Geçtiğimiz günlerde basına bir bilgi düştü. Bu bilgi: Düzce eski milletvekili, BELTAŞ Yönetim Kurulu Başkanı Fevai Aslan'ın istifasından bahsediyordu. Bu bilgiyi; 'görevden el çektirildi, soruşturma başlatıldı' diye, farklı şekillerde değerlendirenler oldu. Tabii bu olayın başka bir boyutu. Akabinde BELTAŞ'tan bir açıklama yapıldı; 'BELTAŞ Yönetim Kurulu olarak, yapılan değerlendirmede, kendisinin istifa ettiğini, herhangi br şekilde görevden el çektirme veya uzaklaştırma gibi bir temayül olmadığı' yönünde bir açıklama geldi. İşin görünen boyutu budur. Tabi bir de bu işin, görünmeyen bir boyutu da var.

Görünmeyen boyutu şu; İl Başkanlığı ve milletvekiliği döneminde, Fevai Aslan'ın Düzce'ye kazandırdığı çok şey var. Kim ne derse desin, birtakım güruh "Beyaz Türkler" veya Düzce'yi yönetmeye çalışan Türkler, Fevai Aslan'ın üzerine farklı şekillerde ve yaklaşımlarda bulunsalar da Düzce'de bugün sıcak asfalt var ise, ilk temelini sıcak asfalt şantiyesinde ve Özel İdarede Necmi Hoşver atmıştır. Akabinde ise Fevai Aslan'da üst bir seviyeye çıkartmıştır yol konusunu, çok büyük bir hizmeti olmuştur.Allah için bunu konuşmak lazım.

Milletvekilliğinden sonra, milletvekili ve bakanlık yapan kendi insanımız Faruk Özlü'ye, yol arkadaşlığı noktasında inandı ve güvendi. Milletvekiliği ve İl Başkanlığı yapmış biri, belediyenin şirketinin başına geçti. O şirketin başına geçtiğinde, biliyorsunuz ki neler vardı neler. Örneğin; Dursun Ay döneminde, O şirketi yönetenler hakkında, hurda demirlerini satmak,yapılan imtiyazlar ve usulüne uygun olmayan işler ile ilgili gündem oluşmuştu. BELTAŞ çok virane bir haldeydi, Fevai Aslan'ın, oraya gelip Yönetim Kurulu Başkanı olması ve Faruk Özlü ile ittifak sağlamasından sonra, BELTAŞ tarihinin en büyük hamlesini yaptı. Fevai Bey'in; ticaretten ve sokaktan gelen, ticari dengelerdeki hassasiyetleri ve dinamikleri birbirleriyle uyumlu hale getirmesinden sonra, ne oldu? BELTAŞ, bölgenin mermer üretiminde, çok güzel bir yere geldi. BELTAŞ beton üretiminde, piyasayı belirleyici ve dengeleyici bir noktaya geldi. BELTAŞ yine içeride kuruduğu sistemle, ağaç ve kereste sektöründe çalışmaya başladı. BELTAŞ atılım yapmaya başladı! Bu durumda ticari zekanın, siyasi irade ile birlikte uyum haline gelmesidir.

Peki; bu kadar başarı, güzellik ve artılar olan bir kurumda, Ne oldu da Fevai Aslan görevinden istifa etti? İşin püf noktası burada;BELTAŞ'IN yönetimine atandıktan sonra, Üzeyir Yiğit var bir tane, sendikacı ve Faruk Bey'in Düzce kamuoyuna Sivas'tan dahil ettiği. Üzeyir Yiğit'le bir türlü yıldızları barışmadı ve anlaşamadılar. Belki de bu en büyük en sorun olmuş olabilir, durum bunu gösteriyor. Şimdilerde ise, iş Üzeyir Yiğit'in üzerine kaldı. Ticarette ve siyasette başarı şudur: Düşeni,yukarıya kaldırmaktır. BELTAŞ, Fevai Aslan geldiğinde, düşmüş bir vaziyette ve kimin elinin, kimin cebinde olduğunun belli olmadığı bir haldeydi. Tam bir bakkal dükkânı gibi yönetilen bir yerdi. Fevai Aslan'dan sonra, çıta yükseldi ve bir kalite geldi.

Üzeyir Yiğit, burada Faruk Özlü'nün insiyatifi ile birtakım kararlar alacak. Bu kararlarda, çıtanın ve kalitenin düşmemesi lazım.

Küçük Sanayi Sitesi gibi; başlayan dükkanların, gününde ve zamanında oradaki esnafa, sanayi esnafına ve vatandaşa, daha hızlı ve verimli halde, çıkılan bu yolda bir sapma olmadan yürütülmesi lazım. Kalitenin artması lazım, kalite düşerse o zaman sıkıntı var demektir. Bu memlekette, insanlar gördüklerine ve en son gelinen noktaya bakarlar. Hani derler ya: "Sizin hangi fırtınada, kasırgada ve hangi deniz şartlarında geldiğinize bakmazlar, limana gelmenize bakarlar." İşte o fırtınalı ve kasırgalı denizden, Fevai Aslan BELTAŞ'ı aldı ve güvenli bir limana getirdi. Bundan sonrası için, BELTAŞ'ı yöneten iradenin, kaliteyi aşağı düşürmemesi ve yukarılara çıkarmasıdır.

Fevai Bey'in milletvekiliğinden sonra, BELTAŞ gibi bir yeri yönetmesi tabiri caizse "attan inip,eşşeğe binmek" gibi bir ifadedir. Ama memlekete hizmet ve Düzce Belediyesi'nde Faruk Özlü'ye yol arkadaşlığı yapmak adına, bu görevi bile kabul ederek verdiği mücadeleyi, çok asil ve saygın buluyorum. Kedi yetişemediği ciğere mındar dermiş misali,Fevai Aslan'ın; gerek siyasette, gerek ticarette bir geçmişi var Düzce'de. Sonradan olma değil, anadan doğma ticaret erbabıdır. Bütün birikimini,aklını ve tecrübelerini burada kullandığı için, BELTAŞ tarihinde, gelemeyecek olduğu bir noktaya geldi. Bunu eleştirenler var, erişemediğiniz ciğere mındar hesabı, Fevai Bey'in kendisini Düzce'ye yapmış olduğu katkılardan dolayı tebrik ediyorum. İşin özünde şu var: Faruk Bey için Fevai Aslan büyük br kayıptır. Bunu zaman gösterecektir. Çünkü; siyasi tecrübe, ticari akıl ve iş insanı yani her sabah kendi işine gitmeyen Fevai Aslan, sabahın 8'inden akşamın onuna kadar, gece-gündüz mücadele veriyordu. Bu; ne para,ne nam, ne de şöhretle yapılır, gerçekten insanüstü bir gayret.

Hurdaya gidecek demirleri, bildiğiniz üzere belediyeler satamıyor. Satamayınca nereye veriyor? Satması gerekirse, yasal olarak Makine Kimya Endüstrisine veriyor. Demiler de çok cuzi bir paralara gidiyor, devlet kazanıyor ama belediye kaybediyor. İşte o hurdaya giden demirlerle oralarda kapalı alanlar oluşturdu. Önceki dönemlerde; hani birilerinin hurdaları ne yaptığı belli değildi, elinde ayağında şişmişti ve savcılığa soruşturmaya gitmişti, sıkıntılar yaşanmıştı. İşte burada bir akıldı bu, belki sadece orada yapılan birkaç tane işte, milyonlarca lira BELTAŞ'IN kazanmasına sebep oldu. Şu andaki herhangi bir yönetimin veya Yönetim Kurulu Başkanı'nın yönetiminde; Fevai Bey'in bilgisi, tecrübesi, Düzce'deki dengesi ve tanıması kadar gidebileceği bir yol var mı? Yok. İnşallah biz yanılırız,İnşallah bu düşünceler havada kalır, İnşallah bunlar soyuttur. BELTAŞ;daha somut, kazançlı ve faydalı bir hale gelsin de, biz yanılalım.

Oranın; genel müdürüyle, yönetim kurulu başkanının iradesi ile bir yere gelinmişti, gerçekten güzel bir yerdi. Bundan sonrası da İnşallah daha güzel olur! Niyetimiz ve temennimiz budur. Çünkü BELTAŞ kazanırsa, Düzce ve Düzce Belediyesi kazanır. BELTAŞ faydalı olur ise, belediyenin hizmetleri insanlara daha güzel gelir.

 Vatandaşın biri bana dedi ki; ' Bu Şakuş Köprüsü'nün oradaki trafikten bunaldık, bu durumu Faruk Bey'e söyleyin. Lütfen bir an önce bu köprü yapılsın, burada çok büyük sıkıntı çekiyoruz' dedi. Melen'in üzerine yapılan bu köprüde, Düzce için hakikaten güzel bir görünüm olacak. Ama bu güzelliği, vatandaşlar bir an önce yaşamak ve hayata geçsin istiyor.  Oradaki esnafa ve ticarete, trafik sıkıntı veriyor. Artık yaz da geldi, oradaki hareketin ciddi bir şekilde gözden geçirilerek çözüm üretilmesi gerekiyor.

Haberin videosuna ulaşmak için tıklayın.