AK Parti MKYK Üyesi Metin Külünk katıldığı programda, Vatandaşların ‘Cumhurbaşkanlığı’nda Cumhurbaşkanı’na vereceğiz, AK Parti’ye gelince buradaki listeye karşı bir tepkimiz var onun haricinde başka partilere oy vereceğiz’ şeklindeki söylemleri hakkında konuştu.

d7ed52ae-1da3-492a-bbc1-831a3f410ac5

“TÜRK MİLLETİ ÇOK BASİRETLİDİR VE FERASETLİDİR”

Parlamentoda 600 vekilden 300’ünün Cumhur İttifakı tarafından rahat bir şekilde çıkartılması gerektiğini ifade eden Külünk,  “Ben Ankara’dan bakmam İstanbul’dan bakarım. Dolayısıyla Türkiye’den bakarım. Tabi ki 14 Mayıs’a üç gün var. Bu anlamda düşüncesi olan vatandaşlarımızın olduğunu biliyorum. Bir kez daha ifade edeyim; Türk milleti çok basiretlidir ve ferasetlidir. Nerede neyi ne zaman yapacağını çok iyi bilir. Meselemiz şudur; bir elbette ki Sayın Cumhurbaşkanı’mıza oy veren her vatandaşımızın Cumhurbaşkanı’mızın Genel Başkanlık liderlik ettiği partinin milletvekili adaylarına oy vermesini istemek bizim canı gönülden temennimizdir. Bu bizim normal olarak üzerimizde taşıdığımız elbisenin bize yüklediği ödevdir, bir sorumluluktur. Şunu ifade edeyim; Türk Milleti’nin son derece akıllı, son derece okumalarının çok iyi olduğuna inanıyorum. Neyi nasıl yapacağını çok iyi biliyor. Şunu net ifade edeyim; parlamentoda Cumhur İttifakı’nın 600 milletvekilinin 300’ü çok rahat bir şekilde geçmesini başarmalıyız. Neden? Sayın Cumhurbaşkanı’mızın yine yeniden sandık zaferi ilan edildikten sonra sekizgen masa parlamentoya odaklanacak. Türkiye’nin parlamento kürsüsünü Türkiye’nin bölünmesine yönelik meclis yayınları üzerinden ve TV programları üzerinden bu milletin zihnine bölünmeyi şirinleştirecek, Türk Devleti’nin isminin değiştirilmesini şirinleştirecek mesajlar göndermeye başlayacaklar. Eş zamanlı bunu dijitalle yapacaklar” dedi.

“GÜÇLÜ YÖNETME GEREKLİ”

Milletvekilliği seçimlerinin önemli olduğuna dikkat çekerek Türkiye’nin yükselişinin esas almak gerektiğini belirtti. Külünk şu ifadeleri kullandı; “Parlamento seçimleri neden önemli? Yürütmeyle yasama arasındaki eşgüdüm Türkiye’nin hızını yükseltir. Çünkü önümüzdeki beş yıl dünyanın bir büyük savaşla karşılaşma ihtimalinin çok güçlü olduğu bir beş yıl, bu bir. İki, Türkiye’nin bağımsızlıkçı politikalarla vatanımızın bütünlüğü, devletimizin bekası, ekonomimizin üreten ve yükselen insanlığın da bir istikrar merkezi olarak varlığı çok önemli. Bunun için ne gerekli; güçlü yönetme gerekli. Tarafsızlık ki Mustafa Kemal’in tarafsızlık ilkesi. Çok net ifade edeyim: Gazi yaşasaydı tek parti şeflik dönemi İnönü döneminin politikalarını izlemezdi. Bağımsızlıkçı politikaları esas alırdı. Esas ney? Türkiye’nin yükselişidir. Sayın Erdoğan’ın izlediği çizgi de budur. O hâlde yürütmenin güçlü olması neden önemli? İstikrar ve güvenin devam etmesi lazım. Buna neden ihtiyaç var? Dünya bir savaşın, doların gerileme süreci daha hızlanacak, dijital paranın hızı daha yükselecek. Dünya Amerika’dan başlayan bir küresel resesyon, ekonomik resesyonu yaşama ihtimali çok yüksek. 186 tane bankanın batış ihtimalinden bahsediyorlar, Amerika’nın temerrütte düşme ithalinden hatta bu resesyona dayanamayacak veya bu resesyon 29 buhranından daha ağır bir buhranla karşılaşacak Amerika’nın kendi içinde eyaletlerin kopuşu, Washington’dan kopuşu ve kendi bağımsızlıklarını ilan edişlerinin daha hızlı tartışılacağı, Çin’le Amerika’nın karşı karşıya gelme ihtimalinin çok yüksek olduğu böyle bir süreçte neye ihtiyaç var; istikrarı güçlü yürütme. Bu yürütmeye uyumlu elbette ki itiraz edecek, gerektiğinde hayır demesini bilecek, yasalar üzerinden sokağın yansımasını yürütmeye hissettirecek bir parlamento ancak sekizgen masanın arkasındaki akıl yürütmeyi kaybedeceğini bildiği için yasamada çoğunluğu ele geçirerek Türkiye’yi yasama organı üzerinden kilitlemenin planını programını yapmakta. Sayın Erdoğan’ı Beştepe’ye Devlet Başkanlığı makamına kilitleyerek yasama organı üzerinden Sayın Erdoğan’ı yürütmeyi çalıştırtmamaya odaklanmıştır. Onun için aziz milletimiz sandığa giderken kesinlikle parlamentoda da Cumhur İttifakı’nın güçlü bir şekilde artı 340-350 rakamlarıyla buluşacak bir parlamento aritmetiğinin oluşması için son derece dikkatli, sağduyulu, metanetli basiretli hareket edeceğinin farkındayım.”

729998Image1

“SEÇİM DÜZCE’NİN SOKAKLARINDA KAZANILIR”

Elbette ki listelere itirazlarına saygı duyuyorum. Listelerdeki arkadaşlarımızla ilgili de şunu söyleyeyim; elbette ki bireysel olarak her bir kardeşimiz son derece değerlidir. Ancak listelerde özelikle milletvekili olarak seçilip Ankara’ya gidecek arkadaşlarımız şunu iyi bilsinler; bu yüzyılın, dünyanın seçimini sürükleyen bir kez daha liderimiz Recep Tayyip Erdoğan teşkilatımızın tabanındaki muhteşem 23 yıldır ve öncesinde Sayın Erdoğan’ın mücadelesine inanmış samimi içten kadrolar ve sokak dolayısıyla teşkilatlarımızın güzide insanları. Şimdi burada şunu iyi görelim; sokak Türkiye’nin hangi tehditlerle karşı karşıya olduğunu biliyor. Zannettiler ki pandemide istedikleri gibi dayatacaklar insana ama bir baktılar ki dijital üzerinden müthiş bir itiraz yükseliyor. Şimdi de aynı. Zannediyorlar ki seçimi dijital üzerinden kazanacaklar. Seçim dijitalde kazanılmaz. Seçim Düzce’nin sokaklarında kazanılır. Dolayısıyla sokak inanılmaz basiretli ve süreci Sayın Cumhurbaşkanı’mızı sahiplenmiş onun dilini, tek devlet, tek bayrak, tek vatan, tek millet duruşunu, doğru adam oluşunu, doğru adımlar atışını doğru zamanda ortaya koyduğu liderliği sahiplenmiş sokak şu anda süreci yönetiyor.”

“CUMHUR İTTİFAKI’NIN YANINDA DURUŞUNUZA TEŞEKKÜR EDİYORUZ”

Seçimlerin kazanılması durumunda zaferin sadece kendilerinin olmadığını, aziz milletin ve cumhurbaşkanının duruşunun zaferi olduğunu söyleyen Külünk, “AK Parti teşkilatlarımız bütün kademeleriyle aziz milletimize teşekkür borcumuz var. Hepsinin emeğine saygı duyarım. Ancak bir noktayı unutmayalım; seçim akşamı zaferler ilan edildikten sonra bu zaferin kerametini tek başımıza, elbette ki emeğinize saygı duyarım çok değerlisiniz, ancak bu zaferin kerametini kendi çabalarımıza bağlamayı tek başına düşünmek yerine dönüp bu zaferin kahramanı bir, aziz milletimizdir, Sayın Cumhurbaşkanı’mızın duruşudur. Ve teşkilatımızın tabanındaki muhteşem samimi içten ve hiçbir diyet beklemeyen hiçbir hesap yapmayan olduğunu bilip dönüp hemen seçimden sonra sokağın bu anlamda listeler üzerinden getirdiği eleştirileri alt alta yazıp milletimize gidip gerektiğinde özür dilemek bundan sonraki süreçte sizin bu seçimler öncesinde bu eleştirileri yapmanıza rağmen Sayın Cumhurbaşkanı’mızın yanında dimdik duruşunuza teşekkür ediyoruz. AK Parti’nin yanında duruşunuza teşekkür ediyoruz. Cumhur İttifakı’nın yanında duruşunuza teşekkür ediyoruz. Biz eleştirilerinize saygı duyuyoruz. Bu eleştirilerinizin olmaması için diyerek göz hizasında, samimiyetle, tevazuyla yeni bir sayfa açmaları gerekmektedir. Şu soruyu herkes sormalı; insanlar niye itiraz etti? Yani, bu bir realite. ‘Cumhurbaşkanlığı’nda Sayın Erdoğan’a vereceğim ama listede düşünüyorum.’ Sorusunu niye sordurturduk. Bunu ben de sormalıyım. Bütün arkadaşlarımız da kendine sormalı. Sokak, bu anlamda sakın sokağın bu düşüncesinden dolayı da sokaktaki insanlara sitem etmeyelim” dedi.

“SOKAK NEYİN YANLIŞ OLDUĞUNU GAYET İYİ BİLİYOR”

Külünk konuşmasının devamında; “Sokak nerede duracağını, neyin doğru, neyin yanlış olduğunu gayet iyi biliyor. Sokak seçtiğiyle seçildikten sonra da seçilmeden önceki aynı frekansta aynı samimiyette hukuk istiyor iletişim istiyor. Seçildikten sonra telefon numarasını değiştiren insan istemiyor. Sokak, Sayın Erdoğan’ın samimiyetini, Sayın Erdoğan’la beraber yol yürüyen bütün arkadaşlarımızın aynı samimiyet frekansında iletişim istiyor. Onun için vatandaşlarımızın bu anlamdaki eleştirel yaklaşımlarına saygı duyuyorum. Bunu sadece Düzce’de değil her yerde işiten bir kardeşinizim ancak şunu ifade edeyim; Cumhur İttifakı’nın parlamento aritmetiğinde 310, 320, 330, 340, 350 aralığında bir çoğunluğu elde etmesi Türkiye’nin bu büyük mücadelesinde Sayın Erdoğan liderliğinde önümüzdeki beş yılın dünyadaki bütün bu türbülanslara göğüs gerebilmek, bu türbülanslardan Türkiye’yi daha güçlü başarılarla çıkarabilmek için istikrar ve güven merkezi yürütme, bu istikrar ve güven merkezini yasama organında hem denetleyecek hem de yasama organı üzerinden bu istikrar ve güven merkezine güç verecek bir parlamento aritmetiğinin önemli olduğunu unutmamaları gerekir.

“SAYIN BAHÇELİ’YE ÖZEL BÖLÜM AÇILACAKTIR”

Cumhur İttifakı’nın bütün bileşenlerinin ve Sayın Bahçeli’nin duruşu çok önemli, çok kritik. Bir bilge adam duruşuyla Türk siyasetinde bana göre gelecek yüzyılın 200 yıl sonra yazılacak tarihte bu günler yazıldığında mutlaka Sayın Bahçeli’ye özel bölüm açılacaktır. BBP’nin Genel Başkanı’na HÜDA PAR’ın Genel Başkanı’na, Demokratik Sol Parti’nin Genel Başkanı’na, Yeniden Refah Partisi’nin Genel Başkanı’na yani hem Sayın Erbakan’a hem Yapıcıoğlu’na hem Önder Aksakal’a hem Mustafa Destici’ye ben çok teşekkür ediyorum. Böyle bir zor zamanda duruşlarıyla, ortaya koydukları tavırlarıyla izledikleri yöntemle Sayın Cumhurbaşkanı’mızın arkasında dirayetli, iradeli, hiçbir baskıya boyun bükmeden kararlı duruşları çok kıymetli. O nedenle ben bir AK Parti teşkilatı mensubuyum. Elbette ki ben bütün vatandaşlarımızdan kendi partimin milletvekili listesine destek vermesini isterim. Bu benim üzerinde taşıdığım elbisenin bana yüklemiş olduğu bir ödevdir. Ancak ben T.C. vatandaşıyım ve Türkiye Yüzyılı’na yani evrensel adalet düzenine inanan bir insanım, bir devrimci, bir Türk aklının döneminin başladığına inanan bir insanım” şeklinde konuştu. HABER- ECE MUTLU