğlu'ndan da aynı şekilde üniversite yararına Düzce'ye hizmet adına yararlanmak isteriz.” ifadelerini kullandı.

“Bunu kimin yaptığı çok mu önemli?”

Özellikle dün Düzce Üniversitesi'nin personel sorunu için Maliye Bakanı'yla görüşmeye giden heyette bulunan AK Parti Düzce Milletvekili Celal Erbay'ın da şahsi çıkarlarıyla hareket ettiği bilinirken toplantı sonrasında Erbay, heyetteki diğer üyeleri hiçe sayarak “ben” mantıgıyla hareket etmişti. Tonyalı bu konuya da değinerek, “ Birini diğerine tercih etmem asla söz konusu değildir. Dolayısı ile kadro meselesi için Sayın Metin Kaşıkoğlu ile irtibat kurarak, benim talebimle Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'ten randevu istedik. Önceki gün de bu görüşme gerçekleşti. 20 personel ve 60 ilave personel vaadi ile Ankara'da Maliye Bakanı ile olumlu bir görüşme gerçekleşmiştir. Mutlaka burada tüm heyettekiler kadar Celal Erbay'ın da büyük katkısı olduğuna inanıyorum. Ancak inanamadığım Sayın Celal Erbay'ın vakfı küçümser tavrı (Düzce Güzelleştirme Derneği gibi benzetmesi gibi gözlemleri) çok önemli bir şey olmuş gibi, daha biz Düzce'ye dönmeden tüm basını telefon ile arayıp oraya giden heyeti gereksizmiş gibi göstermesi, hiç bir beklentisi olmayan, hiçbir siyasi rantı olmayan yönetim kurulu ve beni derinden üzmüştür. Herkes Düzce için bir şeyler yapmaya çalışıyor. Bunu kimin yaptığı çok mu önemlidir?”  dedi.

“Takdiri siz kamuoyuna bırakıyorum.”

Bu zamana kadar Düzce Üniversitesi aleyhinde olumsuz yazılar yazdığı bilinen Düzce Pusula ve Damla Gazeteleri konusu da kamuoyu tarafından biliniyor. Açılan dava sonucunda Damla Gazetesi'nin haksızlığı da ortaya çıkarken bu kurumların yaptıkları haberlerin de gerçeği yansıtmadığı mahkemenin verdiği kararla birlikte ortaya çıktı. Bu konuya da değinen Vakıf Başkanı Tonyalı, “ Son olarak değinmek istediğim husus ise üniversite adına sürekli olumsuz yayınlar yapan Düzce Pusula Gazetesi ve sahibi ki Düzce Pusula Gazetesi sahibi birlikte çalıştığımız dönemde vakıf üzerine ne kadar titiz çalıştığımı bilen birisidir. Düzce Damla Gazetesi Sahibi Ali Beşer'in de anlamsız şekilde vakfı ve çalışmalarını karalaması ile ilgili açılan davalardan birisi Düzce 1. Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından 2007/473 sayılı dosyada belirtildiği üzere 18 Haziran 2009 tarihinde alınan karar ile temyiz yolu açık olmak kayıdı ile 5 bin TL manevi tazminata mahkum olmuştur. Bu gibi olumsuz yayınlar vakfı yıprattığı gibi son derece üzücüdür. Böylesine bir hizmeti engellemek kime ne yarar getirir? Yalan yanlış, iftira atarak, insanların izzeti nefsi ile oynamak gazetecilik midir? Takdirini siz kamu oyuna bırakıyorum. Düzce Pusula Gazetesi'nin sahibi zat-ı muhteremin soyadımın baş harfini değiştirerek yeni bir karalama kampanyasına başlayacağının bilgisine ulaştım. Beni ve kurumlarımı başkaları ile olan kavgalarına çekmeye, kendilerine malzeme çıkarma gayreti içinde olanlar, Armutçu ve arkasındakilerin mesleklerini icra ettikleri mesleklerinin ilkelerine uygun ve etik davranışlar içerisinde yapmalarını öneriyorum. Ben kimsenin onuru ve şerefi ile oynamam, benim için de oynanmasına izin vermem ve bu tür oyunlara gelmem.” şeklinde konuştu.

“Vicdanım rahat.”

Son olarak Düzce'nin ve Üniversite'nin gelişmesi için çalışmalarına devam edeceğini de belirten Tonyalı konuşmalarını şu cümlelerle sonlandırdı:

“Doğru bildiğim, vicdanım rahat çok hayırlı bir iş yaptığıma inanarak, eleştirilere olumlu yönden bakarak, görev sürem içerisinde üniversitemi ve hastanemi dünya standartlarına ulaştırmak için tüm yönetim kurulu üyelerim ve üniversitesinin değerli akademik personeliile birlikte hizmet etmeye devam edeceğim. Bundan hiç kimsenin kuşkusu olmasın.”