Düzce'deki ulaşım çilesi bitmek üzere. Geçtiğimiz haftalarda Kıbrıs'tan bir yayın yapmıştım. Orada büyük otobüslerin geleceğini söylemiştim. Düzce Belediyesi Ulaşım A.Ş. özellikle sabah ve akşam saatlerinde bu küçük araçların yetersiz kalmasından dolayı 10 tane büyük araç takviyesi yaptı. Önümüzdeki günlerde son rötuşlar atılıyor. İnsanlarımız artık sabah işine giderken, öğrencilerimiz okula giderken akşam dönüşlerinde bir rahatlama sağlanacak.
Bu yoğunluk niye hesap edilemedi? Çünkü servis fiyatları o kadar yüksek bir meblağlara çıktı ki herkes Düzce Belediyesi Ulaşım A.Ş.'nin otobüslerini kullanıyor. Düzce Belediyesi Ulaşım A.Ş, 380 lira aylık abonman kartını öğrencisine vererek ekonomik sıkıntılar içinde çözüm üretmeye çalışıyor. Geçen seneki servis fiyatları çok yüksekti, bu sene daha çok yüksek bir meblağa çıktı.
Düzce ulaşımdan genç kartı alarak çocuklarımızı ekonomik şartlarda okula gönderdik. Bizim gibi binlerce insan böyle düşündüğünden yoğunluk hat safhaya çıktı.
Araçlar boyanıyor birtakım düzenlemeler yapılıyor. Önümüzdeki günlerde bu hayata geçer. Gündüz normal saatlerde yolcu dahi yok, araçlar böyle 78 kişiyle gidiyor. Bu konuyla ilgili emek veren herkese teşekkür ediyoruz. Düzce insanı olarak bu hakikaten büyük bir hizmet olacak. Yeni büyük otobüsler gelecek. Sabah özellikle çok büyük sıkıntı vardı. Kalıcı konutlardan ve diğer bölgeden gelen insanlar için. Aynı şekilde akşam saatlerinde de.
Çavuşlar Mahallesi Muhtarı Cengiz Beşel’e gittik. Bir kanaletler var, böyle Düzce'nin su kanalları artık işlevini bitirmiş. İçinde su yok, yarısı toprakla, taşla, yosunla dolmuş. Tarımsal faaliyetle 18 uygulaması yapılmış. Buralar yerleşim alanı olmuş. İmara açılan alanlarda kanaletler, yol yapımında doğal gaz gelmesinde ve birçok konuda insanlara büyük sıkıntı veriyor.
Kanaletin ne işi var imar alanında? Vatandaş tarımsal faaliyetten vazgeçmiş. Düzce'nin ovasını tarımsal alanı imara çevirmiş. Tamam yanlış yapmışız. Ama bunu tartışmıyorum. Ancak bu kanaletlerin kalkması lazım. Buna kim çare bulacak? Yalnız bu Çavuşlar Mahallesi’nde değil yani çevremizde de var. Tarımın yapılmadığı alanda kanaletin ne işi var? Bütçeniz yoksa o zaman kaldırana da karışma. Kim bakacak bu işe?
Bir teyzemiz var bir hastamız var, 250 metreye doğal gaz gelmiş. Kanalet olduğundan yol gelmediği için doğal gaz döşeniyor. Kaldırın gitsin. Kaldırana da ceza kesiyorsunuz. Müeyyide uyguluyorsunuz. Bunu siyasi mekanizma çözecek. Siyaset vatandaşa hizmet için yapılır.
15 gün önce burada bir yorum yapmıştım. CHP Akçakoca İlçe Başkanı Tuğrul Abanoz için ‘Sen bu kadar sabıka varken, nasıl aday olacaksın? Bir şey paylaştı: ‘Sabıka kaydım yoktur. Siz böyle yalan yanlış algılar yapıyorsunuz. Ben aday adayıyım.’ Sonra Türk Ceza Kanunu TCK 53. maddesi siyasi sabıkayla oy kullanamaz, seçemez ve seçilemez. 1 sene 8 ay civarında almış olduğu bir cezadan dolayı. Ceza aldığı tarihle kesinleştiği tarihle sabıka kaydının açıklandığı tarihi arasında anlaşılmaz bir durum var. Sonra ‘Ben aday adayı değilim. Bir aday adaylığından çekiliyorum.’ Biz burada bilmeden emin olmadığımız hiçbir konuyu söylemiyoruz. İnsanlara iftira atmak, insanlar hakkında olmayan şeylerden bahsedip de adliyeye gitmek gibi bir keyfimiz yok. Ancak Tuğrul Abanoz görevden alınabilir. Türk Ceza Kanunu TCK 53. Madde’ye göre ilçe başkanlığı dahi yapamıyor. CHP Genel Merkezi tarafından görevden alınması gerek. Tuğrul Abanoz, parti ve misyon adamı, seçemezse de seçilemezse de partisinin zarar göreceği bir işi yapacağını zannetmiyorum. Elimizdeki bir veri, belge, bilgi olmadan konuşmuyoruz. İnsanların geleceği söz konusu. Neticede CHP İlçe Başkanı Abanoz görevden alınabilir.
Siyasette şu var; küçükken komşunun ağacına çıktığın armutları siyasete girdiğin zaman sorarlar. Siyaset yapacaksan bir yere seçilecek, toplumun önüne geçeceksen sabıkan temiz olacak. Usulüne uygun, rencide etmeden yorum yapan Sadullah Ünsal'a ‘Algı yapıyorlar, vicdansız falan filan…” Bunları deyince böyle gerçeklerle yüzleşmek adamı biraz üzer.
