Gazze’de insanlık soykırımı, vahşet ne derseniz deyin… Gazze’de bu zulüm bitene kadar susmak yok.

SELAMİ SAVAŞ YALNIZ MI BIRAKILDI?

Gazze’de insanlık soykırımı, vahşet ne derseniz deyin… Gazze’de bu zulüm bitene kadar susmak yok.

BELEDİYE MÜCAVİR ALANI İÇERİSİNDEYDİ. KENDİ ELİYLE ALDI KENDİ ELİYLE VERDİ

Efendim, şimdi Gazze’den önceki gündemimizde Yığılca’daki fabrikadan bahsetmiştik. Şimdi işin öyle enteresan boyutları var ki; bu fabrika belediyenin mücavir alanındaydı ama her ne oluyorsa oluyor, o dönemin Belediye Başkanı Muzaffer Yiğit’i kontrol etmek mi diyelim, acizlik mi diyelim, bunun elinden mücavir alandan çıkıyor, il özel idaresine gidiyor. Bugünlerde de yangın raporu gündemde.

ARABULUCULUK İÇİN DEVREDELER

Şimdi burada belediye başkanı AK Partili. Meselede aslında buradan kaynaklanıyor. AK Partili belediye başkanı bu işi Çevre, Şehircilik Bakanı Murat Kurum’a kadar taşıyor. ‘Bu mesele Düzce’de çözülsün.’ diye bir irade ortaya koyuluyor vali üzerinden. Geçtiğimiz günlerde AK Parti İl Başkanı Hasan Şengüloğlu ve Düzce’deki Kızılay binasını 70 milyon gibi bir rakama alan iş insanı Muhammet Erzurum ile beraber firma yetkilileri ile çözüm üretmeye gidiliyor.

ÖZEL İDAREYE GÖRE RUHSATTA HİÇ BİR SORUN GÖZÜKMÜYOR

Netice itibariyle gerek İl Çevre ilin, gerek İl Özel İdaresi’nin tasarrufuna veya kanununa göre burada Belediye Başkanı Selami Savaş’ın kendi şahsi parasıyla aldığı yerin fabrikanın çalışma ruhsatına engel değil. Normalde engel ama şimdi değilmiş. Niye? Çünkü her yeri ayrı ayrı ruhsatlandırıyorlar çözüm üretmek adına.

‘’BU ARAZİYİ NEDEN ALDIN’’ CEZASI MI VERİLİYOR?

Şimdi arabulucu olarak giden İl Başkanı Şengüloğlu ve Muhammet Erzurum çözüm adına bir adım atıyorlar ve “Bu fabrikanın olduğu yeri siz alın.” diyorlar. Araziyi zaten fabrika talep ettiği için ihaleye çıkıyor Çevre İl Müdürlüğü tarafından. Şimdi fabrika, Marmara Çimento veya Gündoğdu iştiraki bu yerin ihalesine girmiyor; Selami giriyor. Girmiyor ki fiyat düşsün. Selami de burayı alıyor, kendi parasıyla. Niye alıyor, bilmiyoruz; tabii mutlaka bir doğrusu vardır.

SAVAŞIN SAVAŞI BEYHUDE Mİ?

Şimdi iş çıkmaza girdi. Yığılca Belediyesi yangın raporu verecek mi, vermeyecek mi? Kanunda yasal olarak diyor ki; yerel idarelerdedir yangın raporu vermek veya vermemek. Benim anladığım şey şu; fabrika yönetimi ile Selami Savaş herhalde restleşti. Ondan sonra herkes bir inat ediyor. Bu inatla Yığılca’yı ve Düzce’yi heba etmeyelim. İnatla murat alınmaz. Şengüloğlu’nu tebrik ediyorum bu arabuluculuk için. Selami Savaş ticaret adamı; Düzce’de de büyük yatırımları var. Hasan Şengüloğlu, Selami Savaş’ı destekliyor, tutuyor; farklı dayanışmaları ve yatırımları da vardır, bilemiyoruz. Ama burada bir sorun var ve bunu çözmek lazım. Netice itibariyle istenilen çok bir şey değil; ancak Yığılca için çok şey.

Yığılca için Sayın Cumhurbaşkanı’mızın talimatıyla “yol yapılsın” denildi. Alaplı liman bölgesine bir yol yapılıyor; yol 35 metre olarak planlanıyor. Ona uyuldu mu, uyulmadı mı, ilgililer bilir. Bir gerçek var ki “Selami Savaş yalnız mı bırakıldı?” sorusu gündeme geliyor. Bu çok önemli. Neyin mücadelesini veriyor? Yığılca’nın mücadelesini veriyor. Yığılca halkına bir şey elde etmek için uğraşıyor. Birisi gelmiş, her yer toz duman; taşımacılık işi nedeniyle Yığılca’nın içinden geçiyor. Müeyyide yok, adam çok rahat hareket ediyor. Yukarıda çok güçlüymüş. Yığılca belediye başkanını yalnız bırakmayalım; ben onun derdindeyim. E sen bunu niye gündeme getiriyorsun diyorlar. Ben bunu gündeme getirmiyorum; İl Başkanı, “Gidin, aynı paraya alın” diyor; o getiriyor gündeme. O da diyor ki bizim zaten ihtiyacımız yok bu araziye.

Gerçekten Düzce yabancılaşıyor. Düzce büyürken Düzcelilik küçülüyor. Düzce kalkınırken, genişlerken, ekonomik yatırımlar yapılırken, havamız kirleniyor; memleketimiz toz duman. Birileri devletin teşvik yardımıyla buradan para kazanıyor. Bunlar istihdam; asgari ücret verdiğin adama yatırım yapıyorsun, kaymağını, büyük imkanları kullanıyorsun. Bu memleketin de sosyal sorumluluk projesi dahilinde veya bu memlekete de verdiğin külfet kadar kazandığın nimetin zekâtını versen bize laf düşmeyecek.

GELEN KAZANSIN YATIRIM YAPAN KAZANSIN AMA ÖNCE DÜZCE KAZANSIN

Hep bunlar; Yahudi’nin hesap, ‘Bugün sen ısmarlarsın, yarın ben senden içerim’ hesabı. Buraya Düzce’ye gelen birileri, Düzce’ye yatırım yapacaklar istisnalar kaideyi bozmaz; ama hep kazanacaklar. Kazanmak zorundalar; bir de Düzce, Yığılca kazansın. Bu işin arkasında siyaset dik durursa, riyaset makamı dik durursa buradan çıkan ses Ankara’da büyük yankı olur. Ama Selami Savaş, 3–4 bin nüfuslu ilçenin belediye başkanı olarak bunların elinde yem olur. Düzce kamuoyu ve idaresi, iradesi, bürokrasisi Düzceli’nin yanında ama yatırımcıyı da zora sokmadan durduğu zaman bu işten netice alınır.

HABERİ İZLEMEK İÇİN TIKLAYIN