Bugün belediye meclislerinde toplantılar var. Yılın ilk çarşambasında ama bugün çok önemli bir toplantı daha oldu sivil toplum kuruluşunda. Düzce Ticaret ve Sanayi Odasında aylardır beklediğimiz rapor yönetim kurulu üyelerine dağıtıldı. Ne raporuydu bu? İşte para alınmış, verilmiş. Hastanede tedavi edilmiş, gece çekilmiş, gündüz çekilmiş, Restaurant'ta çekilmiş, orada paralar çekilmiş Ticaret odasının şirketi üzerinden. 300-400 bin TL civarında bir açık var. En son işte şu bu, tamam… Geldiğimiz noktada fakat bununla ilgili bizim gazeteci büyüğümüz Mustafa Armutçu abimiz bir yazı yazdı. Bununla ilgili dedi ki; “bu raporu istiyorum” dedi. Ama biz sabahtan beri uğraşıyoruz yönetim kurulu üyelerinden, başkanından raporu elde edemedik. Bilgileriniz tabi bilgi ve belge olmadan konuşmak mümkün değil. Ne olacak? Tabi ama net olan bir şey var. Ticaret Odasının şu anda şirketten sorumlu yönetim kurulu üyesi burada bir açıklama yaptı. Sayın üye dedi ki; biz şüphe görmeseydik, bir ihmal görmeseydik bunu ne yapmazdık, inceletmezdik dedi, Ercan Coşkun beyefendi.

Netice itibariyle bir inceleme yapıldı. Hukuki süreçte başlatıldığını zannediyoruz tabii bu bilgiler bize net gelmiyor. Ama; “sen yakın değil misin?” Çok yakınım ben, vermiyor adamlar ne yapalım bilgi vermiyor. Yönetime, Başkan'a işte yönetimdeki insanlara yakın olduğum adamlar vermiyor. Mustafa Armutçu bunu istedi. O aldı mı bilmiyorum ama burada bir şey var. Çok önemli bir şey var burada. Eğer burada yasal olarak Cumhuriyet savcılığında veya mahkemelerde bir zimmet gündemi geldiğinde bir yasal müeyyide uygulandığı anda gereklilik olduğunda BELTAŞ yönetim kurulu üyesi olarak bu hakkında bu iddiaları olan kişiyi Faruk Özlü nereye kadar tutacak ne kadar tutacak arkasında ne kadar duracak? İşte en büyük soru bu. Yani devletin iktidar gücünün, mutedil gücünün yapısında durulduğu zaman böyle bir yapı durulduğu zaman yani gerek idari gerek adli birçok birimler orada ki duruşa göre hareket etmek gibi durum alırsa işte sıkıntı o zaman büyür. Artık bakacağız göreceğiz bunu. Rapora ulaşamadık. Ulaşan varsa da bize ulaştırsın diyoruz ama çok zor ama iddialar, çok büyük. Gümüşova Organize Sanayi Bölgesi var biliyorsunuz. Buraya Belediyelerden işte İl genel meclisi üyelerinden yönetime bir atamalar yapılıyor. Geçtiğimiz günlerde yapılan atamada belediye başkanı Muharrem Tozan burada dahil edilmedi. İl genel meclis üyeleri girdi yani onun yerinde özel idareden. Peki niye edilmedi? Niye edilmediğini Fahri Çakır AK Parti milletvekili, Ümit Yılmaz MHP'nin milletvekili bununla ilgili Sayın Vali'ye söylemlerde bulundular, ricalarda bulundular. Bunun burada olması gerektiğini anlattılar. Zaman zaman biz de anlattık ama bir hakikat var. O hakikate hâkim olduktan sonra vakıf olduktan sonra bunun burada tamamen Mülki idarenin Sayın Valilik makamının yaptığı işin ne yaparsa yapsın bu konuyla ilgili gösterdiği tasarrufun doğru olduğuna İnandık. Fakat buna inanmayanlar da var. Kim var? iyi Parti'nin il genel meclis üyesi Murat Çağlar geçtiğimiz gün bir açıklama yaptı. Bunların buraya dahil edilmemesinde çok büyük sıkıntı var falan. İyi Partili MHP'den yola girmiş, iyi Parti'de oradan istifa etmiş, İyi Parti'ye geçmiş bunu bir kenara koyduk. Belediye başkanı da MHP'li. Ha sonradan olma MHP'li. Daha önce Doğru Yol Partili, ondan sonra Doğru Yol Partili ondan sonra AK Partili, AK Parti'ye geçiş yapmış. Ak Parti'nin bürokratlarını yapmış. Ondan sonra MHP'ye geçmiş. İyi Parti'ye geçer mi? Geçer. Alışmış kudurmuştan beterdir, oraya da geçer.

 Demek ki orada bir işaret var ki İyi Partili, il genel meclisi müdafaa ediyor. Milliyetçi Hareket Partisi milletvekili müdafaa ediyor. AK Parti Milletvekili Fahri Çakır'dan müdafaa ediyor. Ama izahta bir eksiklik var. İyi Parti ile Cumhur ittifakı noktasında İyi Partili milletvekili il genel meclis üyesiyle Cumhur ittifakının milletvekilleri aynı dili konuşup aynı duyguyu paylaşır bir hale geldiler. Enteresan değil mi? Bence çok enteresan, çok dikkat çekici.

Netice itibariyle Muharrem Tozan ben şimdi detayını biliyorum da tabii bir ispatını açıklamak biraz zor… Mülkü idare amirleri makamlar hakkında ipe sapa gelmez soyut olan, somut olmayan elle tutulur gözle görülür olmayacak ifadelerde bulunduğu için o makama gelemiyor. İşin doğrusu bu. Ama Düzce'nin ümidi dedik ya…Düzce'nin ümidi Akçakoca'da Milliyetçi Hareket Partisi ilçe başkanı ile belediye başkanını akabinde il başkanının birbirlerini vuruştura vuruştura orada bir temizlik yapıldı. O zaman ilçe başkanına sahiplenir gibi göründü. İlçe başkanını da davul zurna ile uğurlanırken o da hiçbir şey yapmadı. Yani niye gidiyor diyemedi veya durduramadı.

 Aynı şey Gümüşova'da oldu. Gümüşova'da bu şu andaki İyi Partili il genel meclis üyesi MHP'dendi. Bir ilçe başkanı vardı orada. İlçe başkanı istifa etti, il genel meclis üyesi ayrıldı. Ne oldu? Amaç neydi? Vekilin verdiği ümitler hayal oldu. Düzce'nin ümidi ümitten uzaklaştı. Düzce'nin ümidinden Düzcelilerin veya siyasi yol arkadaşlarından ümidini kesti.

Bunun sebebi mahiyeti ne? Çünkü milletvekili adaylarında milletvekili olacağına inanamıyor. Şimdi insanlar hani keyif almak için mutlu olmak için işte bir takım yani maddeler alırlar, vücutlarına alırlar ondan sonra sarhoş olurlar tabiri caizse. 3 saat, 5 saat, 6 saat, sonra ayılırlar işte normal hayatlarına dönerler. İşte bu madde sarhoşluğu diyelim buna. Detayına girmeyelim, reklamını yapmayalım ama bir de yaşam sarhoşluğu var. Yaşam sarhoşluğu… Ayılamıyorsunuz.

Ümit Yılmaz bir yaşam sarhoşu oldu. Ayılamıyor. Milletvekilliğinden de ümidini kesti. 2024 yılında Düzce belediye başkanlığı için çalışıyor. E sen oraya kat karıştır, buraya kat karıştır milleti böyle birbirine böyle siyaset anlamında birbirine düşür. Ondan sonra ben bir daha aday olacağım. Hani Nasrettin Hoca'nın gibi gördüğün göreceğin rahmet yüzü bu Ümit. Düzce'nin ümidi falan değilsin artık. Düzce'nin beklentilerine cevap verilemedi. Kimin ne hangi beklentilere cevap verildi? Enaniyete cevap verildi. Niye cevap verildi? Teşkilatlarda işte yani geldiğimiz noktada bütün bu işin müsebbibi diyerek Akçakoca'nın gerek Gümüşova'da yaşananların altında baktığınız zaman Ümit Yılmaz'ın müdahale edip sonuçlandıramadığı olaylardan ve sonuçlandırmadığı olaylardan kaynaklı bir durum.

Akçakoca'ya gidelim. Orada bir gazeteci arkadaşımız var. Asıl işi boyacılık, sıvacılık ama gazetecilikte yapıyor. Geçen gün bir video yayınlanmış, bir haber yapılmış. Bir gazetelerde, internet sitelerinde. Parayı böyle almış, para destelerini artık ne yedi ne içtiyse… Panduk oğlan! Niye sen kendini bu kadar ezdirdin, üzdürdün bize? Hani vermeyeceğim diyordun ya paraları böyle. Vallahi istisnalar kaideyi bozmaz da buna güç veren bunu itibar eden buna bu anlamda değer veren bir Belediye Başkanı var, Okan yanmaz. Okan Yanmaz’dan aldığı güçle etrafından aldığı destekle insanlara bu şekilde davranabiliyor. Panduk oğlan dediğinde işte orada Ereğli'den bir Akgün haber diye bir gazete haber yapmış. İnternet sitesi diyor ki şantaj videosu yayınladı. Şantaj mı bilmiyorum tabi öyle bir yani orada bir ifade net bir şey yok ama parayı alıp birilerine hani yok diyordun bize kendini niye ezdirdin paraları… Böyle bir anlayış yok, böyle bir hürmet yok, böyle bir alaka yok.

Hayırla yatan şaşı kalkar, körle yatan şaşı kalkar. Bazen hayat öyledir ki beslediğiniz yılanlar sizi bir gün sokabilir. Burada da yine Gümüşova ve Akçakoca’dan bağlantı kurduğumuzda siyaseti enaniyetle yönetmek değil, siyaseti bunlar enaniyetle yönetiyorlar. Riyaseti ve siyaseti himmet ile yönetmek de değil imanla ve hizmetle insanlara hizmetin bir ibadet olduğunu, insanların en hayırlısının insanlara faydalı olan olduğunu bilerek yapılırsa ne olur? Bu memlekete düzen huzur mutluluk ve hizmet gelir. Biz de buradan birilerini konuşmak istemeyiz, çok da önemli değil. Ama önemli olan şu araçlarla amaçlar birbirine uyumlu olmalı.

Sebepler de ve sonuçlar da önce size sonra bize değer katmalı, mantık bu olmalı. Böyle olmayınca da ortalık karışıyor. Kimin kümesinde yumurtlayanların kimin kümesine yemlendiği belli olmuyor. Yedi Kocalı Hürmüz gibi kimin nerede nasıl nikahlanacağı, kimin nasıl idare edileceği belli olmuyor. Maalesef geldiğimiz noktada Düzce siyasetinde ve yerel siyasetteki sahiplenmede ve ifadede geldiğimiz nokta bu.

PROGRAMIN TAMAMINI İZLEMEK İÇİN TIKLAYIN